Kültür parka Dokunma Platformu (KDP), bu akşam ”Kültür Park’a dokunma” şiarıyla panel düzenledi. İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin Kültür Parkı(fuar) yapılaşmaya açarak başta Folkart şirketi olmak üzere çeşitli şirketlerin buradan rant elde etmesine yol açan projelere ilişkin düzenlenen panel, İzmir Mimarlık Merkezi binasında gerçekleştirildi.

Panelde ilk olarak, Kültür Park’ın eski ve şimdiki halini anlatan,”Bir şehir, bir orman bir fidan” adlı sine vizyon gösterildi. Moderatörlüğünü Reşat Kutucular’ın yaptığı panelde, Peyzaj Mimarı Prof. Ümit Erdem, Peyzaj Mimarları Odası Başkanı Özay Yerlikaya, Fuar Eski Müdürü Mehmet Soyer, Şehir Plancıları Odası Başkanı Özlem Kocaer Şenyol ve Mimar Ebru Türkdamar Diktaş konuşmacı olarak katıldı.

Kültür Park, tarihtir!

İlk söz alan İZFAŞ Eski Müdürü Mehmet Soyer, Kültür Parkı’n tarihçesini anlattı. Kültür Park alanının İzmir halkı için 100 yıllık bir bellek olduğunu kaydetti. İBB Başkanı Aziz Kocaoğlu'nun geçmişte uygulamaya konulamamış projeleri kendi çıkarına yönelik olarak dönüştürdüğünü söyledi. Soyer, "Kocaoğlu Kültür Park alanı için uygulamaya koyduğu proje aslında 1970'li yıllarda hazırlandı. Ancak tam tersi bir yerden ilk projeye göre fuar tamamen Kültür Park alanından çıkarılacaktı" diye konuştu. Soyer, Kocaoğlu’ndan önce belediye tarafından yapılacak değişikliklerde ve projelerde halkın ve meslek odalarının fikrinin alındığını hatırlattı.

Toplumdan yana yöneticilik!

Panel, Mimar Ebru Türkdamar Diktaş’ın konuşmasıyla sürdü. Sorunlara temelden yaklaşmak gerektiğini belirten Diktaş, projeler tartışılırken sorulması gereken soruları şöyle izah etti: “Kent nedir? Kentli olmak nedir? Katılımcı Kent nedir? Demokratik ve doğrudan yönetim nedir?" Kentte son zamanlarda kamusal alanların özel sermayeye peşkeş çekildiğini söyleyen Diktaş, Üçkuyular, Alsancak TRT binası ve birçok yeşil alanın yanı sıra son olarak Kültür Parkın bu yıkıma kurban gittiğini söyledi. Kentlerde yaşayan insanların doğa ve yeşil ihtiyaçlarını bu tip alanların karşıladığının altını çizdi. Diktaş son olarak şunları vurguladı: " İnsanların yeşil alanlara olan ihtiyaçları tartışılmaz bir gerçektir. Kent dokusu bizleri beslemek için yeterli değildir. Onun için bu yeşil alanları her zaman var etmeli ve gelişmesine katkı sunmalıyız. Kentte yaşayanlar olarak kentle ilgili tüm kararlarda meslek odalarına danışılması gerekir. Bizde meslek odaları olarak her zaman ve her koşulda toplumdan yana tavır alarak yöneticileri uyarmalıyız"

Ranta kurban edilmemeli!

Peyzaj Mimarları Odası Başkanı Özay Yerlikaya ise, kentin dokusuna ve ekolojisine yönelik tüm saldırıların karşısında olacaklarını dile getirdi. Belediyesinin son birkaç yıldır rant uğruna ekolojiye saldırdığını söyledi.

Demokratik yönetim olmalı!

Son konuşmacı olan Şehir Plancıları Odası Başkanı Özlem Kocaer Şenyol, kentin doğrudan demokrasi ile yöneltmesi gerektiğine dikkat çekti. Şehir adına alınan tüm kararların şehirde yaşayanlara sorulmasının öneminden bahsetti. Büyükşehir Belediyesinin toplumun çıkarlarını gözetmediği gibi bu konu hakkında uzmanların görüşlerini de dikkate almadığını dile getiren Şenyol, "Belediye usul yerini bulsun diye bizi çağırıyor. Ancak projeler hakkında hiçbir bilimsel veri önümüze sunmadan işte bu nedenlerden dolayı karlıdır deyip onaylamamızı bekliyor. Bizler her zaman toplumdan yana olacağız ve bunları onaylamayacağız" dedi.

Panel, sunumların ardından forum şeklinde devam etti.