Yeşil Yol projesinin önünü açan Çevre Düzeni Planı onayının yargı kararlarına aykırı olark yapıldığını belirten TEMA Vakfı, karara tepki gösterdi. 

Rize, Artvin, Trabzon, Gümüşhane, Giresun ve Ordu illerindeki vadilerin doğal varlıklarının değerlendirildiği 1/100.000 ölçekli Çevre Düzeni Planı, 2011 yılının Ağustos ayında dönemin Çevre ve Orman Bakanlığı'nca hazırlandı. TEMA Vakfı, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından yürütülen çalışma ile ilgili olarak, bir haftalık askı süresi içerisinde planın 36 maddesine itiraz etti. Ancak itirazlardan sonuç alamayan TEMA, planın yürütmesinin durdurulması ve iptali istemiyle 2011 yılının Aralık ayında Danıştay’a dava açtı.

ÇEVRE DÜZENİ PLANI DURDURULDU

Dava kapsamında 2013 yılının Kasım ayında, Danıştay üyeleri ile birlikte aralarında Ortadoğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) öğretim görevlilerinin de yer aldığı bilirkişi heyeti, Doğu Karadeniz Bölgesi’nde 36 noktada 3 gün süreyle inceleme yaptı. Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, bilirkişi raporunda bölgedeki önemli doğa koruma alanları, su havzaları ve tarım alanlarını korumadığına vurgu yapılan 6 ilin Çevre Düzeni Planı'nın yürütmesini durdurma kararı verdi.

YENİDEN DÜZENLENEN PLAN ONAYLANDI

Çevre ve Şehircilik Bakanliğı 1/100.000 ölçekli 6 ilin Çevre Düzeni Planı’nı yeniden düzenleyerek onayladı. Ağustos ayında yeniden onaylanan ve bu ay askıya çıkartılan Çevre Düzeni Planı’nda, Yeşil Yol'a da, yeniden yapılan düzenleme ile yer verildi.

TEMA:PLAN MAHKEME KARARLARINA AYKIRI

Konuyla ilgili yazılı açıklama yapan TEMA Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Deniz Ataç, Yeşil Yol'un gerçekleştirilmesi ile Karadeniz’in dağları, ormanları, meraları, su varlıkları, florası ve faunasının geri dönüşü olmayacak şekilde zarar görme riskiyle karşı karşıya olduğunu belirtti. Hukuki süreç başlattıkları Çevre Düzeni Planı’nın yargı kararlarına aykırı bir şekilde onaylandığını ifade eden Ataç, şu ifadelere yer verdi:

“Yeşil Yol ile Samsun’dan Hopa’ya kadar Karadeniz yaylaları yüksek rakımdan, denize paralel bir şekilde birbirine bağlanacak. Bu güzergâhtan geçecek bir yol nadir ve tehlike altında olan türlerin yaşam alanlarını tahrip edecek. Yolun geçeceği Doğu Karadeniz dağları çok sayıda milli park, tabiat parkı, yaban hayatı geliştirme sahası, özel çevre koruma bölgesi ve doğal sit alanına ev sahipliği yapıyor. Bütün yaylaların kolaylıkla erişilebilir hale gelmesi yapılaşmanın çok hızlı artmasına ve düşük gelirli kitle turizmine yol açacak. Karadeniz’e ek gelir ve istihdam sağlanması önemlidir. Ancak bunu yaparken kendi menfaatimiz için bölgenin doğal ve kültürel değerlerinden vazgeçmemek gerekir. Bölgenin doğal ve kültürel zenginlikleri ve bu değerlerin korunması gerekliliği dikkate alınarak tüm yatırım ve faaliyetler gerçekleştirilmelidir.”

“DOĞAL VE KÜLTÜREL DEĞERLERİ KORUYAN ALTERNATİFLER ARAŞTIRILMALI”

TEMA Vakfı’nın Artvin Camili’de (Macahel) bir eko-turizm ve kırsal kalkınma projesi gerçekleştirdiğini hatırlatan Ataç, “Bu doğal ve kültürel değerleri koruyarak bölgenin zenginleştirilmesi için örnek oluşturabilecek bir çalışmadır. Ancak tüm benzer alternatiflerin çalışılmasına ihtiyaç var. Eko-turizm ile doğaya duyarlı faaliyetler yapılırken bölgedeki ürün ve hizmetler kullanılarak yerel ekonomi güçlendirilebilir. Bu sayede doğal zenginliklerimiz ve yerel kültürlerimiz korunarak sürdürülebilir geçim kaynakları sağlanabilir. Bunu yaparken de doğru fiyatla satılacak hizmetler ve ürünler planlanmalıdır” dedi. 


15 AY SONRA YEŞİL YOL YENİDEN BAŞLAMIŞTI

Yeşil Yol çalışmalarının tepkiler üzerine durdurulan Rize'nin Çamlıhemşin İlçesi Yukarı Kavron ve Samistal Yaylaları arasındaki 8 kilometrelik bağlantı yolunda 15 ay aradan sonra çalışmalar önceki hafta yeniden başlamıştı. Yol çalışmasına tepki gösteren 6'sı kadın 11 kişi Jandarma tarafından gözaltına alınmış, ifadeleri alındıktan sonra da serbest bırakılmıştı. Jandarmanın yol karşıtlarının çıkışına izin vermediği Yukarı Kavron yaylasında Yeşil Yol çalışması sürüyor.  Kaynak: Cumhuriyet.com.tr