İhtiyati haciz kararına karşı borçlu, ihtiyati haczin dayandığı sebepler, mahkemenin yetkisi ve teminat yönünden itiraz edebilir.

İhtiyati hacze kararına dayandığı sebepler yönünden yapılacak itirazda sınırlama yoktur, kararın dayandığı bir veya birçok sebep yönünden itiraz mümkündür.

Teminat yönünden yapılacak itiraz ise teminatın yeterli olmadığı gerekçesiyle, mahkemenin yetkisine MHK yönünden itiraz edilebilir.

Çek veya bonoya dayalı ihtiyati hacizlere itirazda imzanın sahteliği iddiası yönünden yapılan itirazları Yargıtay İİK 265’inci maddede yer almadığı, yargılamayı gerektirdiği nedenleriyle kabul etmemektedir.

T.C.

YARGITAY

11. HUKUK DAİRESİ

E. 2015/656

K. 2015/1900

T. 13.2.2015

• İHTİYATİ HACZE İTİRAZ ( Bonodaki İmzanın Sahteliği İddiası İtiraz Sebepleri Arasında Yer Almadığı - İhtiyati Hacze İtiraz Edenin İtiraz Sebepleri Menfi Tespit Davasına Konu Olabilecek Nitelikte Olup Kanunda Sayılan İhtiyati Hacze İtiraz Nedenleri Arasında Olmadığı )

• BONODAKİ İMZANIN SAHTELİĞİ İDDİASI ( İhtiyati Hacze İtiraz Sebepleri Arasında Yer Almadığı - İhtiyati Hacze İtiraz Edenin İtiraz Sebepleri Menfi Tespit Davasına Konu Olabilecek Nitelikte Olup Kanunda Sayılan İhtiyati Hacze İtiraz Nedenleri Arasında Olmadığı - İhtiyati Hacze İtirazın Kabulüne Karar Verilmesinin Doğru Görülmediği )

• İMZANIN SAHTELİĞİ İDDİASI ( İhtiyati Hacze İtiraz Sebepleri Arasında Yer Almadığı - İhtiyati Hacze İtiraz Edenin İtiraz Sebepleri Menfi Tespit Davasına Konu Olabilecek Nitelikte Olup Kanunda Sayılan İhtiyati Hacze İtiraz Nedenleri Arasında Olmadığı )

2004/m.265

ÖZET : İstem, ihtiyati hacze itiraza ilişkin olup, mahkemece bonoda kefil olarak görünen kişinin imzaya itirazı haklı görülerek bonodaki asıl borçlu şirket adına atılan imza ile kefil yerine atılan imzanın aynı olduğu gerekçesiyle ihtiyati hacze itirazın kabulü ile ihtiyati hacze itiraz eden ( borçlu ) yönünden ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına karar verilmiştir. Oysaki, İİK'nun 265. maddesinde ihtiyati hacze itiraz sebepleri sayılmış olup, bonodaki imzanın sahteliği iddiası bu itiraz sebepleri arasında yer almamaktadır. İhtiyati hacze itiraz edenin, itiraz sebepleri menfi tespit davasına konu olabilecek nitelikte olup, kanunda sayılan ihtiyati hacze itiraz nedenleri arasında değildir. Bu durumda, mahkemece, ihtiyati hacze itirazın yazılı gerekçeyle kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir.

DAVA : İstanbul ( Kapatılan ) 36. Asliye Ticaret Mahkemesi'nce verilen 24/01/2014 tarih ve 2014/35-2014/41 D.İş sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi alacaklı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

KARAR : İhtiyati hacize itiraz eden vekili, müvekkilinin ihtiyati haciz kararına konu bonoda kefil olarak görünmekteyse de müvekkilinin böyle bir senet imzalamadığını, senetteki imza ve yazının müvekkiline ait olmadığını, senedin keşide tarihinin 07.06.2006, vade tarihinin ise 15.10.2013 olmasının senedin teminat olarak alındığını, vade tarihinin sonradan atıldığını gösterdiğini, teminat senedinin tahsili gerekip gerekmediğinin yargılamayı gerektirdiğini ileri sürerek, ihtiyati haciz kararına itiraz etmiştir.

Karşı taraf ( alacaklı ) vekili, bononun teminat senedi olmadığını, takibe konu senedin teminat senedi olduğunu ileri sürüp aynı zamanda da imza inkarında bulunmanın çelişki oluşturduğunu savunarak, itirazın reddine karar verilmesini istemiştir.

Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre, bonoda asıl borçlu şirket ile kefil gösterilen kişi adına atılan imzaların aynı olduğu, ihtiyati hacze itiraz eden borçlunun adı geçen şirketin yetkilisi olmadığı konusunda taraflar arasında bir ihtilaf bulunmadığı, itiraz eden borçlu ile alacaklı karşı taraf arasında bono tanzimine mesnet bir akdi ilişkinin varlığına dair delil de sunulmadığı gerekçesiyle, itirazın kabulü ile ihtiyati haczin kaldırılmasına karar verilmiştir.

Kararı, ihtiyati haciz isteyen vekili temyiz etmiştir.

İstem, ihtiyati hacze itiraza ilişkin olup, mahkemece bonoda kefil olarak görünen N. K.'in imzaya itirazı haklı görülerek bonodaki asıl borçlu şirket adına atılan imza ile kefil yerine atılan imzanın aynı olduğu gerekçesiyle ihtiyati hacze itirazın kabulü ile ihtiyati hacze itiraz eden ( borçlu ) yönünden ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına karar verilmiştir. Oysaki, İİK'nun 265. maddesinde ihtiyati hacze itiraz sebepleri sayılmış olup, bonodaki imzanın sahteliği iddiası bu itiraz sebepleri arasında yer almamaktadır. İhtiyati hacze itiraz edenin, itiraz sebepleri menfi tespit davasına konu olabilecek nitelikte olup, kanunda sayılan ihtiyati hacze itiraz nedenleri arasında değildir. Bu durumda, mahkemece, ihtiyati hacze itirazın yazılı gerekçeyle kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın karşı taraf ( alacaklı ) yararına bozulması gerekmiştir.

SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle karşı taraf ( alacaklı ) vekilinin temyiz itirazının kabulü ile kararın karşı taraf ( alacaklı ) yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 13.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

T.C.

YARGITAY

19. HUKUK DAİRESİ

E. 2015/6390

K. 2015/14544

T. 11.11.2015

• İHTİYATİ HACİZ KARARINA İTİRAZ ( Çekteki Keşideci İmzasının Şirket Temsilcisine Ait Olmayıp Sahte Olduğu İddiası İ.İ.K.'nun 265. Md. Sayılan Sebeplerden Olmadığı Gibi Açılacak Menfi Tespit Davasında İleri Sürülecek Sebeplerden Olup İhtiyati Haciz Konusunda Davanın Açıldığı Mahkemece de Karar Verilebileceği - İtirazın Reddi Kararının Onanması Gerektiği )

• SENETTEKİ İMZANIN SAHTE OLDUĞU İDDİASI ( İ.İ.K.'Nun 265. Md. Sayılan Sebeplerden Olmadığı - İtirazın Reddi Gerektiği/İhtiyati Haciz Kararına İtiraz )

• ÇEKE DAYALI İHTİYATİ HACİZ KARARI ( Keşideci İmzasının Sahte Olduğu İddiasına Dayalı İtiraz - İddiası İ.İ.K.'nun 265. Md. Sayılan Sebeplerden Olmadığı/İtirazın Reddi Kararı Doğru Görüldüğü )

2004/m.265

ÖZET : Dava; ihtiyati haciz kararına itiraza ilişkindir. Borçlu vekilinin itiraz dilekçesinde ileri sürdüğü takip konusu çekteki keşideci imzasının müvekkili şirket temsilcisine ait olmayıp sahte olduğu iddiasının İİK'nın 265. maddesinde sayılan sebeplerden olmadığı gibi açılacak menfi tespit davasında ileri sürülecek sebeplerden olup ihtiyati haciz konusunda davanın açıldığı mahkemece de karar verilebileceğinden yerinde görülmeyen itirazın reddine ilişkin kararın onanması gerekir.

DAVA : Taraflar arasındaki ihtiyati haciz kararına itirazın incelenmesi sonunda itirazın reddine yönelik olarak verilen kararın süresi içinde itiraz eden vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

KARAR : Mahkemece 30.07.2014 keşide tarihli ve 24.288,00 TL bedelli çeke dayalı olarak ihtiyati haciz kararı verilmiştir.

İtiraz eden vekili, ihtiyati haciz kararına konu çekteki imzanın müvekkili şirket yetkilisince atılmadığından sahte olduğunu, söz konusu çekin icra takibine konu edilmesi üzerine müvekkili tarafından açılan menfi tespit davasında verilen ihtiyati tedbir kararı ile takibin durdurulmasına karar verildiğini ileri sürerek ihtiyati haciz kararının kaldırılmasını istemiştir.

Yargıtay'dan milyonlarca çalışanı ilgilendiren karar! Yargıtay'dan milyonlarca çalışanı ilgilendiren karar!

Talep eden vekili, çekte ödeme yasağı kararı bulunduğu için çekin bankadan tahsil edilememesi üzerine ihtiyati haciz kararı talep edildiğini, itiraz eden şirketin aynı imzayı taşıyan çeklerinin bankalardan tahsil edildiğinin öğrenildiğini, çekin sahteliğinin iyiniyetli hamil olan müvekkiline karşı ileri sürülemeyeceğini iddia ederek itirazın reddini istemiştir.

Mahkemece duruşmalı olarak yapılan inceleme sonunda; borçlu vekilinin itiraz dilekçesinde ileri sürdüğü takip konusu çekteki keşideci imzasının müvekkili şirket temsilcisine ait olmayıp sahte olduğu iddiasının İİK'nın 265. maddesinde sayılan sebeplerden olmadığı gibi açılacak menfi tespit davasında ileri sürülecek sebeplerden olup ihtiyati haciz konusunda davanın açıldığı mahkemece de karar verilebileceğinden yerinde görülmeyen itirazın reddine karar verilmiş, hüküm itiraz eden vekilince temyiz edilmiştir.

SONUÇ : Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, itiraz eden vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 11.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.