Dosya incelenerek gereği düşünüldü;

Dosya içeriğine göre sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;

1-Tanık M...'ın, kolluk tarafından soruşturma evresinde alınan ifadesinde "sanığın, mağdura “adiler, vicdansızlar” şeklinde beyanda bulunduğunu belirtmesi, mahkemede kovuşturma evresinde alınan ifadesinde ise "muayenehanenize gelseydik böyle yapmazdınız, anneniz babanız olsaydı böyle mi yaparsınız, sizde hiç vicdan yok mu" şeklinde beyanda bulunması karşısında; kovuşturma evresinde duruşmadaki anlatımıyla soruşturma evresindeki anlatımı arasındaki çelişkinin giderilmesi, giderilemediği takdirde hangi anlatımın hangi nedenle üstün tutulduğunun belirtilmesi, ayrıca katılanın tüm aşamalarda sanığın kendisine "vicdansız, adi, muayenehaneye gitseydik yani para ile olsaydı böyle olmazdı" şeklindeki beyanında ve 25.09.2006 tarihli iddianamede yer alan ve hakaret oluşturan “adi” sözcüğüne ilişkin, gerekçeli kararda, tüm kanıtlar ve iddianamedeki hakaret iddiaları birlikte değerlendirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması,

2-Oluşa ve kabule göre de; sanığın, bir hastaya yardımcı olmak amacıyla göz polikliniğindeki muayenesini öncelikli sıraya alınması yönünde katılan ve katılanın görev yaptığı göz polikliniği hemşiresi ile yaptığı görüşmelerin olumsuz sonuçlanması üzerine katılana hitaben ve katılanın duyabileceği şekilde "muayenehanenize gelseydik böyle yapmazdınız, anneniz babanız olsaydı böyle mi yaparsınız, sizde hiç vicdan yok mu" şeklinde sözler söylediği, olayın oluş şekli ve tarafların içerisinde bulunduğu ortam birlikte değerlendirildiğinde, sözlerin, ağır eleştiri niteliğinde olduğu, kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret suçunun unsurlarının oluşmadığı gözetilerek sanığın beraatine karar verilmesi gerekirken, eylemin nitelendirilmesinde yanılgıya düşülerek, hakaret suçu kapsamında değerlendirilmesi sonucu, CMK.nun 223/4-d maddesi uyarınca sanığa ceza verilmesine yer olmadığına kararı verilmesi,

Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafii ve katılanın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 26/03/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.