Birleşik Metal-İş Sendikası Genel Başkanı Adnan Serdaroğlu ve Genel Eğitim Sekreteri Seyfettin Gülengül, dün Oyak Renault fabrikasında yaşananlarla ilgili olarak Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Süleyman Soylu ile görüştü. Görüşmede Bakan Soylu, Türk Metal’in şikâyeti üzerine fabrikaya müfettiş gönderdiklerini ve ardından Renault yöneticilerini temsilci seçimlerinin mevzuata uygun olmadığı konusunda uyardıklarını kabul etti. Böylece, Renault fabrikasında işçilerin sendikalarını ve temsilcilerini özgür iradeleriyle seçme hakkının, bizzat hükümet eliyle engellendiği iddiaları doğrulanmış oldu.

‘Mevzuata uygun değil’
BirGün’e konuşan Serdaroğlu, Bakan Soylu ile gerçekleştirdikleri görüşmeyi şu sözlerle anlattı: “Biz kendilerine Renault’da yaşanan bütün süreci en ince ayrıntısına kadar anlattık. Özellikle temsilci seçimlerinin yapılmaması için Çalışma Bakanlığı’nın bir müdahalesinin olduğunu, işyeri yönetiminin bu müdahale doğrultusunda seçim kararından vazgeçtiğini söylediğini anlattık. ‘Doğru, biz kendilerine bunun Türkiye’deki mevzuata uygun olmadığını söyledik. Aynı işyerinde farklı temsilcilerin seçilmesi kakafoni oluşturur, bu tür şeylerin yapılmaması daha doğrudur diye görüş belirttik’ dedi. Biz de kendilerine bunun uluslararası mevzuata, Renault’nun IndustriALL Küresel Sendika ile imzaladığı çerçeve sözleşmesine uygun olduğunu, Avrupa’daki iş konseylerinin de bu tür uygulamalara gittiğini söyledik.”

Şikâyet Türk Metal’den
Buna karşılık Bakan Soylu’nun “Biz tabii Türkiye’deki mevzuata bakarak görüş belirttik, kendi bürokratlarımıza sorduk mevzuata uygun mu diye, olmadığını söylediler, biz de fabrika yöneticilerini çağırarak kendilerine uyarıda bulunduk” yanıtını verdiğini aktaran Serdaroğlu, şöyle devam etti:
“Bakan Soylu’ya, fabrikada mobbing uygulandığı ve araçların tahrip edildiği iddiasıyla Türk Metal’in Bakanlığa şikâyette bulunduğu, Bakanlığın bu şikâyet üzerine fabrikaya müfettiş gönderdiği iddiasının doğru olup olmadığını da sorduk. Kendisi ‘Evet, sadece mobbingle ilgili değil, araçlarda tahribat yapıldığına dair şikâyetler bize iletildi, biz de o konuda inceleme yaptırdık’ dedi. Biz de ‘Araçları kimi tahrip ettiğini bulmak mümkün değil, belki bir başkasının üzerine suçu atmak ya da kargaşa yaratmak için bilerek yapılıyor olabilir, biz zaten Sosyal Diyalog Komitesi seçimini fabrikada her şeyin kontrol altında olması ve üyelerimizin sorunlarının çözümü için istemiştik’ dedik."

Bakan, Renault ile görüşecek
“Sonuç olarak Renault’da yaşanan gelişmelerin Bakanlık nezdinde yapılan birtakım görüşmeler sonucu ortaya çıktığı anlaşılıyor” diyen Serdaroğlu; Bakanlıktan işçilerin özgür iradesiyle sendika seçme hakkına saygı duymalarını talep ettiklerini ifade etti.
İşten atılan işçilerin geri alınması, işten atmaların durdurulması ve tazminatsız atılan işçilere haklarının verilmesi ile ilgili Bakanlıktan girişimde bulunmasını istediklerini de aktaran Serdaroğlu, Soylu’nun bu talebe olumlu yanıt verdiğini, “Fabrika yöneticileriyle görüşeceğim” dediğini söyledi.


***

10 maddede Renault’da ne oldu?

1 Türk Metal’in Bosch’ta imzaladığı toplusözleşmenin ardından, MESS ile imzalanan üç yıllık grup toplusözleşmesinin revize edilmesini isteyen metal işçileri, geçen mayıs ayında hem işçi iradesini yok sayan sarı sendikaya hem de patronlara karşı ayağa kalktı. Bursa’daki otomotiv fabrikalarında başlayan ve kısa sürede diğer illere yayılan büyük metal direnişinde başı Renault işçileri çekti.

2 Bu direnişin ardından pek çok fabrikada işçi kıyımı yaşanırken, işçilerin birliği ve kararlılığı Renault’ta kıyım yaşanmasını engelledi. Fabrikada çalışan 5 bini aşkın işçinin büyük bölümü Türk Metal’den istifa etti. İşçilerin 4 bini DİSK’e bağlı Birleşik Metal-İş Sendikası’na üye oldu. Ancak fabrikada bir avuç üyesi kalmasına rağmen Türk Metal, hâlâ yetkili sendika olarak varlığını sürdürüyor. Toplusözleşmenin süresi 2017’de sona eriyor.

3 İşçiler ise Türk Metal’i fabrikada istemiyor. Ek zam taleplerinin karşılanması ve kendi seçtikleri temsilcilerin tanınması isteğiyle işçiler son birkaç aydır mesaiye kalmama vb eylemler yapıyordu.

4 Birleşik Metal-İş Sendikası ile Renault işvereni arasında da fiili olarak görüşmeler başlamıştı. Bu görüşmelerin ardından ‘Sosyal Diyalog Komitesi’ adı altında işçi temsilcilerinin seçilmesi konusunda mutabakat sağlandı. 29 Şubat’ta seçimlerin yapılacağı duyuruldu.

5 Türk Metal, bu gelişmeler karşısında harekete geçti. Fabrikada üyelerine mobbing yapıldığını ve üretim araçlarına zarar verildiğini iddia ederek Çalışma Bakanlığı’na şikâyette bulundu.

6 Bakanlık bunun üzerine fabrikaya müfettişlerini göndererek 10 Şubat’tan itibaren çok yönlü bir denetim başlattı. Günlerce işyerinden çıkmayan ve işvereni baskı altına alan müfettişler, temsilci seçimlerinin yapılmasının mevzuata aykırı olduğu yönünde görüş bildirdi.

7 Türk-İş yönetimi 15 Şubat’ta Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı ziyaret etti. Bir gün sonra Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı, Gümrük ve Ticaret Bakanı ve müsteşarlar Renault yöneticilerini çağırdı. Bakanlar, gün boyu süren toplantıda Renault yönetimini temsilci seçimlerinin yapılmaması gerektiği konusunda uyardı.

8 Türk-İş Başkanlar Kurulu, 24 Şubat’ta Bursa’da toplandı. Aynı gün Valilik ve Emniyet Müdürlüğüne de ziyaretler yapıldı.

9 Bu görüşme trafiğinin ardından saldırılar yoğunlaştı. Renault yönetimi verdiği karardan dönerek işçileri tehdit etmeye başladı. 28 Şubat günü fabrikada iki vardiya yönetim kararıyla iptal edildi. Bir gün sonra 10 işçiye cep telefonu mesajıyla iş akitlerinin feshedildiği bildirildi.

10 İşten atılan arkadaşlarına sahip çıkan Renault işçileri fabrikanın hem içinde hem de dışında direnişe geçti, ancak direniş sürdürülemedi. Fabrikada üretim yeniden başladı. Bunda işçilere yönelik polis operasyonu, gözaltılar ve işten atmalar da etkili oldu. Bir kısmı tazminatsız olmak üzere toplamda 100-120 arasında işçi işten atıldı.

Kaynak: Birgun.net