3 Aralık Dünya Engelliler Günü’nün kutlama günü gibi geçiştirilip, yaşadıkları sıkıntılara kulak verilmediğini belirten cam kemik hastası Elif Gamze Bozo ve Engelsiz Sanat Derneği Başkanı Gülçin Kaya kendileri için gerçekleştirilen hiçbir programa katılmadı.

Bozo, “3 Araklık’ta eğlence programı yapıp daha sonra da sorunlarımıza kulak asmayan yerel yönetimlerle karşı karşıyayız. Biz bunu istemiyoruz. Belediyeler gerekeni yapsa engelliler işine de, konserine de gider. Sadece 3 Aralık’ta var olmak istemiyoruz” dedi.

Aileler sindiriliyor

3 Aralık’ta ve mayısın ikinci haftası olan engelliler haftasında hiçbir şekilde programlara katılmadığını belirten cam kemik hastası Elif Gamze Bozo, ulaşılabilirlik, eğitim, istihdam sorunlarının tartışılmadığından yakındı.

Her şeyin 3 Aralık’a sıkıştırılmak istendiğini dile getiren Bozo, “Gerek devlet yönetimi gerek yerel yönetimler sadece bir güne bırakıyor. Rampalardan tutun engelli asansörlerine kadar, yürüyen merdivenlerinden tutun herşey engelliye uygun değil. Engelliler bu yüzden dışarıya çıkamıyor. Bunları konuşmadığımız içinde göz ardı ediliyor. Engelli aileleri de sesini yeterince çıkarmıyor. Çünkü bizde sindirme politikası var. Sesimi yükseltirsem birşeyler elimden alınır korkusu var” diye konuştu.

Okula gitme dönemi geldiğinde okul müdürü, öğrenciler ve veliler tarafından istenmediğini belirten Bozo, “Annem, babam büyük bir direniş gösterdi. Direnmezsen eğer kimsenin umrunda olmuyorsun. Diğer konularda da böyledir. Kimse kimsenin çığlığını duymayınca umursamaz bir toplum haline geldik. Herkes ‘empati kuralım’ diyor. Ben bunu kabul etmiyorum. Başına gelmeden de anlayabilirsin. Ben Afrika’ya gittim geldim oradaki sorunları gözümle gördüm. Onları anlamak için Afrikalı mı olmak lazım. Önemli olan kalben hissetmek? Anlamak için başımıza gelmesine gerek yok” dedi.

Emniyet sistemi yok

Belediyelerin engelli araçlarının çoğunda emniyet sisteminin olmadığından yakınan Bozo bu durumun kazaya sebebiyet verip düzeltilemeyecek hasarlara neden olduğunu belirtti.

Bozo kendisinin en büyük sıkıntısının ulaşılabilirlik olduğunu dile getirerek, şöyle devam etti: “Yerel yönetimlerden üzerine düşen görevleri yerine getirmesini bekliyoruz. Torba yasası çıktığında erişebilirlik yasası 10 yıldan 15 yıla çıktı. Hâlâ hiçbir şey düzeltilmedi. İnsanlar engelliyi gördüğü zaman hep bir şey isteyen modunda algılıyorlar. ‘Bana dokunmayan yılan bin yaşasın’ modunda yaşıyoruz. Yerel yönetimleri duyarsızlaştıran bizleriz. Engelli asansörüne binerken herkes benden önce biniyor, ben sıramı bekliyorum. Rampayı kullanırken araçlar park ediyor. Ben büyük bir çabayla kaldırıma çıkmaya çalışıyorum. İnsani görevlerimizi yerine getirmeliyiz”

Engelsiz Sanat Derneği Başkanı Gülçin Kaya 10 yıldır 3 Aralık’ı bir kere bile kutlamadığını belirterek, şunları söyledi:

“10 yıldır bu alanda çalışıyorum, bir kere kutlamadım, kutlamam da. Düğün dernek havasında vur patlasın, çal oynasın kıvamında bir ayıbın içinde olamayız. Özellikle kurum/kuruluşlar son dakika ararlar; ‘3 Aralık’ta birlikte bir şeyler yapalım mı, ne isterseniz yapabiliriz’ diye, ‘O hafta doluyuz, bir sonraki hafta yapalım’ derim, ses yok. Yapmak isteyen zaten istediği her zaman arayabilir, kapımız açık. Ancak sırf etkinlik olsun diye, gösteriş için farkındalık yaratmadan, saçma sapan programların içinde asla olmayacağız.”

Kaynak: Cumhuriyet.com.tr