Hükümet tarafından açıklanan ve ekonomide yüksek büyüme için reform adı altında güvencesiz çalıştırmayı geliştirmeyi amaçlayan 2016-2019 Orta Vadeli Programı’na (OVP) Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) tepki gösterdi. Yapılan açıklamada, programın emek düşmanı politikaları 10 maddede sıralandı.

1. Büyüme düşerken işsizlik sürüyor

Hükümet tarafından yüzde 3,2 olarak açıklanan 2016 yılı ekonomik büyüme tahmininin gerçekleşmesi için bir ‘mucize’ olması gerektiğini vurgulayan DİSK, işsizliğin ise 2019’a kadar yüzde 10’un üzerinde tahmin edildiğine dikkat çekti. İşsiz sayısının bu kadar yüksek olması ve işsizlik oranının düşmemesi beklenirken, İşsizlik Sigortası Fonu’nda biriken kaynakların da akıtılması beklenen Türkiye Varlık Fonu’nun sermaye için ‘etkin bir şekilde’ kullanılması, yeni Orta Vadeli Programı’nda yer buldu.

2. Gençler ucuz işgücü yapılıyor

Yüzde 19,4’e yükselen genç işsizliğe rağmen genç nüfusun Başbakan Binali Yıldırım tarafından diğer ülkelere göre ‘üstünlük’ olarak görülmesi, önümüzdeki dönemde genç işsizliğinin ücretleri baskılamak, güvencesizliği ve esnekliği dayatmak için kullanılacağını gösterdi.

3. İşçiler için adalet yok

“2017-2019 Döneminde Öncelikli Düzenleme ve Uygulamalar” olarak programda yer alan uygulamalar arasında ilk sırada “İş uyuşmazlıklarının arabuluculuk müessesesi ile çözülmesini sağlayacak düzenlemeler” yapılması öngörülüyor.

Söz konusu düzenleme, işçilerin haklarını mahkeme yoluyla aramasını kısıtlayacak ve adaletsizliği daha da derinleştirecek.

4. Taşeron işçiye kadro unutuldu

1 Kasım 2015 yılındaki genel seçimlerde “Taşeron işçilere kadro” vaadi OVP’de yer almadı. Yeni dönemin istihdam politikası OHAL’e göre şekillenmiş durumda ve işçilere verilen vaatler unutuldu.

5. Kölelik dayatılıyor

Programda “işgücü piyasası aktörlerinin esnek çalışma biçimlerine uyumunu kolaylaştıracak mevzuat düzenlemelerinin, bilgilendirme ve bilinçlendirme çalışmalarının” yapılması, kiralık işçiliği de kapsayacak şekilde genişletilen özel istihdam bürolarının yaygınlaştırılacağı bildirildi. Uygulama, olabilecek en güvencesiz ve kuralsız çalışma şartlarını hâkim hale getiriyor.

6. İşçi ölümlerine kayıtsız

OVP’de ekonomiyi canlandırmak ve büyüme hedeflerine ulaşmak için ‘İşçi sağlığı ve iş güvenliği’ önlemlerinden ‘tasarruf’ yapıldı. Başbakan Yıldırım, az riskli iş yerlerinde 6331 sayılı yasanın getirdiği yükümlülüklerin bir sene ertelenmesi kararının alındığını bildirdi. OVP, sağlıklı yaşam hakkına bile sahip çıkmadı. (Kamu kurumları ile 50’den az çalışanı olan az tehlikeli sınıfta yer alan işyerlerinde iş güvenliği uzmanı ve işyeri hekimi İş Sağlığı ve Güvenliği-Katip ataması ve sürekli İş Sağlığı Güvenliği hizmet alınması zorunluluğu Temmuz 2017’ye ertelendi.)

7. Borca bağımlı büyüme

OVP’de net ihracatın 2016 yılında büyümeye katkısının negatif olacağı belirtilerek hükümetin büyüme için iç talebi canlandıracağı anlaşılıyor. Hanehalkının borcunun harcanabilir gelire oranı ise 2002 yılında yüzde 2 iken 2015 yılında yüzde 51’e çıktı. İç talebi daha da artırarak halk borç batağına çekilecek.

8. Özelleştirme yağması sürecek

Kamu kaynaklarının haraç mezat elden çıkarılmasına olanak veren özelleştirmelerin OVP’de de süreceği ortaya çıktı. OVP’de 13 milyar liralık özelleştirme geliri hedeflendi.

9. Enflasyon yoksullaştıracak

Programda 2016 için yüzde 7,5, 2017 için yüzde 6.5, 2018 için ise yüzde 5 enflasyon oranlarının hedeflendiği ifade edildi. Gerçekleşen enflasyonun beklenen enflasyondan yüksek çıkması durumunda işçiler reel olarak daha da yoksullaşacak.

10. OHAL’de sömürü de olağanüstü

Olağanüstü Hal koşullarında açıklanan Orta Vadeli Programı, sermaye için olağanüstü sömürü olanakları sunuyor. Güvencesizlikte ve işsizlikte sağlanan “istikrar”, iktidarlarının istikrarı için bir zorunluluk olarak görülüyor.