Bana gelen sorulardan birisi de şuydu:
“Göreve iade davası açtık. Bu uygulamalar mobbing sayılabilir mi? Mobbing davası açabilir miyiz?”
Yanıtım evet. Bu konudaki örnek karar Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’ndan (YHGK) çıktı. Karar, 56 yaşındaki evli A.H.B. adlı kadın avukatın 14 yıl boyunca bir devlet bankasının İstanbul şubesinde çalıştıktan sonra dokuz ayda önce Adana’ya ardından kısa sürelerle Kahramanmaraş, Gaziantep ve Mardin’de 30 kez yer değiştirilerek görevlendirilmesi üzerine açtığı mobbing davasında verildi. Yargıtay uygulamanın mobbing olduğuna karar verdi. Kararda, memurların sık sık başka illere atanması ve emekliliğe zorlanması mobbing sayıldı ve o kamu kurumunun, sürülen memura maddi-manevi tazminat ödemesi istendi. Bu karar bir ilk ve emsal niteliğinde. Önce bu davanın nasıl açıldığına bakalım:

30 YER DEĞİŞİKLİĞİNE 40 BİN TL’LİK DAVA

Kamu bankasında 14 yıl avukatlık yapan A.H.B., 9 ayda dört ilde 30 ayrı yerde görevlendirilerek mobbing uygulandığı iddiasıyla İstanbul 4. İş Mahkemesi’nde 17 Temmuz 2012’de dava açtı. 30 bin lira manevi, on bin lira manevi tazminat istedi. Bu talebini mahkeme reddetti. Kararda, görev değişikliklerinin mobbing olmadığı, bu şekilde kabul edilse bile kişilik haklarına saldırı oluşturacak şekilde Borçlar Kanunu’nu çerçevesinde tazminat talep edilmesine imkan verecek uygulamalar kabul edilemeyeceği vurgulandı. Davacı avukat kararı temyiz etti. Daire “mobbing var” diye bozdu. Ancak, İstanbul 4. İş Mahkemesi ret kararında direnince mobbing davası YHGK’ya taşındı. Kurul mahkeminin direnme kararını da bozdu. Kurul, davacı kadın avukata mobbing tazminatı ödenmesini istedi. Karar bakın özetle şöyle:

İŞVEREN ÖNLEM ALMAKLA YÜKÜMLÜ

“İşveren, hizmet ilişkisinde işçinin kişiliğini korumak ve saygı göstermek ve iş yerinde dürüstlük ilkelerine uygun bir düzeni sağlamakla, özellikle işçilerin psikolojik ve cinsel tacize uğramamaları ve bu tür tacizlere uğramış olanların daha fazla zarar görmemeleri için gerekli önlemleri almakla yükümlüdür.

OLAĞAN UYGULAMA SAYILAMAZ

56 yaşında evli bir kadın olan davacının, 14 yıl aralıksız olarak davalı bankanın İstanbul iş yerinde avukat olarak çalışmasının kısa sürelerle 9 ay boyunca ve 30 kez yer değiştirmek suretiyle görevlendirildiği anlaşılmaktadır. İşveren, görevlendirmenin olağan bir uygulama olduğu yönünde savunma getirmediği gibi davacının risk tasfiye ekibi içinde tek avukat olarak görev yaptığı anlaşılmaktadır. Bankanın diğer avukatlarının aynı dönemde benzer şekilde görevlendirildikleri ileri sürülmüşse de bu kanıtlanamamıştır. Davacının iş sözleşmesinin feshi öncesinde 9 aylık sürede gerçekleşen görevlendirmelerin hangi ihtiyaçtan kaynaklandığı da somut biçimde ortaya konulmamıştır.

İŞÇİ SÖZLEŞMESİNİ FESHEDEBİLİR

Görüldüğü üzere, davalı avukatın maruz kaldığı bu durum, psikolojik taciz mahiyetinde olup, bu yolla davacı avukatın istifa ya da emekliliği tercih etmesi sağlanarak, iş yerinden ayrılması amaçlanmaktadır. Davacı işçi, davalı işverenden maruz kaldığı psikolojik taciz nedeniyle, hizmet sözleşmesini haklı nedenle feshedebileceği gibi, işe devam etmek suretiyle diğer yasal haklarını kullanma konusunda seçimlik hakka sahiptir. Örneğin eldeki dava gibi.

MADDİ VE MANEVİ TAZMİNAT ÖDENMELİ

Şu durumda, psikolojik taciz olgusunun somut olayda gerçekleştiğinin kabulü ile davacı yararına uygun bir miktar manevi tazminata hükmedilmesi gerekmektedir. Davacının yer değiştirmelere bağlı olarak ulaşım, iletişim, konaklama ve yemek giderleri adı altında talep ettiği maddi tazminat yönünden dosya ekindeki klasör içindeki belgeler değerlendirilmeli, psikolojik taciz uygulamalarının doğrudan bir sonucu olan ve varsayıma dayanmayan gerçek bir zarar olup olmadığı belirlenmeli, davacının görevlendirmelerle ilgili olarak harcırah alıp almadığı da tespit olunarak, bu doğrultuda maddi tazminat yönünden de bir karar verilmelidir. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.”
Mobbing davaları için kritik önem taşıyan bu örnek karar, 17 Aralık rüşvet operasyonunun ardından Emniyet başta kamuda başlatılan atama furyasının kurbanı olan polisler ve diğer kamu görevlilerine devlete karşı mobbing davası açarak, maddi ve manevi tazminat isteme yolu açıyor.

Oya Armutçu/ Hürriyet