Erdoğan'ın konuşmasından satırbaşları şöyle:

- Türkiye'de işleyen bir demokrasi olduğunun en somut ispatı bu salonda sizlerle yaptığımız kucaklaşmadır. Demokrasi mücadelesi lafla olmaz. Millet eğer sen yürürsen arkandan yürür. Lider taşın arkasına saklanırsa millet dağın arkasına saklanır. Biz seçilmişlere düşen, milletimizin fedakarlığını, sağlam duruşunu kendi görev alanımızda hakkıyla hizmet vererek taçlandırmaktır.

Erdoğan'dan muhtarlara 'başkanlık' talimatı - VİDEO

- Türkiye 1923'te rejim tercihini yapmıştır. Artık milletimizin böyle bir sorunu yoktur. Anamuhalefetin başındaki zat diyor ya... Rejim olayı artık 1923'te atılan adımla yoluna devam etti.

"CUMHURİYET'TEN GERİ ADIM ATANLAR KAŞISINDA BENİ BULUR"

- Cumhuriyet'ten geri adım atmaya çalışanlar her şeyden önce karşılarında milletimizi ve şahsımı bulur.

- Bugün dünyadaki devletlere baktığımızda monarşi ile parlamenter sisteminin, cumhuriyetle başkanlığın bir arada olduğunu görüyoruz. Meclis-i Mebusan 1921’de işgal nedeniyle kapanırken Ankara’da TBMM adıyla yeniden açıldı. Üstelik aynı meclis 1923’te cumhuriyeti ilan ederek ülkemizi yeni bir rejime geçirmiştir. Aynı meclis geçirmiştir. İşin doğrusu hiçbir yönetim sistemi ülkeleri belirli bir kategoriye yerleştirmeye kafi değildir. Biz damdan düştük. Düştüğümüz için bu işi iyi biliriz ama damdan düşmeyenler bu işin farkında değil. Cumhuriyet dönemimizin darbelerle, muhtıralarla, krizlerle dolu olması herhalde yönetim sistemimizin mükemmelliğinden kaynaklanmıyor. TBMM’de geçtiğimiz haftalarda kabul edilen ve onayıma sunulan bir anayasa değişikliği teklifi var. Bu teklif yeni ve çok önemli bir reformun ifadesidir. 

"İNCELEMEMİ TAMAMLADIKTAN SONRA ÖNÜNÜZE GELECEK"

- Değişiklik paketi yeni ve çok önemli bir reformun ifadesidir. Türkiye yetki ve sorumluluğun cumhurbaşkanında toplandığı yeni bir yönetim sistemine inşallah geçiyor. Meclis anayasa değişikliğini kabul ederek üzerini düşeni yapmıştır. Cumhurbaşkanı olarak ben de incelememi tamamladıktan sonra mesele milletimizin önüne gelecektır.

"2007'DE ATILAN ADIM ÜLKEMİZİ BURAYA GETİRDİ"

- Türkiye’nin yaşadığı darbelerin, muhtıraların, krizlerin, sıkıntıların müsebbibi olan mevcut sistemi göklere çıkartarak sürekli cumhurbaşkanlığı hükümeti sistemini karalıyorlar. Tarihimizin en büyük yönetim reformlarını engellemek için Meclis’te sergilenmedik çirkinliği bırakmadılar. Şimdi aynı şeyi meydanlarda yapacakları anlaşılıyor. 2007 cumhurbaşkanlığı krizi sırasında atılan adım ülkemizi bu noktaya getirmiştir. Yüzde 69 evet oyuyla asırlık arayış yeni bir yola girmiştir. 10 Ağustos’ta malum kardeşinizi cumhurbaşkanı yaptınız. Türkiye 10 Ağustos’un akabinde her ikisi de meşruiyetini milletten alan iki ayrı yürütme gücünün olduğu bir sistemle karşı karşıya kaldı.

ERDOĞAN'DAN MUHTARLARA: YOĞUN ÇALIŞACAK MIYIZ?

- Ne diyorlar parlamento yok. El insaf. Her şey tek adamda bütünleşecek, el insaf. Hepsi yalan ya... Hepsi yalan. Niye, bunlar yalanla yattılar, yalanla kalktılar. Bunların cibiliyetinde bu var. Anayasa değişikliğini karalamak isteyenler şimdiden her tarafta dolaşmaya başladılar. Yoğun çalışacak mıyız?

- Tüm Türkiye'deki muhtar kardeşlerime sesleniyorum. Bak burada 450 muhtar var. Şimdi sizlere madde madde anayasa değişikliğini anlatmak isterim.

MİLLETVEKİLLERİNE ASKERLİKTEN MUAFİYET GELİYOR

- 18 yaşındaki genç eğer seçilme hakkını kazanıyorsa benim milletim de onu parlamentoya gönderir. 'Askerlik' diyorlar. Bunları tutarsın askerlikten muaf tutarsın. Tecil demiyorum bak...

Kaynak: Cumhuriyet.com.tr