ANKARA - Eski Başbakan Necmettin Erbakan’ın çocuklarını mahkemelik yapan kavganın altından Milli Görüş hareketinin tam 40 yıllık serveti çıktı. Erbakan’ın ilk partisi olan Milli Nizam Partisi (MNP) kapatıldığında Hazine’ye para kaptırılması nedeniyle tüm para ve mal varlıklarını partili olmayan isimlere yaptırdığı, bunların içinde Avrupa ve Türkiye’deki yan kuruluşlardan gelen paralar da olduğu, başka isimler üzerinde de paralar bulunduğu öğrenildi.
Babasının geçen yıl ölümünden sonra eşinden ayrılan ve SP Kadın Kolları Başkanlığı’na getirilen Zeynep Erbakan, kardeşleri Fatih Erbakan, Elif Erbakan Altınöz ve eşi Mehmet Altıınöz’ü yalıya ve paralara el koymakla suçlaması, gözleri servetin boyutuna ve kaynağına çevirdi. Erbakan’la uzun yıllar yakın mesai yapan ancak ismini vermek istemeyen bir partili, kardeşler arasındaki kavgaya neden olan servetin oluşumunu ve trafiğini şöyle anlattı.
MNP kapatılınca: 1972 yılında Hoca’nın ilk partisi olan Milli Nizam Partisi kapatıldı. O kapatmayla partinin paraları Hazine’ye kaptırıldı. Hatta Hoca’nın ve bazı parti yöneticilerinin kişisel paraları da kapatmayla Hazine’ye gitti. Bunun üzerine Hoca para yönetme konusunda farklı bir yönteme gitti. Artık partinin, kendisinin ve önde gelen yöneticilerin üzerinde ciddi bir mal varlığı ve para gösterilmedi.
Hoca’nın bildiği isimler üzerinde: 12 Eylül’de MSP, daha sonra RP ve FP kapatıldı ama bu para trafiği hiç değişmedi. Paranın trafiğini doğrudan hep Erbakan yönetti. RP kapatılınca kayıp trilyon olayının yaşanması da bu para yönetimi nedeniyledir. FP’de de seçim döneminde Hazine’den büyük yardımlar alınmasına karşın hiçbir şekilde parti üzerinde mal varlığı oluşturulmadı, parti binası ve mobilyalar kiralandı. Bu sürede edinilen paralar ve mal varlığı hep partide görevi olmayan kamuoyunca bilinmeyen tanınmayan isimler üzerine yapıldı. Beşir Darçın, Adnan Simit, Ali Vural ve Osman Akgün, Erbakan’ın para ve mal varlıklarını üzerine yaptırdığı, görevleri yalnızca para işi olan isimlerdi. Yalnız bunlarla sınırlı değildir. Ama bunların dışında isimler üzerinde de para vardır.
Damat Altınöz: Bu servet, yıllar içinde doğrudan Hoca’ya bağlı faaliyet gösteren Avrupa Milli Görüş teşkilatından, Türkiye içindeki yan kuruluşlardan gelen paralarla oluştu. Erbakan Hoca, sadece kendi kişisel serveti olmayan, kendi kişisel mal varlığının yanı sıra davanın 40 yıllık birikiminden gelen serveti bu isimlerle birlikte damadı Mehmet Altınöz üzerine de yaptı. Damat Altınöz, Fatih Erbakan’la birlikte hareket edince eşinden boşanan Zeynep Erbakan da konuyu mahkemeye taşıdı. Oğuzhan Asiltürk de Erbakan’ın kişisel para ve mal varlığının yanı sıra davanın 40 yıllık servetinin de kardeşler ve damat tarafından kaçırılmasını önlemek için Zeynep Erbakan’la birlikte hareket ediyor.
Kanal 7’yi de Hoca kurdu: Kanal 7 de bizzat Hoca tarafından kuruldu. Hoca adına ilk yönetim kurulu başkanı Recai Kutan’dır. Hatta Kanal 7’nin hisseleri bizzat parti içinde satışa sunuldu.
Darçın yine sahnede
Zeynep Erbakan’ın suç duyurusunda adı geçen Beşir Darçın ve Adnan Simit, 80 ve 90’lı yıllarda yolsuzluk iddiaları ile gündeme geldi. Suudi Arabistan’ın hac kontenjanını Diyanet İşleri Başkanlığı yerine verdiği ve adresi Refah Partisi bürosunda görünen Van Der Zee isimli şirketin 5 bin hacı taşıyarak büyük miktarlarda para kazandığı ortaya çıkmıştı.
Darçın ve Simit’in isimleri “kayıp Bosna paraları” olayına da karışmıştı.