DEMOKRATİK Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel, "Bizim bütün bu hukuksuzluğu, gasp politikasını halk iradesine yönelik darbeyi kabul etmemiz mümkün değil. Bu siyasi bir darbedir. Tüm işçi, emekçilerin kayyuma karşı mücadele eden herkesin direnişe davet ediyoruz" dedi.

Sebahat Tuncel, Diyarbakır'da belediyelere atanan kayyumlarla ilgili açıklamalarda bulundu. İki il belediyesi, iki belde belediyesi ve 20 ilçe belediyesi olmak üzere 24 belediyelerine kayyum atandığını belirten Tuncel, şöyle dedi:

"Belediyelerimize atanan kayyumların hepsi vali yardımcısı ya da kaymakam. Bu ülkenin cumhurbaşkanı, 'Seçilmişler tabii ki görevden alınır' diye mevcut yapılan hukuksuzluğu savunuyor. Bu ülkenin başbakanı, 'Hodri meydan' diyerek aslında hukuksuzluğu bir kabadayı gösterisine çevirmiş durumda. Bu 24 belediyemize halkımızın yüzde 80, 70, 55 oyla belediyelerde halk bize görev vermiş. Bu ülkeyi yönetenler her fırsatta sandıktan çıktıklarıyla övünüyor. Kendi arkalarındaki gücü şimdi masaya vururken halk iradesinden bahsediyorlar. Ama onlara oy verenler halk iradesini temsil ediyor, bize oy verenler halk iradesini temsil etmiyor. Şu an Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni yönetenler Kürtlere karşı etnik bir politika uygulamaktadırlar."

Kayyumları 'Siyasi darbe' olarak nitelendiren Sabahat Tuncel, bütün bu hukuksuzluğu, gasp politikasını halk iradesine yönelik darbeyi kabul etmelerinin mümkün olmadığını söyledi. Kayyum atanan belediyelerde çalışanları pazartesi gününden itibaren direnmeye çağıran Tuncel, şunları söyledi:

"İşçi ve emekçilerin o gün çalışmamasını, kayyumu tanımamalarını, kayyuma karşı demokratik tepkilerini ortaya koymalarını, halkımızın pazartesi günü itibariyle basın açıklamalarını, basın toplantıları yapacakları eylem ve etkinliklerle kayyuma karşı tepkilerini ortaya koymaları gerektiğini düşünüyoruz. Sadece bu 24 belediyemizde değil, diğer belediyelerimizin de olduğu yerde de bir bütün Kürdistan'da halkımız faşizme karşı halk gaspına karşı direnişte ve eylemde olmalıdır. İşçilere, emekçilere, kadınlara, gençlere burada yurttaşlık görevini gören, yurttaşlık hakkı gasbı edilen tüm yurttaşlarımıza bir kez daha sesleniyoruz pazartesi günü itibariyle işe gitmeyiniz, kayyuma karşı tepkilerinizi demokratik yöntemlerle ifade ediniz."

ÖCALAN'IN ÇAĞRISINI DEĞERLENDİRDİ

Kardeşi ile görüşen Abdullah Öcalan'nın yaptığı çağrıyı DBP olarak çok önemli ve anlamlı olarak değerlendirdiklerini ifade eden Tuncel, "Bu çağrının Türkiye'de yeni bir süreci başlatacağını, Kürt halkının özgürlük ve demokrasi mücadelesinde yerinde durduğunu, Türkiye'nin buna bir cevap vermesi gerektiğini düşünüyoruz. Türkiye halklarının da kendi hükümetinden cevap isteme konusunda daha cesur, güçlü bir ses çıkarmasını gerekiyor. Aksi takdirde bu gemide hep birlikte batıyoruz. Bu gemiyi yöneten şimdi cumhurbaşkanı ve başbakan görülebilir ama bizi bir felakete götürür. Bu felakete dur demek hepimizin görev ve sorumluluğudur" dedi.

Kaynak: Cumhuriyet.com.tr