YARGITAY 15. Ceza Dairesi 
Esas: 2013/11271
Karar: 2013/13053

GAZETEDE İLAN VERMEK SURETİYLE İŞLENEN DOLANDIRICILIK SUÇU
NİTELİKLİ DOLANDIRICILIK SUÇUNUN UNSURLARI

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;

Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için;

Failin bir kimseyi,kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp,onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.Hile nitelikli bir yalandır.Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı,sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır.Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır.Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, fiille olan ilişkisi, mağdurun durumu, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.

TCK’nın 158/1-g maddesinde suçun;“Basın ve yayın araçlarının sağladığı kolaylıktan yararlanmak suretiyle” işlenmesi nitelikli bir hâl olarak düzenlenmiştir.Bu nitelikli halin uygulanması için,basın ve yayın araçlarının dolandırıcılık suçunun işlenmesinde özel bir kolaylık sağlamış olması gerekir.Failin,yarar sağlamak için gerçek olmayan bir durumu basın organında haber ya da reklam olarak yayınlatması ve bunu mağduru aldatmada kullanması halinde basın ve yayın araçlarının sağladığı kolaylıktan yararlanmak suretiyle dolandırıcılık suçu işlenmiş olacaktır.Bu manada gazeteler ve televizyonlar gibi görsel ve yazılı basın ve yayın araçlarının sağladığı ilân, program, haber içerikleri vb. suça konu edilebilmekte, kişiler kolaylıkla aldatabilmektedirler.

Gazeteye verilen ilanın sadece sanığa ulaşılmasına yardımcı olduğu,şikâyetçinin aldanmasında ve hileli hareketlerin gerçekleştirilmesinde kolaylık sağlamadığı takdirde TCK’nın 158/1–g maddesinin varlığından söz edilemez.Yine şikâyetçinin basit bir araştırmayla gerçeği öğrenebileceği durumda, dolandırıcılığın nitelikli halinden bahsedilemez.Gazetede münhasıran ilan verilmesi yeterli olmayıp,ilanında hileli hareketlerin gerçekleştirilmesinde tarafların aldatılmasında etkisinin bulunması gerekir.Gazetede sahibinden satılık eşya ilanında, eşya tanıtılmadan soyut bir bilgilendirme üzerine verilen telefondan yapılan arama ile gelişen aldatmada,gazeteye verilen ilanın failin sadece şikayetçiye ulaşmasına yardımcı olduğu,hileli hareketlerin gerçekleştirilmesi ve şikayetçinin aldatılmasında bir kolaylık sağlamadığı hallerde, “basit dolandırıcılık”,ilanda eşya gerçeğine aykırı olarak tanımlanıp,orjinalinden daha ucuza gösteriliyorsa,teşhir ve gösterim üzerine mağdur yanıltılmışsa nitelikli dolandırıcılık suçu söz konusu olacaktır. 

1-05.11.2006 tarihli ...gazetesi ilan sayfasına kalıp ustaları ve kepçe operatörleri alınacağına dair ilan veren sanığın, ilanda belirtilen iletişim numarasını arayan inşaat ustası katılana kendisini F... olarak tanıtıp ilanda belirtilen vasıfları taşıyan işçileri yurt dışına götüreceği vaadinde bulunarak katılandan ikametgah belgesi , kimlik fotokopisi ve 8 adet fotoğraf ile ...bank K... şubesinde gerçek ismi olan M... adına açılmış 0015... nolu hesaba 280 TL para yatırmasını ve istediği belgelerin şirket adresi olan '' G...Makine Sanayi E...yolu 85. km S... E... '' adresine göndermesini istediği, sanığın yatırmasını istediği 280 TL yi belirtilen hesaba yatıran katılanın bir daha sanığa ulaşamadığı ,yaptığı araştırma ile belgeleri gönderdiği şirketin ve adresin gerçekte var olmadığını tespit ettiğinin anlaşıldığı olayda , gazeteye verilen ilan içeriğinde yurt dışına işçi götürüleceğine dair bir ifade bulunmayıp hile unsurunun katılan ile yaptığı telefon görüşmesi sırasında gerçekleşmesi nedeniyle sanığın eyleminin 5237 sayılı TCK'nın 157. maddesinde tanımlanan basit dolandırıcılık suçunu oluşturduğu gözetilmeden suç vasfında yanılgıya düşülerek nitelikli dolandırıcılık suçundan hüküm kurulması,

2-Kabule Göre de;

Hapis cezası alt sınırdan tayin olunduğu halde, ayrıca yasal ve yeterli gerekçe gösterilmeden aynı gerekçeyle adli para cezasına esas alınması gereken tam gün sayısının alt sınırdan uzaklaşılarak tayini suretiyle çelişkiye düşülmesi,

Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün, bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasa’nın 8/1.maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'un 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, 11.09.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





kararara.com