Yazar Barış Bıçakçı, 1991’de Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği’nin (SSCB) yıkılmasıyla birlikte denize atılan Ekim Devrimi lideri Vladimir İlyiç Lenin’in, Karadeniz’e kıyısı bulunan Düzce’nin Akçakoca sahiline vuran ağaç oyma büstü üzerine yeni bir senaryo kaleme aldı.

Yönetmenliğini Tufan Taştan’ın üstleneceği “Sen Ben Lenin” isimli filmin çekimlerinin önümüzdeki günlerde başlayacağı açıklandı. “Bizim Büyük Çaresizliğimiz” adlı romanı 2011’de yönetmen Seyfi Teoman tarafından beyazperdeye de aktarılan Bıçakçı, bu projenin Taştan’la birlikte yazdıkları senaryosunu Akçakoca Belediyesi’nin heykeli dikme fikri üzerine şekillendirmiş bulunuyor. Bu olay sebebiyle turizm konusunda tüm ilgileri üzerine çeken Akçakoca, Ankara’nın da gözünden kaçmamıştı. 2009’da başkent ile gerçekleşen bürokratik görüşmeler sonucunda, Lenin heykelinin kasaba meydanına dikilmemesi, ancak kasabaya yapılacak bir müzede sergilenmesi kararı çıkmıştı.

Bugün ise, aradan yıllar geçmiş olmasına rağmen Lenin heykeli hâlâ belediye deposunda bekletiliyor. İşte film de bu durumda ortaya çıkan “Lenin heykeli kasabanın meydanına dikilseydi ne olurdu?” sorusuna kara mizah ile yeni bir bakış kazandırmayı hedefliyor. Senaryoya göre Lenin heykelinin kasaba meydanına dikilmesiyle birlikte, kasabalıların değişen hayatlarını konu alan film, gerçekte yarım kalan bir hikâyeyi sonlandırıyor.

 

Depoda tutuldu

Hatırlanacağı gibi, Mayıs 2009’da eski Dışişleri Bakanı, TBMM Avrupa Birliği Uyum Komisyonu Başkanı ve AKP Düzce Milletvekili Yaşar Yakış, heykelin bir hikâyesi olduğuna inandığını ama açık havada sergilenmesi veya bir yere dikilmesinin doğru olmayacağını söylemişti. Dönemin Akçakoca Kaymakamı Savaş Tuncer, 29 Mayıs 2009’da Lenin’in ağaç oyma heykelinin yıllardır belediye deposunda bulunduğunu dile getirmiş ve heykeli ilçenin uygun bir yerine koymayı planladıklarını belirterek “Böylece Lenin’in Rusya’dan sonra heykelinin olduğu ender yerlerden birinin Akçakoca olacağını” kaydetmişti. Yine aynı dönemin Akçakoca Belediyesi Başkan Vekili Ahmet Göral ise konuya ilişkin olarak o günlerde “Lenin’in siyasi görüşleri bizi ilgilendirmez. Ancak tarihi bir kişilik olduğu tartışılmaz. Büstü ne yapacağımızı araştırıyoruz. Büstün uygun bir yere dikilmesinin, Akçakoca’da başlatacağımız turizm atağı için iyi bir tanıtım vesilesi olacağına inanıyoruz’’ ifadesini kullanmıştı.

Film , Erdoğan heykelinin hikâyesini de andırıyor

Barış Bıçakçı ve Tufan Taştan imzalı film, geçen ay başında gündeme gelen “Recep Tayyip Erdoğan Heykeli” hikâyesini de akıllara getirdi. Bilindiği gibi heykeltıraş Nuh Açın, bir belediyenin siparişi üzerine Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın iki ton ağırlığında, dört metrelik heykelini yapmıştı. Ancak siparişi veren belediye, bu heykeli almadı. Erdoğan’ın heykelini geçen ay atölyesinin önünde sergileyen Açın, “Biz heykeli bitirinceye kadar memleket karıştı, darbe teşebbüsü oldu. Bu heykel de bu olaylar sonrasında bende kaldı. Ne arayan, ne soran oldu. Cumhurbaşkanımızın heykelini almadılar. Heykeli galerinin önüne koydum” demişti.

Kaynak: Cumhuriyet.com.tr