Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Cumhuriyetimizin teminatı olan Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılış tarihi 23 Nisan’ı çocuklara armağan ederken, bunu naif bir iyi niyet gösterisi olsun diye yapmamıştı elbet. Çocukların Cumhuriyetin geleceği olduğunu bilerek milli egemenliğin ilan edildiği günü onlara armağan etmişti. Bu yüzden 23 Nisan sırf çocukların gönlünün alındığı değil, aynı zamanda onların ve ülkenin geleceğine ışık tutacak çalışmaların da gündeme geldiği gün olarak öne çıkıyor.

Hayaller kâğıda döküldü

Biz de günün anlam ve önemine uygun olarak çocukların sanatsal gelişimi için çalışan Kadıköy’deki Karikatür Evi’ni ziyaret ettik. Yaklaşık bir yıldır, İstanbul’da, özellikle Kadıköy bölgesindeki ilköğretim çağında olan ve çizim yeteneklerini geliştirmek isteyen gençleri ağırlayan karikatür evine vardığımızda hummalı bir çalışma sürüyordu. İki sınıfa ayrılmış çocuklar, 23 Nisan’la ilgili hayallerini kâğıda aktarıyordu. İlk girdiğimiz sınıfta bizi karşılayan isim Akdağ Saydut’tu. Uzun yıllar farklı gazetelerde ve Gazeteciler Cemiyeti’nin Bizim Gazete isimli yayınında çizerlik yapan Saydut, şimdilerde mesaisini küçüklerin karikatür yeteneklerini ortaya çıkarmak için harcıyor. Dersin konusu 23 Nisan olunca, Saydut’a da çocukların 23 Nisan’la ilgili kâğıda yansıtmak istediklerini nasıl yapacaklarını göstermek oldu. Böylece tahtada çocuklardan oluşan bir bando takımı, bayrak taşıyan bir başka çocuk ve benzer çizimler yerlerini almıştı. Çocuklar da bu çizimleri kâğıda aktarıyordu. Henüz ilk defa bir karikatür kursuna katılıyor olmalarına karşın, Saydut çocukların gördüklerini kâğıda aktarma konusunda oldukça başarılı olduğunu söylüyordu. Çizimlerin ana teması ise egemenliğin her daim milletle olduğu, bu egemenliğin millet adına Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından kullanıldığı ve asla bir başka kişiye devredilemeyeceğiydi.

Çocukların dünyasına yolculuk

Hemen yandaki sınıfa girdiğimizde ise karşımızdaki isim, yıllarca Gırgır Dergisi’nde çizerlik yapan Eda Oral’dı. Derginin kapatılmasının ardından o da tüm vaktini çocuklara ayırmıştı. Oral’ın sınıfındaki çocuklar, bir önceki sınıfa göre daha küçüklerdi ve bu da sınıfa ses ve yüksek enerji fazlalığı olarak yansıyordu. Elbette bu hareketlilik çizimlerini tamamlamalarına da engel değildi. Oral çocuklarla çalışmaya yeni başlamıştı, ama onları hayal dünyalarında serbest bırakarak özgürce hayallerini kâğıda aktarmalarına uğraşıyordu. 23 Nisan için çocuklardan yapılanları değil, hayallerini çizmelerini istemişti. Bu da çocukların zengin hayal güçleriyle birleşince oldukça yaratıcı çizgiler olarak kâğıda aktarılıyordu. 23 Nisan sebebiyle çocukların dünyasında yaptığımız karikatür gezisi böylece sona ermişti. Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı yaratıcılıkları ile kâğıda aktaran çocuklar bize bu gördüğünüz muhteşem eserleri bıraktı.

Kaynak: Cumhuriyet.com.tr