Numan Kurtulmuş, Türkiye İktisadi Girişim ve İş Ahlakı Derneği (İGİAD) tarafından Haliç Kongre Merkezi'nde düzenlenen 'İş Ahlakı Zirvesi'ne katıldı. İGİAD Genel Başkanı Ayhan Karahan başta olmak üzere çok sayıda işadamının katıldığı zirvenin açılışında bir konuşma yapan numan kurtulmuş, ahlak ve ekonomi ilişkisi bakımından önemli unsurlardan birinin güven olduğunu belirtti.
Güven konusunda da bir ahlaka ihtiyaç olduğuna vurgu yapan Kurtulmuş, FETÖ'nün iş dünyasıyla ilgili güven bakımından da işlediği ağır suçların olduğunu ve bunların da millete büyük bedeller ödettiğinin altını çizdi.
Kurtulmuş, "Sözde işadamı dernekleri sıfatlarıyla ortaya çıkan bu şebekenin sivil ayaklarından bir kısmı hem Türkiye'de işadamlarımıza hayatı çekilmez hale getirmiş; malesef içine sızdıkları devlet kurumlarının imkanlarını kullanarak işadamlarımızın arasından kendilerinden olanların ve kendilerine köle olanların önünü açmışlardır. Normalde hiçbir şekilde o hızla yükselmesi mümkün olmayan, dünyadan bi'haber bir takım işadamlarının bu şebekenin elinden tutmasıyla, devlet imkanlarının onları bir şekilde güçlendirmesiyle ne kadar kısa bir süre içerisinde üst gruplara çıktıklarını hepiminiz benden daha iyi şahitsiniz" dedi.
"MAHALLEDEKİ ESNAFTAN BİLE ZORLA PARA ALDILAR"
Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, FETÖ'nün himmet adı altında mahalledeki esnaftan bile zorla para alarak, bir takım mali desteklerle mali ayaklarının kuvvetlendiğini ifade etti.
Bunun sadece Türkiye'deki işadamları ve ekonomik faaliyetlerle ilgili değil dünyanın dört bir tarafındaki ihalelere iş dünyasının hareketliliklerine doğrudan müdahalesiyle olduğunu belirten Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş şunları söyledi:
"BU ÜLKENİN ÇOK BÜYÜK İŞ ADAMLARININ EŞKİYA BAŞININ ÖNÜNDE DİZ ÇÖKEREK, NASIL LELEER ALDIKALRINI BİLİYORUZ"
"Bir takım yabancı şirketleri dahi buralara yönlendirerek ya da buralara erişimini önleyerek, serbest pazar ekonomisi mantığını ne kadar çok ayaklar altına aldığını yine sizler benden daha çok vakıfsınız. İş dünyası içerisinde en küçük şirketlerden en güçlü şirketlere kadar nasıl bir korkunun hakim olduğunu, korku düzeninin egemen kılındığını biliyorsunuz. Şimdi yıllar boyunca bu ülkenin çok büyük işadamlarının Pensilvanya turlarıyla gidip oradaki eşkıya başının önüne diz çökerek, onun yönlendirdiği bir takım ekonomik mekanizmalarla dünyanın dört bir tarafında nasıl ihaleler aldıklarını, nasıl iş hayatında önlerinin açıldığını hepimiz biliyoruz."
"DİNİ YA DA SEKÜLER OLSUN"
Numan Kurtulmuş, bu yaşananların son yıllarda iş hayatında güveni ortadan sarsan en önemli meselelerinden biri olduğunu altını çizdi.
Kurtulmuş, FETÖ'cüler ile onlara bağlı olanlar ve onların kölesi olanlarla onların dışında kalan işadamları arasında dağlar kadar fark oluştuğunu belirtti.
Kurtulmuş, "Birisinin eriştiğine malesef sizin de aranızda olduğunuz Anadolu'nun milli ve manevi ruhunu temsil eden Türkiye'nin istiklaline ve istikbaline bağlı işadamlarımız maalesef ulaşamamıştır. Ulaşmayı bırakın önlerine bin tane engel çıkartırmıştır. Şimdi bu bize büyük bir ders olsun. Dini ya da seküler olsun hiçbir grubun toplumsal hayatın içerisinde insanları birbirinden ayırt edecek, kimine imtiyaz sağlayacak, kimini ise engelleyecek bir güce kavuşmasını önlemek mecburiyetindeyiz. Eğer iş dünyasında güvenden bahsedeceksek herkesin hiçbir engelle karşılaşmadan bu hayatın içerisine girmesi aktörlerin, eşit ve gerçekten adil bir şekilde bu rekabetin içine katılmasıdır" ifadelerini kullandı.
KÜRESEL GÖÇ
Konuşmasında küresel göçün dünyanın en önemli sorunlarından biri olduğunun da değinen numan kurtulmuş, ırkçılığın da Batı ülkelerinde siyasi bir mesele olarak yeniden canlandığını dile getirdi. Kurtulmuş, dünyada birçok ahlaksızlıkların, hırsızlıkların, yoksullukların, yoksunlukların temel sebeplerinden birisinin gelir dağılımındaki adaletsizlik olduğuna dikkat çekti.
"HER ALANDA FARKLILIKLAR AÇILMAKTADIR"
Kurtulmuş şunları söyledi:
"Dünya nüfusunun yüzde 0.7'si bugün dünyadaki net zenginliğin yaklaşık yüzde 40'ını elde etmiş vaziyettedir. Böyle bir dünya sürdürülebilir bir dünya değildir. Bu kadar büyük gelir dağılımı adaletsizliklerinin olduğu bir dünya, dünya barışının sağlanabileceği bir ortamı da sunmaz. Dünya süratle öyle bir noktaya gelmiştir ki şöyle bir hat çizdiğiniz zaman; dünyanın kuzeyinde yer alan kuzey ülkeleri ve güneyinde yer alan güney ülkeleri artık makas giderek açılış bir şekilde gelir dağılımı adaleti bakımından, dünyanın nimetlerine ulaşma bakımından birbirinden uzaklaşmaktadır. Kuzey Amerika, Avrupa ve Çin hariç Asya Pasifik ülkelerini kuzey ülkeleri olarak tanımlayın. Geri kalan 105 ülkeyi de güney ülkeleri olarak tanımlıyoruz. Her alanda aralarındaki farklılıklar açılmaktadır. Gelir dağılımı bakımından ileriye dönük projeksiyonlar gösteriyor ki kuzey ülkeleri gelirlerindeki artışı devam ettireceklerdir. Önümüzdeki 20-30 yıl sonra ortaya çıkacak tabloda, zengin kuzey ülkeleri dünyadaki gelirden payını çok daha fazla artırmış ama nüfusu çok daha fazla azalmış olacaktır. Buna mukabil yoksul güney ülkeleri giderek daha fazla yoksullaşacak, küresel kaynaklara erişimde daha kıt imkanlar karşısında kalacak buna mukabil nüfusları oldukça artacaktır. Bu tablo dahi tek başına dünyadaki sistemin sürdürülemez olduğunun artık acı acı sinyallerini veren bir tablodur."
"HERKESİN GÖZÜNÜ AÇMASI LAZIM"
Kurtulmuş sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bugün karşılaştığımız küresel göç meselesi bu tablonun sadece bir parçasıdır. Dünya göçmen meselesini böyle ana mesele olarak alıyor karşısına. Avrupa ve Batı ülkeleri 3-5 bin tane mülteci geldiği zaman ayakları titremeye başlıyor. Avrupa'da, Batı ülkelerinde ırkçılık siyasi bir mesele olarak yeniden canlanıyor. Halbuki herkesin gözünü açması lazım. Bu gidişat böyle gittiği sürece çok açık söylüyorum; küresel göç meselesi dünyanın en önemli sıkıntı alanlarından birisi olacak. Belki konuşulan 3. dünya savaşından daha büyük küresel bir problem olacaktır."
KURTULMUŞ'A TABLO HEDİYE EDİLDİ
Açılış konuşmalarının ardından İGİAD Genel Başkanı Ayhan Karahan günün anısına numan kurtulmuş'a Arapça 'O halde Emrolunduğun gibi dosdoğru ol' yazılı bir tablo hediye etti.