İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkanı Aziz Kocaoğlu, kentsel dönüşüm konusunun siyasi bir tartışma konusu haline getirilmemesi gerektiğini belirterek, "İzmir, İstanbul gibi olmasın. İstanbul’da olan aynı arsa üzerine bina dönüşümüdür, çok büyük yoğunluklar verilerek olan dönüşümdür. Biz bunu istemiyoruz" dedi.

İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkanı Aziz Kocaoğlu, 6306 sayılı kentsel dönüşümle ilgili yasanın dönüşüm planlanan bölgelerde yaşayan vatandaşın haklarını zorlayıcı ve azaltıcı maddeler içerdiğini belirterek, bu nedenle belediye yasasını kullanmayı tercih ettiklerini ifade etti.

Bu tercihin müteahhitler tarafından eleştirildiğini dile getiren Kocaoğlu, yasayla bugüne kadar hiç kentsel dönüşüm yapılamadığını, İstanbul Fikirtepe'de bakanlığın çabalarıyla bir çalışma bulunduğunu, bunun dışında kentsel değil bina dönüşümü yapılabildiğini kaydetti.

Kocaoğlu, şöyle konuştu:

"İsteyen istediği yasayı kullanabilir. Eğer 6306 sayılı yasanın kentsel dönüşüm alanı ilan edilen yerlerdeki vatandaşları zorlayıcı ve hakkını azaltıcı maddeleri giderilirse biz de seve seve o yasayı kullanırız. 6306 sayılı yasayla da bugüne kadar kentsel dönüşüm yapılamadı, bina dönüşümü yapıldı. Ben de oturduğum binayı yıkarım aynı metrekareyle, aynı imar hakkıyla yaparım. Bu yıllardır yapılan bir şey. Kentsel dönüşüm ayrı bir şey. Kentsel dönüşümün ne olduğu, merkezi hükümetin ve belediyelerin ne anladığının müteahhitler ve inşaat sektörü tarafından iyi anlaşılması lazım."

İstiklal Caddesi talanı dünya gündeminde

Hazzopulo Pasajı’ndaki bilmece devam ediyor

Müteahhitlerin belli bölgelerde yoğunluk artışı yapılması yönünde taleplerinin bulunduğunu, Kordon'da 8-10 parseli birleştirip gökdelen yapmak isteyenlerin olduğunu aktaran Kocaoğlu, şöyle devam etti:

"Bir alana bina yapıp şu kadar nüfus koyuyorsanız o nüfus orada yaşayacaksa onun okulunu, spor alanını, parkını, ormanını, ulaşımını planlamanız gerekir. Alsancak'ta bina yıkıp yapmanın hangi biri bunu karşılıyor Alsancak'ta emsal 5 ile 7 arasında değişiyor. Bunu kentsel dönüşüm alanlarında da verirsen bu kent iyice yaşanmaz hale gelir. Kentsel dönüşümde bizim yöntemimizin daha doğru, daha adil olduğunu düşünüyoruz. Bunun özü şu: Yerinde dönüşecek, oradan sağlanan değer neyse bu inşaatın maliyeti ve karı haricindeki tüm değer orada yaşayanlara paylaştırılacak. Kentsel dönüşüm konusu siyasetin hiç bulaşmayacağı bir konudur. Siyaseti bulaştırırsanız bu işin içinden çıkamazsınız. Merkezi hükümet bulaştırmıyor biz de bulaştırmıyoruz, müteahhitlerin de söylemlerinde bulaştırmaması gerekir."

"İZMİR İSTANBUL GİBİ OLMASIN"

Kocaoğlu, Uzundere Kentsel Dönüşüm Projesi için açılan ihaleye tek firmanın girmesinin firmaların bu projelere ilgisizliğini gösterip göstermediğine yönelik soru üzerine İzmir'de bu çapta proje yürütecek çok az sayıda şirketin bulunduğunu ifade etti.

Projelerin İzmirli firmalara verilmesi konusunda kendisine yönelik baskıların bulunduğunu dile getiren Kocaoğlu, "(Aziz, projeyi İzmir’e yaptır). Ama bu tür toplu konut ihalelerine girip yapacak deneyimi olan bir inşaat firması yok denecek kadar az. Bizde yap-sat müteahhitleri var. Zaman zaman İstanbul örnek gösteriliyor. İzmir, İstanbul gibi olmasın zaten. İstanbul’da olan aynı arsa üzerine bina dönüşümüdür, çok büyük yoğunluklar verilerek olan dönüşümdür. Ne trafiği ne sosyal donatı alanları ne altyapısı anlamında İstanbul bugün yaşanılır hale gelmiştir." dedi.

Kaynak: Birgun.net