TBMM Darbe Komisyonu’nun taslak raporunda MİT’in 15 Temmuz darbe girişiminin istihbaratını alamamasıyla ilgili olarak; MİT’in ByLock programının şifrelerini kırdığını tespit eden FETÖ’cülerin, Ocak 2016’dan itibaren haberleşmelerini “Eagle” sistemi üzerinden yürütmeye başlaması; MİT’in bunu tespit ettiği Mayıs 2016 tarihine kadar oluşan dört aylık boşlukta istihbarat alınamadığı için darbenin öğrenilemediği değerlendirmesi yapılıyor.

TBMM Darbe Araştırma Komisyonu- ’nun hazırladığı taslak raporda; FETÖ’nün iletişim yöntemleri sıralanıyor. Örgütte birinci derecede iletişim şeklinin ru be ru (yüz yüze) olduğu belirtilerek, “Eskiden örgüt toplantılarında alınan kararlar küçük kâğıtlara yazılıp daha sonra bu kâğıtlar mutlaka imha edilmekteydi. Ancak acil durumlarda görüşülmesi gereken bir kişi veya konu varsa mutlaka yüz yüze gerçekleştirilmekte, mecbur kalınmadıkça telefonla görüşme yapılmamaktadır. Darbenin planlarının örgüt üyelerince üst seviyede konuşulması ve planlanması yüz yüze olarak Ankara’daki bir dairede yapılmıştır” denildi.

Mahrem ve mütevelli toplantı: FETÖ’nün örgüt içi toplantılarının da mütevelli ve mahrem olmak üzere iki farklı türde yapıldığı belirtildi. Mütevelli toplantısının haftada bir kez yapıldığı ve bu toplantıda ihtiyaçların belirlendiği, giderilmesi için kararların alındığı, örgütü ayakta tutan sistemi yürüten işlerin yapıldığı belirtilirken; mahrem toplantıya ise yalnızca örgütütün has üyelerinin katılabildiği örgüt merkezinde Pensilvanya’dan gelen emirlerin birimlere nasıl icra edileceğinin kararlaştırıldığı operasyon toplantıları olduğu ifade edildi. Raporda; Çaya gel ve Maça gidelim gibi şifreli mesajlarla acil toplantıların gerçekleştirildiği kaydedildi.

MİT’in 15 Temmuz’u öğrenmeme gerekçesi: Rapora göre, MİT’in Bylock programının şifrelerini kırdığını tespit eden FETÖ, 2016 yılı Ocak ayından itibaren haberleşmelerini “Eagle” sistemi üzerinden yürütmeye başladı. Eagle programı laptoplara ve sabit bilgisayarlara yükleniyor. Sinyal takibine yakalanmaması için cep telefonlarına indirilmeyen Eagle’da gerçek kimlik bilgileri de kullanılmıyor. FETÖ’nün gizli haberleşme ağı çözülmesine karşın darbenin öğrenilmemesinin sebebi 17-25 Aralık’tan sonra haberleşmelerini kesmelerine bağlanıyor.

MİT’teki FETÖ yapılanması: Rapora göre MİT sorumlusu sivil imam, doğrudan Türkiye imamına bağlı olarak faaliyet yürütüyor. Gülen, tüm kontrolü elinde tutabilmek için MİT’ten gelecek bilgilerin çok önemli olduğunu biliyor ve MİT gibi kritik konumlarda kadrolaşmaya çok önem veriyor. Rapora göre MİT soruşturmasıyla yargıyı kullanarak, kendinden olmayan MİT yönetimini bertaraf ederek MİT’i ele geçirmek, barış sürecini durdurmak için harekete geçiliyor. Raporda söz konusu dönemde başbakan olan Erdoğan’ın terör örgütüne yardımla suçlanmaya çalışıldığı gözdağı verilerek yıpratılmaya çalışıldığı belirtiliyor.

Ergenekon olmadan dizi film yapıldı: Raporda FETÖ’nün sinemada kendini 2009 yılında göstermeye başladığı belirtilerek, “Altı film için yaklaşık yedi milyon bilet satılmıştır. Bu altı filmin gişe ortalamasının 1 milyonu aşması dikkat çekicidir. Raporda; MHP’ye yapılan kaset operasyonunu ve Ergenekon davasını “Erkenkondu” adıyla işleyen Kollama dizi filminin de söz konusu olaylardan önce konu edildiğine dikkat çekiliyor.

Mahremi ‘ru be ru’ görüşün talimatı

Örgütte son dönemde iletişimin telefon ve internet üzerinden mesajlaşma ile sağlandığı kaydedildi. İnternet üzerinden haberleşmeye imkân tanıyan “Skype, Tango, Kakao, Talk, Viber, Line, WhatsApp” gibi programların yanı sıra “Acrobits, Softphone, ByLock” gibi programlar ile kriptolu görüşmeler yapıldığı belirtildi. Raporda, canlı kurye yönteminin de örgüt içi haberleşmede kullanıldığı ifade edilerek, “Gülen’in, Çok mahrem hususların ‘ru be ru’ görüşülmesi yönünde talimatı vardır. Ergenekon soruşturmaları kuryeler aracılığıyla aldıkları emri Türkiye’ye taşıyan emniyet ve istihbarat imamları vasıtasıyla gizli olarak başlatılmıştır” tespiti yapıldı.

Kaynak: Cumhuriyet.com.tr