İstanbul Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği’yle ilgili yolsuzluk iddiaları üzerine açılan davaya ‘emlak satışıyla’ ilgili itiraflar damga vurdu. İki sanık sorgularında Silivri ve Kurtköy’deki toplam 30 daireyle ilgili satışlarda “şaibeli” işleri anlattı. Birliğin Bakırköy’deki merkezinde arama yapan mali polis, ‘birlik yetkilileri kendilerini yok dedirtince’ binadaki kasayı patlatarak belgelere el koymak zorunda kalmıştı.

İstanbul Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği’yle (İSTESOB) ilgili yolsuzluk iddiaları üzerine Gümrük ve Ticaret Bakanlığı müfettişi tarafından hazırlanan soruşturma raporu ilginç bilgileri ortaya çıkarmıştı. Yolsuzluk ihbarı üzerine birliğin Bakırköy’deki merkezinde arama yapan mali polis, ‘birlik yetkilileri kendilerini yok dedirtince’ binadaki kasayı patlatarak belgelere el koymuştu. Birlik Başkanı Faik Yılmaz başta olmak üzere üst düzey yetkililerin görevden uzaklaştırılmasını isteyen Gümrük ve Ticaret Başmüfettişi Şakir Engin Yüksel, esnaf odalarında yaşanan bir skandalı 153 sayfalık raporunun son bölümüne koymuştu. Raporda, “Başka odaların üyelerini arzu ettiği odalara üye kaydetme işini tek tek yapmanın yanı sıra sahte imzalarla oda kurdurup bir seferde 669 kişiyi odalarından kopararak, kendi kurdurduğu odaya aktardığı” bilgisine yer verilmişti. Yolsuzluk iddiaları hem Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’na hem de Maliye Bakanlığı’na bildirildi.

Bakırköy Başsavcılığı’nın başlattığı soruşturma sonunda açılan davanın duruşması bir itirafa sahne oldu. Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu’nun (TESK) soruşturma raporuna giren yazısında yer alan “birçok gayrimenkulün gerçek değerinin altına satılarak birliğin zarara uğratıldığı” iddiası duruşmada sanıklara soruldu. Sanık Mustafa Ketton sorgusunda, “Ben Kurtköy’de emlakçılık yapıyorum. Faik Yılmaz ve Sabri Ateş beni Bakırköy’deki esnaf odalarına çağırdılar. Gittim, Faik Yılmaz ile görüştüm. Bana Kurtköy’de 12 tane dairemiz var, satabilir misin dedi. Satarım dedim. Ben parayı daire sahiplerinden kapora olarak almıştım. Ancak bu paraya Faik Yılmaz el koydu. Daire sahipleri olan 11 kişiyi de şahit olarak dinletebilirim” dedi. Sanıklardan Mustafa Uzun da sorgusunda, “Silivri’deki daireler için Mustafa Nuhoğlu’na ve Genel Sekreter Ömer Demir’e yetki verdik. Ondan sonrasına biz müdahil olmadık. Sattılar parasını birliğin bankasına yatırdılar. Mustafa Nuhoğlu’nun yönetimde Silivri’deki gayrimenkullerin satışında yolsuzluk yapıldığını satış yapıldıktan sonra söyledi. Bu konuda yönetim olarak bir işlemde bulunmadık. Yetkilendirilmiş kişiler varken bizim sanık olma durumumuzu içime sindiremiyorum” diye konuştu. Mahkeme heyeti duruşmayı 13 Temmuz 2017’ye erteledi.

Kaynak: Cumhuriyet.com.tr