İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütülen soruşturma kapsamında Terörle Mücadele Şube Ekipleri tarafından yurt dışında bulunan gazeteci Can Dündar'ın Çengelköy'deki evinde arama yaptı.

Polisler, sabah saatlerinde geldikleri evde kimseyi bulamadı. Daha sonra Can Dündar'ın eşi Dilek Dündar'a ulaşıldı. Dündar, İzmir'den ilk uçakla İstanbul'a geldi. Öğle saatlerinde taksi ile evine gelen Dilek Dündar, kapıları polislere açtı. İçeriye giren Terörle Mücadele Şube Ekipleri arama yaptı. Can Dündar'ın evinde arama yapıldığını öğrenen gazeteci Banu Güven de destek için Dilek Dündar'ın yanına geldi.

"APAR TOPAR İZMİR'DEN GERİ DÖNDÜM"

Aramalar yaklaşık 2 saat sürdü. Aramaların ardından Can Dündar'ın eşi Dilek Dündar açıklama yaptı.

Dündar, aramalara ilişkin "Ben burada yoktum. Sabah gelmişler. İzmir'deydim. Apar topar İzmir'den geri döndüm. Terör örgütüne üye olmamakla beraber, üye olmasından herhalde o operasyondan evde arama yaptılar" dedi.

"BİR TELEFON VE BİR HAFIZA KARTINA EL KOYDULAR"

Dilek Dündar açıklamasının devamında, "Bir telefon ve bir hafıza kartına el koydular. Eski bir telefon. Onun dışında başka bir şey bulamadılar ve gittiler. Can'ın kitapları fazladır. Onun için Can'ın odasında epey uzun arama yaptılar. Kitapların aralarına baktılar, dosyalarına baktılar. Bize bir tutanak verdiler" ifadelerini kullandı.

DÜNDAR: "CAN'IN DÖNMESİNİ İSTEMİYORUM"

Can Dündar'ın yakalanması kararına ilişkin de konuşan Dilek Dündar, "Can'a da yakalama kararı çıkarılmış. Zaten Can'ın dönmesini istemiyordum. Çünkü bir hedef haline geldi, maalesef. Döner dönmez gözaltına alınacağından emindim. Zaten yakalama kararı çıkarttılar. Dönmemesinde yarar var diye düşünüyorum. Telefonla konuşuyoruz" ifadelerini kullandı.

Can Dündar'dan ilk açıklama

CHP'li vekiller ve gazeteciler destek için Cumhuriyet'te: Faşizme karşı omuz omuza vermenin günüdür   Gazeteci Mustafa Hoş: Yapılan yok etme operasyonudur

Cumhuriyet gazetesine operasyon

Cumhuriyet'e operasyona tepki yağıyor...

Kaynak: Cumhuriyet.com.tr