İSTANBUL - SEFA MUTLU

Adaleti Savunanlar Derneği (ASDER) Genel Başkanvekili Emekli Albay Mustafa Hacımustafaoğulları, 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin, "Ben bu paralel çetenin bir darbe girişimini bekliyordum. Hava kuvvetlerinin yüzde 80'inin FETÖ'cü olduğunun istihbaratı bize kişisel olarak gelmişti. Akın Öztürk daha hava kuvvetleri komutanıyken onun FETÖ'cü olduğunu, bir darbe girişimi düşüncesi olduğu yönünde bize bilgi gelmişti." dedi.

Hacımustafaoğulları, 15 Temmuz'daki darbe girişimi esnasında darbeci askere oğullarıyla beraber direndiği Kartal'daki General Nurettin Baransel Kışlası önünde AA muhabirinin sorularını yanıtladı.

"Cihada gelene 'dur' denilmez"

Darbe girişimi gecesi eve geldiğinde yaşananları televizyondan öğrendiklerini belirten Hacımustafaoğulları, "Kimseye bir şey demedim ama şüphelendim. Jandarmanın ve askerin buralarda ne işi var? Şehrin güvenliğini polis sağlar. Belki çok büyük bir terör saldırısı ihtimaline karşı jandarmadan destek istenmiş olabileceğini düşündüm. Oğlumun hanımı 'Baba Ankara'da uçaklar alçak uçuş yapıyormuş.' deyince Ankara'daki emekli asker arkadaşımı aradım. O da bunu teyit etti. 'Bu darbe' diyerek telefonu kapattım. Bu benim kişisel tepkim. Hemen üst kata fırladım. Ruhsatlı iki silahımı ve 250'ye yakın mermiyi yanıma aldım. Benim bu telaşımı ailem gördü. Bunu gören oğullarım da hazırlanmış. İkisi de 'Baba biz de geliyoruz.' dedi. Bu çıkışın dönüşü olmayacağını hissediyordum. Israr edince, 'Cihada gelene dur denilmez.' dedim ve öylece çıktık." diye konuştu.

"Görev günüdür. Millet sizden görev bekliyor"

Hacımustafaoğulları, evden ayrıldıktan sonra ilk gittikleri yerin Yenişehir Polis Karakolu olduğunu dile getirerek, karakolda yaşananlara dair şunları anlattı:

"İçeri girdim nöbetçi amirin odasına daldım. Kendimi tanıttım. Durumun ne olduğunu sordum. 'Vallahi biz de bilmiyoruz.' dedi. Sonradan öğrendik ki o da televizyondan öğrenmiş. Saat erken olduğundan daha darbe girişimi olduğundan kimsenin haberi yok. Yatsı ezanı vaktiydi 22.00-22.15 gibiydi. 'Bu bir darbe girişimidir.' dedim. Bu paralel çetenin darbe girişimidir. O saatlerde darbenin adını koyan ilk seslerdendik. Ben bu paralel çetenin bir darbe girişimini bekliyordum. Hava kuvvetlerinin yüzde 80'inin FETÖ'cü olduğunun istihbaratı bize kişisel olarak gelmişti. Akın Öztürk daha hava kuvvetleri komutanıyken onun FETÖ'cü olduğunu, bir darbe girişimi düşüncesi olduğu yönünde bize bilgi gelmişti. Sonra da MGK üyesi oldu. Sonra amire dönerek, 'Bugün bu üniformayı taşıyorsunuz. Görev günüdür. Millet sizden görev bekliyor. Bunlara acımayacaksınız. Alınlarından vuracaksınız. Eğer bunu yapmazsanız buraya gelir hepinizi tek tek ben vururum.' dedim. Amir baktı kaldı. Şok oldu."

Sonrasında Kurtköy'de bulunan Pendik İlçe Jandarma Komutanlığı'na gittiklerini aktaran Hacımustafaoğulları, ardından oranın nöbetçi astsubayıyla görüştüğünü söyledi.

Hacımustafaoğulları, jandarma astsubayına da "Bu bir darbe girişimidir. Bu paralel ihanet çetesinin ihanet girişimidir. Darbe Anayasal suçtur. Sakın ola ki bunlara uymayın. Bunlara uyarsanız bunun hesabını veremezsiniz." dediğini anlatarak, sonraki hedeflerinin Pendik İlçe Emniyet Müdürlüğü olduğunu kaydetti.

Sonra arkalarındaki kışladan tankların çıktığı haberini aldıklarını belirten Hacımustafaoğulları, güzergahlarını General Nurettin Baransel Kışlası'na çevirdiklerini dile getirdi.

"Üzerimize tank namlusu çevirdiler"

Hacımustafaoğulları, kışla önüne geldiklerinde tankların yolu kapatmış olduğunu aktararak, "İki tanesi Anadolu istikametine doğruydu. Arkasından biri daha çıkmak üzereydi. Trafiği kesmişlerdi. Anadolu Yakası'nda Sabiha Gökçen Havalimanı'na gönderilen tanklar buradan çıktı. 24 tane tank çıkmış. Burada oğlum Sefa telefonuyla video çekiyordu. İyi ki de çekmiş. O gece çok şey yaşandı. Burada niyetimiz darbeye karşı durmaktı. 'Milletin silahını millete karşı kullanamazsınız. Bu Anayasal suçtur. Siz millete nasıl silah çekiyorsunuz? Bu işten vazgeçin. Size bu emri veren şerefsiz Ankara'da öldürüldü.' dedim. Aslında öyle bir şey yok. Olayın gerçekleştiği saat 23.15 gibi. Semih Terzi ise 02.16'da öldürülmüştü. O saatte öldürülen falan yok. Tamamen psikolojik harekat anlamında böyle bir şey söyledim. Hepsinin sabaha tutuklanacağını söyledim. Sonra darbeciler tutuklandı. Burada direndik. O akşam üzerimize tank namlusu çevirdiler. Bu kadar haindiler. İnsan bu kadar hain olabilir." diye konuştu.

"Evimizi bile okçular tepesi yaptık"

O gece yaşananları hatırladığında hala öfkelendiğini belirten Hacımustafaoğulları, "Bu olayları hatırlayınca o günü tekrar yaşıyorum. Allah bir daha böyle bir ihaneti bize göstermesin. Millet olarak uyanık olmamız lazım. Bizim artık evimizi bile okçular tepesi yaptık. Her an teyakkuz halindeyiz. O gece millet olarak FETÖ'cülerin kulaklarını çektik. Gereken dersi verdik. Millet, devletine, hükümetine sahip oldu. Çanakkale ruhunun bu milletin yüreğinde var olduğunu gördük." diye konuştu.

Hacımustafaoğulları'nın oğlu Ömer Sefa Hacımustafaoğulları ise tankların yollara çıkmasına bir türlü inanamadıklarını dile getirerek, aldıkları haberler üzerine General Nurettin Baransel Kışlası önüne geldiklerini kaydetti.

Darbeci askerlerle tartışırken kendilerine hakim olduklarını anlatan Hacımustafaoğulları, "Ağzımızdan küfür veya hakaret çıkmadı. Kontrollü şekilde müdahale ettik. Onları tahrik etmeyecek şekilde müdahalede bulunduk. Aklıma video çekmek geldi. Babam orada işledikleri suçu tek tek anlattı. Anlamadılar." dedi.

"Evet kontrollüydü ama Allah'ın kontrolündeydi"

Hacımustafaoğulları, darbe girişiminin yaşandığı gecenin sabahını iple çektiklerini aktararak, şöyle konuştu:

"Sabah olmadı. Günün doğmasını beklediğim tek geceydi. Güneşi görmek özlemdi bizim için. Onların bir tuzağı vardı. Darbeye 'kontrollü' diyenler oldu. Evet kontrollüydü ama Allah'ın kontrolündeydi. Onun planı dahilindeydi. Bugün temizi kirliyi ayırmış olduk. Bu pislikten kurtulduk. 250 şehidimiz var. Allah onlardan razı olsun. Allah bize de onlar gibi şehadeti nasip etsin."

Albay Hacımustafaoğulları'nın büyük oğlu Murat Hacımustafaoğulları ise, "O gece babamızı imam edindik. Kısa sürede abdest aldım. Çıktık. Babam asker olmasına rağmen, bize silah doğrultulduğuna ilk kez tanık olduk. Tankın namlusunun bize döndüğünü gördük. Kendimi o an İsrail tankı önünde duran Filistinliler gibi hissettim. Bu asker bizim askerimiz ama... O anı ve o insanları hatırlamak bile istemiyorum." ifadelerini kullandı.

Kaynak: AA