HAMBURG

Almanya'nın Hamburg kentinde 21 Aralık 1985 tarihinde Neo-Naziler'in saldırısına uğrayan ve kaldırıldığı hastanede 3 gün yaşam mücadelesi verdikten sonra hayatını kaybeden Ramazan Avcı, ölümünün 32. yılında adını taşıyan meydanda anıldı.

Ramazan Avcı İnisiyatifi (RAİ) tarafından düzenlenen anma etkinliğine, Avcı ailesinin yanı sıra yine yakınları Neo-Naziler tarafından öldürülen Arslan, Taşköprü ve Ertan aileleri katıldı.

Hamburg Başkonsolos Yardımcısı Meral Akbilek Koray, burada yaptığı konuşmada, "Keşke bu acıların hiç birini yaşamasaydık. Alman yetkililerden beklentimiz, burada yaşayan diğer vatandaşlar gibi Türk kökenli vatandaşlarımızı da koruyup kollamalarıdır." dedi.

Ramazan Avcı İnisiyatifi'nin kurucusu ve sözcüsü avukat Ünal Zeran da Almanya'da giderek artan ırkçılığa dikkati çekti.

Zeran, Almanya'nın ırkçılıkla mücadele konusunda oldukça yavaş davrandığını belirterek, "Onlarca cinayetten sonra Almanya hükümeti hala ciddi bir müdahalede bulunmuyor. Göçmenlerin yoğun yaşadığı yerleri özellikle hedef alıyorlar fakat Alman devleti bile bile tedbir almaktan kaçınıyor." ifadesini kullandı.

Merhum Ramazan Avcı'nın Türkiye'den gelen avukat yeğeni Serpil Sezen de yaşadıkları acının ilk günkü gibi taze olduğunu dile getirdi.

"Bu meydana her gelişimde aynı acıyı hissediyorum." diyen Sezen, şöyle devam etti:

"Dayımın acımasızca dövülerek öldürüldüğünü bilmek içimi parçalıyor. Acımızı hafifleten tek şey ise öldürüldüğü bu caddeye onun isminin verilmesi ve anıtının olması. Bununla ilgili büyük emekleri olan gönül dostlarımız bu amaç için 22 yıllık bir mücadelede bulundular. Bilmeyenler için söylüyorum, Kuzenim Ramazan Avcı'nın (Merhum Ramazan Avcı'nın oğlu) tazminat davası hala devam ediyor. Gönül ister ki bizim gibi acılar yaşayan hiç bir aile mağdur edilmesin. Gereken ilgi ve yardım gösterilsin."

"Bu ayın gelmesini hiç istemiyorum"

Ramazan Avcı'nın eşi Gülistan Avcı da acısının dinmediğini belirterek, "Bu ayın gelmesini hiç istemiyorum. Beni mutsuz ediyor. Her şey gözümün önünde olduğu için unutamıyorum ama şunu herkes bilsin; bir Ramazan Avcı öldü, fakat bir Ramazan Avcı yine doğdu. Onlar sanıyorlar ki bizi yok edebilecekler. Biz yok olmayacağız." dedi.

25. yıl önce Mölln'de aşırı sağcıların kundakladığı evde hayatını kaybeden Bediha Arslan'ın torunu İbrahim Arslan da Almanya'da ırkçılık konusunda yaşanan ihmalkarlıklara dikkati çekti. Arslan, "Avcı ailesiyle 2012 yılında bu meydana Ramazan Avcı adını verdikleri gün tanıştım ve şunu öğrendim ki, onlar da her bu acıyı yaşayan aile gibi talep ettikleri şey için yıllarca durmaksızın yetkili mecralara karşı mücadele vermişler ama bu mücadele sadece acıyı yaşayanları ilgilendirmemeli. Herkes elini taşın altına koymalı ve bu mağdur ailelere destek olmalı." diye konuştu.

Arslan, Alman medyasının göçmen kökenli vatandaşların yaşadığı terör saldırılarına karşı duyarsız olduğuna dikkati çekerek, şunları kaydetti:

"Alman basınında, terör saldırılarında devletin sorumsuzluğunu eleştiren makaleler sadece onları ilgilendiren zamanlarda yazılır. Mesela, Berlin'de Noel pazarına yapılan saldırının yıl dönümünde olduğu gibi. ARD'deki haberde olaydan hemen sonra devlete terör konusunda sorumsuzluklarıyla ilgili serzenişte bulunuldu fakat ondan önce Neo-Nazilerin katlettikleri göçmen aileler hakkında tek bir kelime dahi edilmemişti. ''

Muhabir: Nurgül Bayram

Kaynak: AA