Başbakan Davutoğlu, TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmasıanda Brüksel saldırısı için "Brüksel'de meydana gelen saldırıları lanetliyor, taziyelerimi iletiyorum. Her türlü insanlığa karşı birlikte dayanışmaya davet ediyorum" dedi.

Barış isteyen akademisyenleri hedef alan Davutoğlu, "Sözde akademisyenler bizleri suçlayan ama terör örgütüne tek laf etmeyen bildiri yayınladılar. Artık bu maskeler inmiştir. Kim terörün yanındaysa, kim karşısındaysa net tavrını ortaya koysun" ifadelerini kullandı.

Davutoğlu'nun konuşmasından satır başları şöyle:

Bu topraklarda İstiklal ruhu asla kaybolmayacaktır. Hain hesap ve planlarla bu milletin iradesini esir alabileceklerini zannedenler kaybedecekler. Bu milletin istiklal ve istikbalina asla halel getirtmeyeceğimize söz veriyorum.

Şimdi bütün eşkıya, terör odaklarına karşı bu sancağı ve bayrağı daima dik tutacağız. Bu sabah Brüksel'de meydana gelen saldırıları lanetliyor, taziyelerimi iletiyorum. Her türlü insanlığa karşı birlikte dayanışmaya davet ediyorum.

Adları farklı olsa da hepsinin amacı aynı. Birbirleriyle mücadele ettiklerini iddia etseler de konu Türkiye olunca, bize karşı toplanıyorlar. Adeta tek bir noktadan kontrol edilen bu terör örgütleri sürekli eylemler yapıyorlar.

Peş peşe gerçekleştirilen bu saldırılar terör örgütlerinin nasıl birbirini tamamladıklarını gösteriyor. Bazen PKK'nın imdanına DAEŞ, bazen DAEŞ'in imdadına PKK, ama bunların hepsine paralel örgüt yetişiyor. Hayatını kaybedenlere rahmet diliyor, ailelerine sabır diliyorum.

40 yıldır terörle mücadele eden bir ülkeyiz. Terör eylemleri hiçbir dönemde kendisini meşru gösteren bir zemin bulamamıştır. Şer odakları sadece bu örgütleri bir araya getirmiyor. Şer ittifakı içinde yer almaya iddia edilen gazeteciler, akademisyenler de seferber oluyor. İş bölümü yapmış durumdalar. Terör örgütleri de, akademisyenler de, gazeteciler de aynı hain planın parçası olarak hareket ediyorlar. Gerçekten akademisyenlik, gazetecilik yapanları tenzih ediyorum. Kandil'den 'Aydınlar, akademisyenler de bu işin içine girmeli' diye açıklama yapılıyor, aynı akademisyenler bizi suçlayan ancak terör örgütlerine tek laf etmeyen açıklama yapmıyorlar. Bizde maalesef Suruç saldırısında bu yana devlete katil, cumhurbaşkanı ve bizlere hakaretler yağdırıp teröre tek bir laf etmiyorlar. Artık kim terörün karşısındaysa tavrını ortaya koysun.

Şu son 1 ay içinde onlarca insan canlı bomba saldırılarında katledilmiş, siviller ölmüş, güvenlik güçleri şehit olmuş neredesiniz? Hangi vicdanla tekrar tekrar bize saldırıyorsunuz? PKK'ya dair tek bir eleştiri cümlesi kuramıyorsunuz? Biz ise milletimizden güç alıyoruz. Herkesi bu günlerde aldığı tavırla tarihe geçeceğini ifade etmek isterim.

Türkiye'de bu terör olayları dışında ülkeyi karamsarlığa sevk etmek isteyen medya çevreleri de var. Bazı internet siteleri, gazeteler sorumlu devlet derler. Terör örgütleriyle işbirliği içinde çalışan böyle bir mecrayı dünyanın hiçbir yerinde göremezsiniz. Bu işbirlikçi anlayışın uluslararası destekçisi medya kuruluşları var. Terör örgütleri bu kadar canice eylemler yapmaya devam ediyorlar, 'Bu işbirlikçi medya beni aklar' diye saldırmaya devam ediyor. Türkiye'de teröristler saldırınca teröristlerden daha çok hükümet suçlanır. Bu milletin hukukunu koruduk, koruyacağız. Hak eden cevabı her yerde vereceğiz

Kaynak: Cumhuriyet.com.tr