DOĞU EROĞLU

TMMOB’nin, Akkuyu Nükleer Güç Santralı (NGS) projesi için hazırlanan ve daha sonra Çevre ve Şehircilik Bakanlığının hakkında ÇED Olumlu Kararı verdiği Nihai ÇED Raporlarına atılan sahte imzalarla ilgili, ÇED Raporunu hazırlayan şirketin yeterlik belgesinin iptali için Bakanlığa açtığı dava, TMMOB’nin bu konuda dava açma ehliyeti olmadığı gerekçesiyle reddedildi. Ancak Mahkeme bu kararı esasa girip taraflardan savunma istedikten, yeterlik belgesinin iptali istenen şirkete müdahillik talebini sorduktan ve yürütmeyi durdurma taleplerini iki defa erteleyen ara kararlardan sonra aldı. 2’ye karşı 1 oyla alınan karara azlık oyu düşen üye, “Akkuyu NGS ÇED Raporunda sahtecilik yaptığı iddia edilen firmanın mesleki faaliyetlerine devam edip etmemesi, halk nezdinde meslek mensuplarının dürüstlüğünü ve güvenini hakim kılmak, meslek disiplinini ve ahlakını korumak için TMMOB’nin görevi dahilindedir” dedi. TMMOB, sahte imzalı ÇED Raporlarını hazırlayan firmanın, ÇED Mühendislik işlemleri yapabilmesine imkan sağlayan yeterlik belgesinin, yani ÇED Raporu hazırlama yetkisinin iptalini istiyordu. Sahte imzalarla ilgili yapılan suç duyurusu ise hala savcılıkta.

TMMOB’nin dava açma ehliyeti yokmuş
Akkuyu NGS ÇED Raporlarını hazırlayan Dokay ÇED Mühendislik firmasının sahtecilik yapmış olabileceğine dair yapılmış suç duyurusunu görüşen Ankara 3. İdare Mahkemesi, TMMOB’nin “İptali istenen işlemle, meşru, güncel ve doğrudan bir menfaatinin ihlal edilmiş olmadığı” kanaatine vardı. Dava açma ehliyeti olmadığına ilişkin kararda, “İptali istenen yeterlik belgesi ile davacı oda arasında yukarıda tanımlandığı şekilde güncel, şahsi ve meşru bir ilişki bulunmadığından dava açma ehliyeti bulunmadığı sonucuna varılmıştır” ifadeleri kullanıldı. Davada gelen ehliyet ret kararı TMMOB avukatlarını da şaşırttı. TMMOB’a bağlı Çevre Mühendisleri Odası uhdesinde çalışan ÇED Mühendislik firmalarının doğrudan TMMOB’yi ilgilendirdiğini aktaran avukatlar, dava kapsamında yeterlik belgesinin iptali istenen şirkete, mahkemenin davaya müdahillik talebinde bulunup bulunmadığına dair sormasının ve yürütmeyi durdurma taleplerinin farklı gerekçelerle iki kere ertelenmesinin ardından ehliyet ret kararı vermesini garip karşıladıklarını ifade etti.

Azlık oyu: ‘Mühendislikte sahtecilik TMMOB’yi ilgilendirir’
Ankara 3. İdare Mahkemesinin, karara muhalefet eden üyesiyse 6235 sayılı TMMOB Kanununu anımsattı, bir enerji projesinin hayata geçirilmesi için sahtecilik yapıldığı iddiasının TMMOB’yi doğrudan ilgilendirdiğini belirtti. TMMOB Kanununun, kurumun kuruluş amacını tanımlayan 2’nci maddesindeki, “Meslek mensuplarının birbirleriyle ve halk ile olan ilişkilerinde dürüstlüğü ve güveni hakim kılmak üzere meslek disiplinini ve ahlakını korumak için gerekli gördüğü bütün teşebbüs ve faaliyetlerde bulunmak” ifadelerini aktaran mahkeme üyesi, bir firmanın resmi belgede sahtecilik yaptığı iddiasının bu madde dolayısıyla TMMOB’yi ilgilendirdiğini ve kurumun menfaatlerini etkilediğini belirtti. Azlık oyunda, bu sebeple davanın esasının irdelenmesi gerektiği aktarıldı.

TMMOB yönetimi: ‘Ehliyet bizde değilse kimde?’
BirGün’e açıklamada bulunan TMMOB yönetimiyse, sahtecilik olayının bir mühendislik faaliyetini kapsaması gerekçesiyle davanın reddi kararını eleştirdi: “İptali istenen yeterlik belgesinin firma sahipleri ve çalışanları mühendis olup, Birliğe bağlı Oda üyesidirler. Yapılan faaliyet de mühendislik faaliyeti olup, doğrudan TMMOB ve Odaların görev alanına girmektedir. TMMOB mühendislik, planlama ve mimarlık mesleğinin icra biçimlerine müdahale etmeyecekse neye müdahale edecektir?”

Kaynak: Birgun.net