Eğitim- Sen 3 Nolu Şube Yönetim Kurulu üyesi olan Dokuz Eylül Üniversitesi öğretim üyesi Ahmet Arı, yanında KHK ile Ege Üniversitesi'nden ihraç edilen Yrd. Doç. Dr. Lülüfer Körükmez, ihraç edilen öğretim üyelerinin avukatı Arif Ali Cangı ve 6 yarı dönem uzaklaştırma cezası alan Emine Akbaba ile basın toplantısı düzenledi. Arı, Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hoşcoşkun'un açığa alınması ve yerine vekaleten Prof. Dr. Beril Dedeoğlu'nun atanmasını üniversiteye 'ikinci kez kayyım atanması' olarak değerlendirdi.

Üniversitede yapılan rektörlük seçiminde 4'üncü sora da olan Prof. Dr. Hoşcoşkun'un 12 Temmuz 2016'da rektör olarak atandığını kaydeden Ahmet Arı, göreve geldikten sonra yardımcılarını, daire başkanlarını ve üst yönetim kademelerine dışarıdan atamalar yaptığını hatırlattı.

Eğitim- Sen Şube yöneticisi Ahmet Arı, Rektör Prof. Dr. Mustafa Cüneyt Hoşcoşkun'un üniversitede baskı kurduğunu ileri sürerek, "Barışı savunan akademisyenlerin üniversiteden atılmasına ön ayak oldu. Öğrencileri hukuksuz soruşturmalar açtı. Toplamda 50'dan fazla öğrenciye 3 yıla varan uzaklaştırma cezaları verdirdi" dedi.

Ahmet Arı, açığa alınan Rektör Prof. Dr. Hoşcoşkun hakkında ne zaman ve hangi konularda soruşturma başlatıldığının ilgili makamlarca kamuoyuna açıklanmasını da istedi.

"BİZİM GÖZÜMÜZDE MEŞRULUĞU YOKTUR"

Ege Üniversitesi Rektörlüğü görevine vekaleten Prof. Dr. Beril Dedeoğlu'nun atanmasını eleştiren ve hızla rektör seçimi yapılmasını isteyen Ahmet Arı, " Demokratik yollardan gelmeyen bir rektörü Ege Üniversitesi'nin gerçek sahiplerinin, emekçilerin ve öğrencilerin ne kadar sahipleneceğini göreceğiz. Emekçilerin sesine kulaklarını tıkayan, öğrencilerini duymayan, görmeyen, sendika olarak randevu taleplerimizi yanıtsız bırakan rektörün bizim gözümüzde meşruluğu yoktur" dedi. Ege Üniversitesi'nden ihraç edilen Yrd. Doç. Dr. Lülüfer Körükmez de Rektör Prof. Dr. Hoşcoşkun dönemindeki tüm kararların gözden geçirilmesi gerektiğini dile getirdi.

Üniversiteden ihraç edilen öğretim üyelerinin avukatı Arif Ali Cangı da hukuk mücadelesini sürdürdüklerini gerekirse Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne başvuracaklarını söyledi.

Kaynak: Cumhuriyet.com.tr