AKP’de referandumda ‘evet’ oylarının beklentiyi karşılamaması kongre hesaplarını karıştırdı. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın partiye üye olduktan sonra genel başkanlık için olağan kongreyi bekleme eğilimi, Ramazan ayı başlamadan önce ‘olağanüstü kongre’nin toplanmasına döndü. Başbakan Binali Yıldırım’ın referandumdan sonra sözlü olarak Cumhurbaşkanı Erdoğan’a “Anayasa değişikliğiyle engeliniz kalktı, istediğiniz zaman genel başkan olabilirsiniz” diyerek genel başkanlıktan istifasını sunduğu belirtiliyor. Erdoğan, olağanüstü kongreye karar vermesi durumunda mayıs ayında partinin genel başkanı da olabilecek. Kabine revizyonunun ise kongrenin seçimli olup olmayacağına göre MKYK’deki değişiklikler de dikkate alınarak kongre sonrasına kalacağı belirtiliyor. AKP’de bazı yöneticiler, 2019’daki seçimin garantiye alınması için MHP’den bazı isimlerin kabineye girmesini istiyor.

Partide, Erdoğan’ın partiye üye olduktan sonra genel başkanlık için beklemesi durumunda “Cumhurbaşkanımız partinin üyesi ama lideri, Binali Bey ise partinin genel başkanı ve başbakan olacak. Bu ikili bir yapı doğurur. Önümüzde olağan kongre süreci var. Referandum sonuçları da iyi analiz edilerek teşkilatta yeni bir yapılanma gerekiyor. 2 yıl sonra yerel seçim, ondan 7 ay sonra da Cumhurbaşkanlığı ve TBMM seçimleri olacak. Olağan kongre sürecinde Cumhurbaşkanı’nın partinin genel başkanı olmasında yarar var” değerlendirmesi yapılıyor. Partide, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın genel başkanlık için olağan kongreyi bekleme eğilimi, olağanüstü kongreyle hemen genel başkan olmasına dönmüş gözüküyor.

Mayısta toplanabilir

Erdoğan’ın olağanüstü kongreye karar vermesi durumunda YSK’nin resmi ilanından hemen sonra partiye üye olacağı ve Başbakan Binali Yıldırım’ın olağanüstü kongre kararı vereceği kaydediliyor. AKP Tüzüğü’ne göre, olağanüstü kongre kararı “Genel başkanın veya MKYK ya da büyük kongre delegelerinin en az beşte birinin yazılı talebi üzerine” verilebiliyor. Parti kulislerinde olağanüstü kongre için ise tarih bile konuşuluyor. Böyle bir karar alınması durumunda olağanüstü kongrenin Ramazan ayının başlayacağı 27 Mayıs tarihinden önce yapılabileceği belirtiliyor. Bunun için 13, 14 veya 20 ve 21 Mayıs günleri üzerinde duruluyor. Erdoğan’ın genel başkan olmasının ardından Binali Yıldırım’ın ilk seçime kadar grup başkanlığı ve başbakanlık görevini sürdürebileceği kaydediliyor.

Kabine revizyonunun olağanüstü kongrenin seçimli olup olmayacağına göre MKYK ve MYK’de yapılacak değişikliklere bağlı olarak kongre sonrasına kalacağı konuşuluyor.

2019 hesabı

Parti içinde referandum sonuçları dikkate alınarak 2019 yılında yapılacak seçimleri kazanmanın garanti altına alınması için MHP’den bazı isimlerin kabineye alınması gerektiğini dile getiren yöneticiler bulunuyor. Ancak bu konuda MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin belirleyici olacağına dikkat çekiliyor. Bahçeli’nin kendisi olmasa bile MHP’den bazı isimlerin kabineye girmesine partisinin kongresinden güçlü çıkmak için sıcak bakabileceği değerlendiriliyor.

İkili arasında kriz mi var?

Erdoğan ile Yıldırım, referandum kampanya döneminin başlangıcında 5 ilde ortak miting düzenlemeyi planlamıştı. Ankara, İstanbul, Çanakkale, Diyarbakır ve Kayseri’de halka ‘evet’i birlikte anlatacaklardı. Diyarbakır’a son anda Van da eklendi. Ancak Erdoğan’ın ses kısıklığı nedeniyle Yıldırım Vanlılara, Erdoğan da Diyarbakırlılara tek başına hitap etti. Başbakan Yıldırım Kayseri meydanına da “Erdoğan’sız” çıktı. Konya’da oyların beklendiği kadar yüksek olmadığı değerlendirmelerinin ardından bir ortak miting de bu kente konuldu. Eyalet sistemi tartışmalarının hemen ardından Yıldırım Konya programını iptal etti. Erdoğan Konya’da tek başına kaldı. Yıldırım, eyalet sistemi tartışmalarına Ankara’dan verdiği yanıtta, “Anayasanın herhangi bir yerinde eyalet sistemi varsa bugün hem parti genel başkanlığı hem de başbakanlığı anında bırakacağım” mesajını verdi.

Kaynak: Cumhuriyet.com.tr