Türkiye'de borçlu bireylerin ev eşyaları yıllardır talan ediliyor, Barolar, bankalar, avukatlar ve icra mafyasının yoğun baskıları nedeniyle icra kanunu bir türlü düzenlenemedi.
Esasen mevcut icra iflas yasasında "zorunlu ihtiyaç maddeleri haciz edilemez" hükmü olmasına rağmen bu bir şekilde görmezden gelindi, spot mağaza gibi çalışan yediemin depoları beyaz eşyalarla dolup taştı. Bu düzenlemeye karşı çıkan ve evlerde bulunan beyaz eşyaların "Zaruri ihtiyaç eşyası" olmadığını söyleyen Avukatlar var.
-İstanbul'da dargelirli bir ailenin evine haciz memurları gitmiş.
-Eşyalar teker teker kayda geçirilip haciz edilmekte.
-Evin yedi yaşındaki küçük kızı da olup bitenleri izliyor.
-Eşyalar sayılıp da sıra çamaşır makinesine gelince, küçük çocuk, haciz memuruna yalvarmaya başlıyor.
-"Ne olur amca, bunu almayın.
-Çamaşır yıkadığında annemin elleri çok ağrıyor. Almayın!
-Ne olur çamaşır makinesini almayın!
-Onun yerine ben size şunu vereyim."
-Çocuk minik bileğindeki incecik altın künyeyi çıkarıp, haciz memuruna uzatıyor.
-Haciz memuru 35 yaşlarındaki annenin ellerine bakıyor,
-"Romatoid artrit"'ten parmakları eğri büğrü olmuş kadının.
Ve bugün milyonlarca evde aynı dram yaşanıyor.
Diyabet hastaları için hayati öneme sahip ve çabuk bozulduğu için buzdolabında saklanması gereken "insülin"in saklandığı buzdolabı haciz ediliyor. Hastahane raporu İcra Memuruna sunulmasına rağmen.
Buna benzer olayları yaşayan on binlerce ev kan ağlıyor.
İcra dosyalarının ezici çoğunluğu dar gelirli küçük esnaf ve köylülerden oluşuyor.
Türkiye'deki her üç aileden biri icrada.
Kredi kartları ile acil ihtiyaçlarını giderenler, faiz üstüne faiz binen bu borçların altında soluk alamaz hale geldiler. Bankaların avukatları haciz işlerine yetişemediği için yüzlerce serbest avukatla anlaşıp, kredi kartı borçlularının üstüne yürüdüler.
Devlet bir yandan vatandaşına zaruri ihtiyaç denilerek kurduğu fonlar aracılığı ile beyaz eşya yardımında bulunurken, kendi bünyesindeki icra memurları aracılığı ile de borçlu ailelerin evlerindeki beyaz eşyaları acımasızca haciz edip, icra mafyalarına rant sağladı.
Nihayet; Türkiye'nin "icra utanç" uygulaması tarih oluyor.
Kaynak: çek mağdurları sitesi
Esasen mevcut icra iflas yasasında "zorunlu ihtiyaç maddeleri haciz edilemez" hükmü olmasına rağmen bu bir şekilde görmezden gelindi, spot mağaza gibi çalışan yediemin depoları beyaz eşyalarla dolup taştı. Bu düzenlemeye karşı çıkan ve evlerde bulunan beyaz eşyaların "Zaruri ihtiyaç eşyası" olmadığını söyleyen Avukatlar var.
-İstanbul'da dargelirli bir ailenin evine haciz memurları gitmiş.
-Eşyalar teker teker kayda geçirilip haciz edilmekte.
-Evin yedi yaşındaki küçük kızı da olup bitenleri izliyor.
-Eşyalar sayılıp da sıra çamaşır makinesine gelince, küçük çocuk, haciz memuruna yalvarmaya başlıyor.
-"Ne olur amca, bunu almayın.
-Çamaşır yıkadığında annemin elleri çok ağrıyor. Almayın!
-Ne olur çamaşır makinesini almayın!
-Onun yerine ben size şunu vereyim."
-Çocuk minik bileğindeki incecik altın künyeyi çıkarıp, haciz memuruna uzatıyor.
-Haciz memuru 35 yaşlarındaki annenin ellerine bakıyor,
-"Romatoid artrit"'ten parmakları eğri büğrü olmuş kadının.
Ve bugün milyonlarca evde aynı dram yaşanıyor.
Diyabet hastaları için hayati öneme sahip ve çabuk bozulduğu için buzdolabında saklanması gereken "insülin"in saklandığı buzdolabı haciz ediliyor. Hastahane raporu İcra Memuruna sunulmasına rağmen.
Buna benzer olayları yaşayan on binlerce ev kan ağlıyor.
İcra dosyalarının ezici çoğunluğu dar gelirli küçük esnaf ve köylülerden oluşuyor.
Türkiye'deki her üç aileden biri icrada.
Kredi kartları ile acil ihtiyaçlarını giderenler, faiz üstüne faiz binen bu borçların altında soluk alamaz hale geldiler. Bankaların avukatları haciz işlerine yetişemediği için yüzlerce serbest avukatla anlaşıp, kredi kartı borçlularının üstüne yürüdüler.
Devlet bir yandan vatandaşına zaruri ihtiyaç denilerek kurduğu fonlar aracılığı ile beyaz eşya yardımında bulunurken, kendi bünyesindeki icra memurları aracılığı ile de borçlu ailelerin evlerindeki beyaz eşyaları acımasızca haciz edip, icra mafyalarına rant sağladı.
Nihayet; Türkiye'nin "icra utanç" uygulaması tarih oluyor.
Kaynak: çek mağdurları sitesi
tamam bu karar çok yerinde devleti takdir ediyorum millet olmazsa devlet olmaz ne demişler ya devlet başa ya kuzgun leşe karar açıklanmaya başladığından itibaren avukatlar kudurmuşcasına ev eşyalarına saldırmaya insanları tehdit etmeye baişladılar nasılmı bakın benim telime gelen mesaj borç hanımın üstüne olan telefon aslı 175 lira taksit taksit ödeyim diyorum yok diyor hepsini vereceksin yoksa yarın geliyoruz bu borç sana pahalıya patlıyacak nakliyeci-taşımacı -çilingir-bizim geleceğimiz aracın ve icra memurunun masrafları artı birde dosya masrafı yeniden eklenecekmiş rica ediyorum ayın 15 inde maaş alıcam veririm diyorum yookkkk diyor bugün oldu oldu olmazsa sen düşün 3 çocuk babasıyım dövizle ev aldım dövizzedeyim aynı zamanda sonuçta hala ev den eşya kaldırmaya devam ediyorlar çıkarın artık şu yasayı ne olur
birde borcunu ödemek isteyene kolaylık gösterse bu avukatlar