Olaylar

Başvurucu imar uygulama işleminin iptali istemiyle Belediyeye karşı 1. İdare Mahkemesinde iptal davası açmıştır. Yargılama sonucunda 1. İdare Mahkemesi imar uygulama işlemini iptal etmiştir. İlk derece mahkemesi kararı temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir. Belediye, iptal kararı doğrultusunda yeni bir imar uygulama işlemi yapmamıştır.

TOKİ, Asliye Hukuk Mahkemesinde başvurucu aleyhine kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil davası açmıştır. Asliye Hukuk Mahkemesi davayı kabul etmiş ve bilirkişi tarafından belirlenen kamulaştırma bedeline hükmetmiştir. Yargıtay; Asliye Hukuk Mahkemesi kararını, kararın usul ve yasaya uygun olduğunu belirterek onamıştır. Karar düzeltme istemi de Yargıtayca reddedilmiştir. 

İddialar

Başvurucu, imar uygulama işlemi sonucu başka yerden verilen taşınmaza yönelik olarak açılan kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil davası devam ederken imar uygulama işlemi iptal edildiği hâlde bu durum dikkate alınmadan kamulaştırma bedeli belirlenmesi nedeniyle mülkiyet hakkının ihlal edildiğini ileri sürmüştür.

Adli Görüşme Odalarında Gerçekleştirilecek İş ve İşlemlerde İzlenecek Usulü Düzenleyen Kuralın İptali Adli Görüşme Odalarında Gerçekleştirilecek İş ve İşlemlerde İzlenecek Usulü Düzenleyen Kuralın İptali

Mahkemenin Değerlendirmesi

Başvurucunun taşınmazının kamulaştırılmasının mülkiyet hakkına müdahale teşkil ettiği tartışmasızdır. TOKİ'nin kamulaştırma yetkisinin bulunduğu ve kanundaki usullere uygun olmak kaydıyla kamulaştırma yetkisini kullanabileceği noktasında bir tereddüt bulunmamaktadır. Ancak kamulaştırma işleminin ve işlemin dayanağı olan işlemlerin hukuka aykırı olduğunun mahkemelerce saptanması hâlinde taşınmazın TOKİ adına tescilinin hukuki temelden yoksun hâle geleceği açıktır.

Somut olayda kamulaştırma işlemleri 643 parsel sayılı taşınmazın başvurucunun mülkiyetinde bulunduğu olgusu temel alınarak yürütülmüştür. Ancak başvurucunun mülkiyetinde bulunan 536 numaralı parselin 643 numaralı parsele kaydırılmasına ilişkin imar uygulama işlemi 1. İdare Mahkemesinin kararıyla iptal edilmiştir. Dolayısıyla başvurucunun taşınmazının imar uygulaması ile aynı ada 643 numaralı parsele kaydırılmasının hukuksal dayanağı ortadan kalkmıştır.

Öte yandan başvurucunun taşınmazının bulunduğu mahallenin gecekondu önleme bölgesine dönüştürüldüğü nâzım imar planı ile uygulama imar planının da 2. İdare Mahkemesinin kararıyla iptal edildiği anlaşılmaktadır. Başvurucunun temyiz aşamasında 2. İdare Mahkemesinin iptal kararından Yargıtayı haberdar ettiği görülmektedir. Ancak Yargıtay sonradan bu konuya ilişkin olarak bir değerlendirme yapmaksızın ilk derece mahkemesi kararını onamıştır.

Danıştayın 2. İdare Mahkemesinin kararını onamasına ilişkin kararına karşı TOKİ tarafından yapılan karar düzeltme başvurusunun sonucuyla ilgili olarak dosyada bir bilgi bulunmamakla birlikte iptal kararının verildiği tarih itibarıyla kamulaştırma işleminin dayanaklarından biri olan imar planı değişikliklerinin hukuk âleminden kalktığı açıktır.

Bu durumda başvurucunun mülkünden yoksun bırakılmasının gerek taşınmaza ilişkin yapılan imar uygulama işleminin iptal edilmiş olması gerekse kamulaştırma işleminin dayanağını teşkil eden Kuzey Yıldızı Kentsel Dönüşüm Projesi'ni içeren imar planları değişikliklerinin iptal edilmiş olması karşısında hukuki dayanaktan yoksun hâle geldiği anlaşılmıştır.

Anayasa Mahkemesi açıklanan gerekçelerle mülkiyet hakkının ihlal edildiğine karar vermiştir.

https://www.anayasa.gov.tr/