JOHANNESBURG - Ömer Kılıç/ Hassan İssilow

Güney Afrikalı gazeteci yazar Prof. Dr. Sipho Seepe, AA muhabirinin Güney Afrika'da Avrupalıların yürüttüğü sömürgecilik faaliyetlerine ilişkin sorularını yanıtladı.

Avrupalıların Afrika kıtasına son iki asırdır sürekli geldiklerini belirten Seepe “Avrupalılar Afrika'da herhangi bir ülkeye gittiklerinde ülkenin madenlerini ve ekonomik değerlerini alırlar ve sonra ülkelerine dönerlerdi. Maden bakımından en zengin ülke olan Güney Afrika’ya yerleştiler bunun en büyük nedeni altın, elmas ve platin madenleriydi." ifadelerini kullandı.

Seepe Afrika’da siyasi, ekonomik ve kültürel sömürge yapıldığını ifade ederek bunun en tehlikelisinin kültürel olduğunu ifade etti.

Sömürgeciliğin ekonomi ve siyaset alanındaki etkilerinin zamanla silinebileceğini kaydeden Seepe, kültürel sömürünün Afrika toplumuna çok daha ağır hasarlar verdiğini söyledi.

Kültürel sömürü olarak Afrikalıların kendilerine ait olmayan bir dini benimsemek zorunda kaldığını dile getiren Seepe kültürel sömürü nedeni ile Afrika kıtasında Hristiyanların sayısının Müslümanlardan daha fazla olduğunu kaydetti.

Güney Afrika’da 1994 öncesi Apartheid dönemine de değinen Seepe “O dönemde siyah vatandaşlar olarak istediğimiz eğitimi almaz ve istediğimiz okula gidemezdik. Siyahların gidebileceği belli başlı bölümler vardı ekonomi ve muhasebe alanında bir bölüme gitmemiz yasaktı." diye konuştu.

Seepe, Johannesburg'da gezinirken veya bir yerden bir yere giderken beyaz biri geldiğinde ona öncelik tanımak gerektiğini ifade ederek o dönem Güney Afrika'da siyahi olarak yaşamanın zorluğuna vurgu yaptı.

Cape Town ve çevresinde Avrupalı beyazların yoğunlukla yaşadığını anlatan Seepe, Güney Afrika sömürgecilik tarihinde önemli bir yere sahip Ümit Burnu ve çevresinde nüfusun hala çoğunun beyazlardan oluştuğunu kaydetti.

"Siyahilerin bazı kentlere girişine yasaktı"

Seepe, Nelson Mandela ve arkadaşlarının Güney Afrika ve Afrika kıtasının özgürleşmesi için büyük fedakarlıklar yaptıklarını da dile getirdi. O dönem siyahilerin bazı kentlerine girmesinin yasak olduğunu dile getiren Seepe, Mandela ve arkadaşlarının çabalarıyla bu yasağın kaldırıldığını ifade etti.

Seepe şöyle devam etti:

"1994 öncesi taşralı siyahlar Johannesburg, Pretorya ve Cape Town şehirlerinde siyahilerin resmi olarak çalıştıkları bir iş yeri olmadıkça şehir merkezlerine girmeleri yasaktı. Mandela ve arkadaşlarının çabaları ile bu yasa kaldırıldı. 1994’ten önce siyah vatandaşlar şehirler arasında izin kağıdı ile seyahat edebiliyor ve bu izin kağıdı yok ise emniyet güçleri onları tutuklayabiliyor ve hapse atabiliyordu. Güney Afrika ve Afrika kıtası tarih boyunca bir çok zor ve sıkıntılı zamanlar atlattı. Güney Afrika şu anda özgürlükçü bir anayasaya ve hukuk sistemine sahip ve genç nüfusu fazla, daha da ileriye gideceğine inanıyorum. Bu ülkede yatırımcılardan daha fazla hükümeti ve insanları heyecanlandıracak hiçbir şey yok.”

Kaynak: AA