İstanbul Haber Servisi - Balyoz davasında tutuklu bulunan İskenderun Deniz Üs Komutanı Tuğamiral Turgay Erdağ hukukçulara, ülkeyi yönetenlere, gazetecilere, insan hakları savunucularına davayı izleme çağrısında bulundu. Erdağ, Gelin, bu soysuzca iftiralar karşısında canlarını vererek onurlu direniş sembolümüz olan Yarbay Ali Tatar ve Albay Berk Erdenin aramızda yaşadığını görün. Güzel ülkemin iyi yürekli insanları gelin; suçsuzluğumuzu nasıl ispat etmek zorunda bırakıldığımızı görünçağrısı yaptı.

Balyoz davasından bir yılı aşkın süredir Hasdal Cezaevinde tutuklu bulunan İskenderun Deniz Üs Komutanı Tuğamiral Turgay Erdağ, gazetecilere açık mektup gönderdi. Tuğamiral Turgay Erdağ, mektubunda bir yıldır eşini ve 12 yaşındaki oğlunu ayda bir kez ve sadece bir saat görebildiğini anlattı. Seksenli yaşlarını yaşayan anne ve babasını da bu bir yılda yalnızca bir kez görebildiğini ifade eden Tuğamiral Erdağ mektubunda şöyle devam etti: Bu bir saatlere neleri, nasıl sığdırıyoruz düşünün. Evladınızın kokusunu içinize depolayacaksınız mesela bir ay idare edecek sizi. Eşinize özleminizi depolayacaksınız mesela... Bunun nasıl bir işkence olduğunu duyumsayabiliyor musunuz? Hele hiçbir suç işlememişseniz, buna dayanmanın ne kadar ağır bir şey olduğunu anlayabiliyor musunuz?

Delilleri karartma

Açık mektubuna Biz neden tutukluyuz, biliyor musunuz?diye devam eden Tuğamiral Turgay Erdağ, Delillerin iki yıldır toplanamamış olması nedeniyle tutukluyuz. Henüz toplanamamış delilleri karartma ihtimalimiz nedeniyle tutukluyuz. Bulunduğumuz mesleki konum nedeniyle tutukluyuz. Hepimiz kendi irademizle koşa koşa yargı karşısına geldiğimiz halde kaçma şüphemiz olduğu için tutukluyuz dedi.

Davayı izleyin

Suçlanmalarına dayanak oluşturan delillerin sahte olduğunu 1500den fazla maddi olgu ile kanıtlamalarına karşın tutuklu olduklarını anlatan Tuğamiral Erdağ, hukukçulara, ülkeyi yönetenlere, gazetecilere davayı izleme çağrısında bulundu.Tuğamiral Turgay Erdağ, insan hakları savunucularına da şöyle seslendi: Yalnızca asker olduğumuz için haklarımızı savunmaktan korkan insanlar gelin, Askerler de insandır ve insan hakları bizim içindir de aynı zamanda. İnsan hakları, hukuk ve adalet sadece yazarlar, gazeteciler, bilim insanları, milletvekilleri için değildir, insan hakları bütün insanlar içindir. Askerler de, eştir, babadır, çocuktur, duyguları, farklı siyasi görüşleri vardır. Hepsi aynı şeye inanmazlar. 1960lar, 1970ler, 1980lerdeki askerlerle aynı şeyleri düşünmezler. Bir makine değildirler.

GAZETECİ MÜYESSER YILDIZ’DAN İSTEK

‘Koğuşta bir kedim olsun isterim’

Haber Merkezi - Odatv davası kapsamında tutukluluğu devam eden gazeteci Müyesser Yıldız, CHP Milletvekili Melda Onurdan bir istekte bulundu. Yıldız, milletvekili Onura cezaevlerinde sadecekuş beslenmesineizin verildiğini hatırlatarak,Zaten kafesteyiz. Kuşu da kafeste görmek istemiyorum. Bir kedim olsa okşar, sever, can alırım sözleriyle cezaevinde kedi beslemenin önünün açılmasını istedi.

CHP İstanbul Milletvekili Onur, tutuklu gazeteci Müyesser Yıldızın Silivriden kendisinin gönderdiği mektubu Twitter hesabından paylaştı. Alcatraz kedisini arıyoryorumuyla yayımlanan mektupta gazeteci Yıldız, Onurdan cezaevlerinde tutuklu ve hükümlülerin kedibeslemesine izin verilmesi için çalışma yapmasını istedi. Mektubunda yaklaşık 8-9 aydır tecrit altında olduğunu ve koğuşta yalnız başına kaldığını vurgulayan Yıldız, Önemli değil, alıştım. Ama özel bir cana ihtiyacım vardedi. Yıldız, hayvansever olduğu bilinen milletvekili Onura talebini şu sözlerle iletti: Biliyorsunuz cezaevlerinde sadece kuşa izin veriliyor. Neden kuş da, mesela kedi değil? Bir kedinin pekâlâ koğuşta kalabileceğini düşünüyorum. Kuşa mesafeli durmamın sebebini tahmin edersiniz. Zaten biz kafesteyiz, onu da kafeste görmek istemiyorum. Bir kedim olsa okşar, sever, can alırım. İşte sizden isteğim bu. Bunu gündeme taşıyıp ilgililerle görüşebilir misiniz?