Bakırköy Halk Pazarı'nda "Barış Bloku" tarafından organize edilen ''Barış Mitingi''nde konuşan HDP Eş Genel Başkanı Demirtaş, barış sevdasıyla, özgürlük rüyasıyla, ''ülkemizde savaş yaptırmayacağız'' diyen birilerinin tekrar iktidar koltuğuna oturması için bir araya geldiklerini ifade etti.

Demirtaş, erken seçimden korkmadıklarını belirterek, "Sandığa gitmekten korkmuyoruz. Erken seçimde onları bu yaptıklarına pişman edeceğiz" dedi. 

Dün Van’da onbinlerce kişiyle buluştuğunu söyleyen Demirtaş, Van'daki vatandaşların da İstanbul'dakiler gibi savaşa karşı olduğunu dile getirdi. 

Barışın nasıl yapıldığını görmek isteyenlerin meydanlara bakmasını isteyen Demirtaş, ''Bu meydana baksınlar. Halkların bu iradesi karşısında size susmak düşer. Savaş çığırtkanlarına karşı yan yana durmak lazım. Geçmişteki acı deneyimlerimiz bize çok şeyler öğretti. Biz bu kanlı oyuna, filme, senaryoya, bir daha izin vermeyeceğiz. İnanın ki bu ses Türkiye’nin her yerinde yankılanırsa, bir gün bile sürdüremezler bu savaşı'' diye konuştu. 

Demirtaş, savaşın tüm halka zarar verdiğinin altını çizerek, konuşmasını şöyle sürdürdü: 

''(Bizler evlatlarımızı feda etmeye hazırız) diyorlar. Evlat dedikleri sizin çocuklarınız. Onlara 'evlatlarımızı bunun için yetiştirmedik' demeliyiz. Bize AKP’den başka savaş dayatan kimse yok. Akılla hareket etmemiz lazım. Barışı vicdanla inşa etmemiz lazım. Her fırsatta 'erken seçim' diyorlar. Erken seçimden korkmuyoruz. Sandığa gitmekten korkmuyoruz. Erken seçimde onları bu yaptıklarına pişman edeceğiz. Evlatlarımızın kanı üzerinden oy hesabı yapanlar, erken seçimde yüzde 41’i rüyalarında göremeyecekler. Barış, böyle istemekle olmuyor. Pratiği olmalı, halkımız örgütlenmeli. Savaştan beslenen acımasızlar, bize dayatmalarda bulunuyor. İnsanlığımızı elimizden alanlara, bir ders vermemiz lazım. Sadece silahların susması değildir barış. Elbette silahlar da susmalı. Devletin geçici başbakanı bize talimat vermekten vazgeçsin. Sen terörle arana mesafe koy önce." 

"Halk isterse barış olur"

Demirtaş, barışçı ve demokratik yollarda ısrar ettiklerini, bütün bunları AK Parti’ye inandıkları için yapmadıklarını belirterek, bunları sorumluluklarının gereğini yerine getirmek için yaptıklarını aktardı. 

Ülkede kalıcı barışın sağlanması, insanların karnının doyması, emeğinin sömürülmemesi gerektiğini vurgulayan Demirtaş, ''İnsanların ana diliyle eğitim hakkı olmalı, kimliklerini korkmadan söyleyebilmeli, 'barış' derken hepsini düşündük. Hem silahlar susacak hem demokratikleşme olacak. Umut buradadır işte. Biz hiçbir zaman birbirimizi yanıltmadık. Bizi vurmak kurtuluş değil. Halk isterse barış olur. Siz sesinizi yükseltirseniz barış olur. Zorlu bir mücadele olacak ama başaracağız. Bugüne kadar vazgeçmedik, bundan sonra da vazgeçmeyeceğiz. Bu defa kaybeden onlar olacak, kazanan da halk olacak'' değerlendirmesini yaptı. 

 "Barış Bloku" metni okundu

"Barış Bloku" metnini okuyan Prof. Dr. Gençay Gürsoy, savaşın, binlerce insanın ölmesi, anaların gözyaşlarının dinmemesi, halklar arasında derin bir kamplaşmanın yaşanması, ortak yaşamanın imkansızlaşması demek olduğunu dile getirerek, meydanda toplananların, provokasyonlarla sindirilmeyi kabul etmeyen, barış isteyen, çözüm masasına derhal oturulmasını dileyenlerin küçük bir kesimi olduğunu anlattı. 

Gürsoy, Rojava halkının özgürlük mücadelesinde boğulmasına izin vermeyeceklerini bildirerek, ''Suriye halkının bombalanmasına izin vermeyeceğiz. Barış Bloku olarak hem sınırlarımızın içinde hem de Ortadoğu'da sürdürülen savaş politikalarına geçit vermeyeceğiz. Artık rüzgar tersine döndü. Halklar savaş istemiyor, evlatlarını savaşa göndermek istemiyor, evlatlarının cenazelerini görmek istemiyor, barış istiyor, demokrasi istiyor'' şeklinde konuştu. 

AA