Küresel ısınma ve iklim değişikliğine ilişkin felaket senaryolarının çok uzak bir geleceğe ait olmadığı, etkilerinin günümüzde hissedilmeye başlandığı bilim insanları ve sivil toplum örgütleri tarafından rapor edilmeye başlandı. ABD Başkanı Donald Trump geçen haftalarda, küresel ısınmanın ‘yapay’ bir sorun olduğunu ileri sürerek ülkesini Paris İklim Anlaşması’ndan çekeceğini açıklamıştı. Ancak iklim değişikliği ve küresel ısınmanın “yapay” bir sorun olmadığı, Kuzey Yarımküre’de görülen hava sıcaklıklarındaki aşırı yükselmeye bakarak anlaşılabilir. Portekiz’de geçen hafta başlayan ve 64 kişinin yaşamını yitirmesine, 200’ü aşkın insanın yaralanmasına yol açan orman yangını hâlâ söndürülemedi. Rusya’nın kuzeyinde yine yüksek sıcaklıklara bağlı olarak çıkan orman yangınları, Britanya’da asfalt yolların erimesi, ABD’nin güneydoğusunda yaşanan zorunlu uçuş iptalleri ve Çin’de tarımsal üretimin aksaması korkulara yol açtı.

Yılın üçte biri 35’in üstünde geçecek

İklim Etkisi Laboratuvarı’nın (Climate Impact Lab) yaptığı araştırmaya göre, dünyada 35 derecenin üzerinde seyreden gün sayısı 1986 yılından bugüne katlanarak arttı. Eğer ülkeler iklim değişikliği konusundaki mevcut tutumlarını değiştirmezlerse, yüzyıl sonunda dünyada 35 derecenin üzerinde seyreden gün sayısının artacağı öngörülüyor. Örneğin, 1986 ile 2005 yılları arasında Washington’da 35 derecenin üzerindeki gün sayısı her yıl ortalama yediyken yüzyıl sonunda bu sayının 29 olacağı söyleniyor. 2100 yılında ise Washington’ın yılın beşte birini 35 derecenin üzerinde bir sıcaklıkla geçireceği belirtiliyor. Türkiye’de 1986 yılında günlük 35 derece sıcaklığa ulaşan bölgeler sadece Güney Ege, Akdeniz ve Güneydoğu Anadolu iken, yüzyıl sonunda bu bölgelerin Türkiye’nin neredeyse tamamını kaplayacağı, yılın 100 gününden fazlasını 35 derecenin üzerinde geçiren şehirlerin olacağı söyleniyor.

1880’den bu yana en sıcak dönem

Dünya Meteoroloji Örgütü’nün (WMO) yaptığı açıklamaya göre son iki aydır rekor sıcaklıklarla karşılaşılıyor. Dünyanın “bir başka olağanüstü sıcak yıl” geçirdiğini söyleyen WMO, bu yıl sıcak hava dalgalarının alışılmadık biçimde erken geldiğini belirtti. WMO, salı günü yaptığı açıklamada “Avrupa’nın bazı bölümleri, Ortadoğu, Kuzey Afrika ve Amerika Birleşik Devletleri’nin mayıs ve haziran aylarında ulaştıkları sıcaklık değerleriyle birçok rekorun kırıldığını” söyledi. Son iki ayda gözlenen sıcaklıklar, meteoroloji bilgilerinin toplanmaya başlandığı 1880 yılından bu yana kaydedilenler arasında en yüksek seviyelere ulaştı. Sıcak havaların önümüzdeki yıllarda daha yaygın olmasına kesin gözüyle bakılıyor. Ulusal Okyanus ve Atmosfer Dairesi (NO), yüksek sıcaklıkların bu ay başlamadığını, Avrupa, ABD ve Kuzeydoğu Asya’nın mart ve mayıs ayları arasında da benzer sıcaklıklarla karşılaştığını söylüyor. Dünyanın en büyük tahıl üreticisi Çin’in tarım bölgelerindeki sıcak ve kuru hava koşulları, özellikle toprak nemliliği seviyesinin son beş yıldır çok düşük olduğu Liaoning bölgesinde ekimi geciktirerek mısır gelişimini engelliyor. Thomson Reuters Eikon verilerine göre, Liaoning bölgesinin geçen ayki yağış miktarı mevsim normallerinin yüzde 40 ila yüzde 60 altında.

Asfalt eridi

ABD’nin güneybatısında yerel havayolu şirketlerinin uçuşları iptal edildi. Britanya’da ise yerel medya, ülkenin güneydoğusundaki Surrey bölgesinde yoğun güneşin asfalt yolları erittiğini söyledi. Eikon’un verilerine göre, Almanya’nın güneş enerjisi üretimi de mayısta rekor bir artış gösterdi.

Gelecek çoktan geldi

İnsanlar sıcak hava yüzünden ölüm riskiyle artık daha çok karşı karşıya kalıyor. ABD’deki Maine Üniversitesi’nde bulunan İklim Değişikliği Enstitüsü, Kuzey Yarımküre’de Salı günü ölçülen sıcaklıkların mevsim normallerinin 0.44 derece üstünde olduğunu belirtti. Dünya ortalaması ise normalin 0.25 derece üstünde kaydedildi. Bu hafta yapılan bir çalışma, yaklaşık her üç kişiden birinin potansiyel olarak ölümcül sıcak hava dalgalarına maruz kaldığını söylüyor. Eğer hükümetler iklim değişikliğine neden olan salınımları düşürecek ciddi adımlar atmazsa, yüzyıl sonunda bu sayının yarı yarıya artacağı öngörülüyor. Küresel iklim değişikliği konusunda yeni bir araştırma raporunu kaleme alan Hawaii Üniversitesi’nden Coğrafya Profesörü Camilo Mora, “İnsanlar, iklim değişikliğinin gelecekte yaşanacağını düşünüyorlar ama biz bu çalışmada görüyoruz ki iklim değişikliği zaten yaşanıyor ve açıkça görülüyor ki çok daha kötü boyutlara ulaşacak” diyor.

Kaynak: Cumhuriyet.com.tr