Kararda yer alan psikiyatri raporunda, mağdur A.K. tarafından verilen ifadelerin kurgusal özellik taşımadığı, ifadelerine itibar edilebileceği yönünde tıbbi kanaate varıldığı belirtilirken, Adli Görüşme Değerlendirme Raporu’nda mağdurun anlatımları ile beden dili ve duygu durumu arasında herhangi bir tutarsızlık olmadığı belirtildi.

Hürriyet'te yer alan Salim Uzun imzalı habere göre, küçük kızın olayı ilk anlattığı teyzesi S.Ö., ifadesinde şunları anlattı:

“Önce psikoloğa gittik. Psikolog ‘A. doğru söylüyor. Bu kızı o adamdan kurtarın’ dedi ve bizi bir jinekoloğa yönlendirdi. Jinekolog F.D., yeğenimi muayene etti ve ‘Makat kısmında çatlaklık ve zorlama olmuş’ dedi. Rapor istedim ama jinekolog ‘Kızın adı çıkar rapor yazamam’ dedi. Muayene ücreti olarak da 150 lira aldı.”

Gerekçeli kararın hüküm bölümünde ise şöyle denildi: “Sanığın inkâra dayalı savunmasının aksine cezalandırılmasına yeter delil elde edilemediğinden beraat etmesine karar verilmiştir.”

‘JİNEKOLOG NEDEN DİNLENMEDİ?’

Karara itiraz ettiklerini söyleyen avukat Burcu Erten, “Tüm ısrarlarımıza rağmen ilk muayeneyi yapan jinekoloğun ifadesi alınmadı. Belki de kendisinden alınacak ifade olayın seyrini değiştirebilirdi” dedi.

Kaynak: Cumhuriyet.com.tr