Ömür Şahin Keyif - Washington
[email protected]

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan Başkent Washington’da dün hem protestocular hem de destekçileri tarafından karşılandı. Erdoğan, Beyaz Saray’a 300 metre mesafede, kalacağı St. Regis Otel’in önüne gelirken, 'faşist Erdoğan' sloganları meşhur seçim müziği 'Dombra' şarkısına karışıyordu.

Washington sokaklarında saatlerce ve aralıksız şekilde Dombra yankıladı. Bir ara, destekçiler “Vatansızlar” diye seslendikleri protestoculara “Hainlerin kulağına” niyetiyle Mehter Marşı armağan etti de o bile Dombra'yı kesemedi. Mehter iki cümlede kesildi, Dombra devam etti.

Otelin önündeki sokağın iki farklı tarafını tutan protestocular ve destekçiler, sık sık birbiriyle atıştı. Atışmalar fiziksel temasa dönüşmezken, her iki tarafın da birbirine şiddete başvurmamaları konusunda uyarısı, “ABD'de olduklarını hatırlatmak” oldu. Öyle ki elindeki “Usta’yı üzeni üzeceğiz” pankartıyla saatlerce protestocuların yanlarında duran bir kadın, protestocuların çekilmesi ısrarı üzerine “Burası ABD, size saygı duyuyorum” bile dedi. Protestocuların yanına gelen kimi destekçilerin ağzından 'Bizi yabancı ülkede rezil ediyorsunuz' sözleri ise hiç düşmedi.

Oysa protestolardan bağımsız olarak, otelin önü, Erdoğan’ı, bilinen adıyla “Twitter’ı kapatan lider”i kendi gözleriyle görmek isteyen Amerikalıları da misafir ediyordu. Spor salonundan çıkmış evine giderken yolunun üzerinde ne olduğunu merak eden genç kadına, “Erdoğan’ın protesto ediyorlar” dedim, ‘Twitter hâlâ kapalı mı” diye sordu. Caddenin karşısından gelen ‘güçlü’ ses konuşmamızı böldü: “Her zaman her yerde en büyük Türkiye”…

Korumalar, Erdoğan otele yaklaşırken şahinleşti, protestoculara ve basın mensuplarına küfürlü sözlü saldırıda bulundu. AKP heyetinden bir kişi, 'Katil Erdoğan' diye slogan atan gruba 'HDP'ye oy verdiniz' diye bağırdı.

Zapsu da oradaydı
Protestocular otelin önünde gördükleri AKP’lilere, partinin, Ensar Vakfı'nda yaşanan çocuk istismarı skandalı karşısındaki tavrını hatırlatan ifadelerle seslendi. Bu isimlerden biri, 2006’da Amerikan Girişim Enstitüsü’nde yaptığı konuşmada Erdoğan’ı kast ederek “Delikten aşağı süpürmeyin... Kullanın!” sözleriyle hatırlanan Cüneyd Zapsu’ydu.

Bir eylem de Brookings’in önünde
Erdoğan’ın yarın; 31 Mart’ta, saat 12.30’da ise köklü düşünce kuruluşlarından biri olan Brookings Enstititüsü’nde bir konuşma yapması bekleniyor. İzleyicinin özel davetiyeyle ‘seçildiği’ etkinlikte gazetecilere ise ‘sınırlı’ sayıda yer ayrıldığı belirtiliyor. Kurumun basın yetkilisi, konuşmayı izleme talebimize ‘internetten yapılacak canlı yayını izleme’ tavsiyesiyle yanıt verirken, zaten soruların da Erdoğan’a enstitünün yöneticisi Martin S. Indyk tarafından sorulacağını belirtmişti. Etkinlik yaklaştıkça, Brookings'in tavrına eleştiriler de büyüyor.

Öte yandan Erdoğan'ın konuşmasından hemen önce, Uluslararası Af Örgütü çağrısıyla Brookings'in önünde 11.30’da bir protesto gerçekleştirilecek. Bölgede devam eden kuşatmaya dikkat çekmek için yapılan çağrıyı, Af Örgütü’nün Washington ofisinden T. Kumar, BirGün'e şöyle anlattı: “Bu protestoyu düzenlememizin sebebi dünyanın ve ABD Başkanı’nın dikkatini (Erdogan’ın) kendi halkına neler yaptığına çekmek. Yapılanlar sınırların çok ötesinde. Türkiye’de insanların çektiği acıların altını çizmek istiyoruz”
Kumar, kurumlarla ilgili açıklama yapmaktan kaçındıklarını not düştü, ama Brookings Enstitüsü’ne de bir çağrıda bulundu: “Brookings’in şeffaf davranmasını ve insan haklarına ses olmasını isiyoruz. Eğer Türk Cumhurbaşkanını konuk edeceklerse aynı zamanda insan haklarının sesi olmaları gerekir. Madem kimseye soru sordurmayacaklar, o zaman kendi sordukları soruların insan haklarıyla ilgili olmasını istiyoruz” dedi.