Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, Uluslararası Finans Kurumu’nun (IFC) 60. yılı ve Türkiye’deki ofisinin açılışının 30. yıldönümünü kutlaması nedeniyle düzenlediği toplantıda kur riskinin ve açık pozisyonların daha iyi yönetilmesi için çalışma başlattıklarını açıkladı. Şimşek “Kur riskinin, açık pozisyonların daha iyi yönetilmesi önemli, bunun hakkında çalışmayı başlattık. İleride tüketicilerde olduğu gibi belki makro ihtiyati bir çerçeveyi burada (kur riski konusunda) oturtmamız gerekecek. Özel sektör bizi ilgilendirmez diyemeyiz. Aşırı risk almayı önümüzdeki dönemde bazı kurallara bağlamamız gerekebilir, bunlar üzerinde çalışmamız gereken konulardır” dedi.

Geçen hafta düzenlenen Ekonomi Koordinasyon Kurulu (EKK) toplantısından kur riskine karşı alınacak önlemlerle ilgili somut bir karar çıkmaması ekonomistler arasında hayal kırıklığı yaratmıştı.

Borçlanmaya sınır

Gecikmeli de olsa kur konusunda çalıştıklarını duyuran Şimşek, döviz geliri olmayan şirketlerin dövizle borçlanmasına sınır getirebileceklerini söyledi.

Şimşek, 2017’de otomatik katılımla devam edecek olan Bireysel Emeklilik Sistemi’nden (BES) elde edilecek gelirlerin de bankalara bir yıl veya daha uzun süreli olarak vadeli mevduatlar şeklinde yatıracaklarını kaydetti. Şimşek, “Büyük bir kısmı yani yüzde 60 ve fazlası mevduata gidebilir” bilgisini verdi.

Körfez ile bir Serbest Ticaret Anlaşması (STA) üzerinde çalıştıklarını belirten Mehmet Şimşek, “AB ile de gümrük birliği anlaşmasının genişletilmesi 150 milyar dolar olan ticaret hacmini 350 milyar dolara çıkarır” dedi.

Kaynak: Cumhuriyet.com.tr