Aileler tek tek söz alıp ‘adalet arayışı’nı haykırırken anne ve babasını kaybeden İsmail Kartal, “Yetkililer çocuğunu kaybeden ailelere ‘daha gençsiniz çocuk yaparsınız’ dedi. Vicdanınız bu kadar mı?” diye konuştu.

Çorlu tren kazasında yakınlarını kaybeden aileler adalet arayışını sürdürüyor. Çorlu Tren Katliamı Aileleri, 8 Temmuz 2018’de Kapıkule’den İstanbul’a doğru hareket eden yolcu treninin Çorlu yakınlarından geçtiği sırada toprak menfezin kayması sonucu meydana gelen kazada 25 kişinin hayatını kaybettiği, 317 kişinin ise yaralandığı faciaya ilişkin Sirkeci Tren Garı’nda açıklama yaptı. Olayın kaza değil katliam olduğunu vurgulayan aileler, “Adalet rayların altında kalmasın” diyerek adalet arayışlarını dile getirdiler. 

Ortak açıklama

Ailelerin ortak açıklamasını ailesini kaybeden İsmail Kartal okudu. Kartal, “10 ayın sonunda gözümüzün içine baka baka bize yalan söylediler, sürekli bizi oyaladılar. Ne soruşturdukları bir yetkili var ne de gerçek suçluları ortaya çıkarma dertleri var. Gerçek sorumlular bulunana kadar bu adaletsizliği teşhir edeceğiz” ifadeleri kullanıldı.

Eylemde aileler tek tek söz alarak adalet taleplerini dile getirdi. 

- Kızı Bihter’i ve iki kız kardeşini kaybeden Zeliha Bilgin: “Kızım yaşasaydı 15 yaşına girecekti. Tek istediğim adalet rayların altında kalmasın. 

- Kazada anne ve babasını yitiren İsmail Kartal: “Yöneticinin, bürokratın, müdürün, Ulaştırma Bakanı’nın bu konuda suçu hiç mi yok? Yetkililer geldi çocuğunun kaybeden ailelere ne dedi biliyor musunuz, ‘daha gençsiniz çocuk yaparsınız’... Vicdanınız bu kadar mı?” 

- Oğuz Arda Sel’in annesi Mısra Öz: “Buralarda oğlumla gezerdik. Buralarda benim oğlumun ayak izleri varken ben bugün burada onun adına adalet arıyorum.” 

- Oğuz Arda Selin dedesi Mehmet Öz: “Olayın olduğu gece oradaydım. Çamurun üzerine mucur dökülerek yol yapılmaz. Benim bir tane torunum vardı o da toprağın altında. Adalet nerede adalet?”

- Kızı Sena Köse’yi katliamda yitiren Aysun Köse: “Sadece sevdiklerim için mücadele edeceğim.”

- Kazada eşi Melek Tuna’yı kaybeden Ekrem Tuna: “Adalet yerini bulana kadar buralardayım.”

- Oğlu Serhat Şahin’i yitiren Fatma Şahin: “Herkes vicdanını kalbine koysun.”

Yakınları kazada yaşamını yitirenler sorumlular hakkında takipsizlik kararı verilmesine tepki gösterdi. Sosyal medya üzerinden adalet arayışlarına destek çağrısı yapan aileler, bugün itibariyle başladıkları nöbeti hafta içi her gün saat 10 ila 12 arası sürdürecek. Sözcü’de acılı ailelerin Sirkeci’deki ilk ‘nöbet günü’ne tanıklık etti.

Ramazan ÖZTÜRK

İşte dinmeyen kendi ağızlarından dinmeyen acı…

Ramazan Öztürk, 18 yaşındaki yeğeni Sedat Şahin'i tren kazasında kaybetti. Öztürk kazaya sebep olanların yargılanmasını söyleyerek şunları anlattı: “Yeğenim üniversite sınavına girmişti. Sınav stresini atmak için köye gitmek için trene bindi. Döndüğünde sınav sonucunu öğrenecekti. O kazadan kurtulamadı hayalleriyle birlikte toprak oldu. Ona hep doktor olup yaşlandığımda bana bakmasını söylerdim… O toprak olduğunda sınav sonuçları açıklandı. Doktor olmaya hak kazandı ama bütün geleceği ile birlikte toprak altında kaldı. Mecliste yemin ediyorlar, o yeminler boşa. İnsan biraz elini vicdanına koyar bu kadar insan ölmüş nerede adalet”

Hacer Cesur

BU KAZA DEĞİL… FACİAYDI!

Çorlu tren kazasından yaralı olarak kurtulan Hacer Cesur ise yaşıyor olmasına ne yazık ki sevinemiyor. Cesur, eşi Özcan Cesur'u aynı kazada kaybetti. 10 aydır kendine gelemediğini söyleyen Hacer Cesur, “Bu kaza değil faciaydı. Kaza anında yaşadıklarımı, o insanların seslerini hala unutamıyorum. Eşim gözlerim önünde hayatını kaybetti. 2 buçuk saat yardım gelmesini bekledik. Çevremde bacağı, kolu kopan insanlar vardı. Psikolojim âbozuk, olanları unutamıyorum. Eşimi çok seviyorum. İki oğlumla birlikte ilk gün ki gibi acımız taze. Artık bu kazaya neden olanların yargılanmasını istiyorum. 25 canımız gitti! Biz bu canların ardından sadece ‘Adalet' istiyoruz” diye konuştu.

Aysun Köse

“DEVLETİN DEMİR YOLLARINA GÜVENDİK…“

Gözyaşının dinmediğini ve küçük kızını özlediğini söyleyen Aysun Köse ise “Trenin hızlandırıldığından haberdar değildim. Bu şekilde yolun tam anlamıyla yapılmadığından da haberim yoktu. Eğer haberim olsaydı asla küçük kızımı göndermezdim. Kızımın başına bir kaza bela gelir diye okul gezilerine bile göndermezdim. Her şeyden koruyup kolladım. Devletin demir yollarına güvendim. Kızımın arkasından dualar ettim. Zaten tren bu ne olabilir ki dedim. Ne yazık ki öyle olmadı,bir buçuk saat sonra telefonla acı haber geldi. Daha sonra yaşadıklarımız da çok acı vericiydi. Olay yerine gittik görevlilerin yanına yaklaştım ne olduğunu sorduğumda ölü olmadığını, herkesin arabayla hastaneye kaldırıldığını çocuklarımızı orada aramamızı söylediler. Ama ne yazık ki 11 saat sonra hastanede acı haberi aldık. O gün mahşeri yaşadık. Biz o günden sonra hala normal bir yaşam süremiyoruz ve yapılanları hazmedemiyoruz. Her şey örtbas ediliyor. Aynı hatalar tekrarlanmasın ve başka canlar yanmasın. Sorumlular hesap versin” dedi.

Türkan Dirmenci

PIRIL PIRIL EVLATLARIMIZ TOPRAK OLDU

Türkan Dirmenci'de yeğenleri Özge(23) ve Gülce (13) kaybetti. Dirmenci gözyaşları içinde matematik öğretmeni olan yeğeni Özge'nin büyük umutlarla beklediği atamasını tren kazasından sonra çıktığını söyledi. Türkan Dirmenci,“Pırıl pırıl evlatlarımız, tren faciasıyla birlikte toprak oldular. Hepimiz ölümlüyüz gideceğiz ama bu şekilde değil. Biz yıllardır tren kullandık. Hız bize ölüm getirdi. Söylenenlere göre kapasitesinden fazla yolcu varmış. Biz bu feci olaya neden olanların artık hesap vermesini yargılanmasını istiyoruz. Sadece adalet istiyoruz” diye konuştu.

Gürkan Köse

TCDD GENEL MÜDÜRÜ GÖREVDEN ALINDI AMA YARGILANMIYOR?

Gürkan Köse ise küçük kızı Sena'yı ve iki yeğenini tren kazasında kaybetti. Köse,“Kızım hâlâ 16 yaşında! Başarılı bir öğrenciydi. Aynı trende ne yazık ki hayatını kaybeden Özgemiz ile zaman geçirmek istedi kızım. Trenin kalkmasına 3 saat varken izin verdik binip gitmesine, ölüm var bu hayatta buna lafımız yok. Burada olan ihmaller, kusurlar bizi üzüyor. TCDD Genel Müdürü İsa apaydın görevden alındı. Ne gerekçe ile görevden alındı? Madem görevden alıyorsun bırak yargılansın, gerçek suçlu kim ise ceza alsın. Emsal olsun bu durum ve yeni kazalar meydana gelmesin” diye konuştu.

İsmail Kartal

“AMAÇ YOL YAPMAK DEĞİL O YOLU GÜVENLİ YAPMAK OLSUN“

Anne ve babasını feci kazada kaybeden İsmail Kartal ise duygularını şu sözlerle anlattı “10 aydır hakim ve savcılardan adalet bekliyoruz. Maalesef bu adaletin, adalet saraylarından çıkmayacağını anladığımızda da meydanlara çıkmaya karar verdik. Tüm sorumlular yargılansın bir daha böyle katliamlar olmasın diye meydanlardayız. Biz bu katliamda 25 canımız, 300 kusur yaralımız oldu. Bir daha bu şekilde katliamlar, facialar yaşanmasın. Daha güzel , daha güvenilir bir demir yolları olsun, amaç yol yapmak değil o yolu güvenli yapmak olsun. Maalesef yapılan yolların güvensiz olması, yetersiz denetim olması yüzünden bu tür katliamlar oluyor. Buradan yetkililere sesleniyoruz. Lütfen daha dikkatli daha özenli işlerimizi yapalım bir daha canlarımız gitmesin”

Kazada 25 kişi hayatını kaybetmiş, 318 kişi de yaralanmıştı.

“VİCDAN DEĞİL ADALET İSTİYORUZ”

“Vicdan değil adalet istiyoruz! Adalet simgesinin gözleri kapalıdır. Ne olduğunun bir önemi olmadan, adaletli davranmak içindir. Biz bunu istiyoruz. Gerçek adaletin sağlanması için gözlerin kapatılıp ortaya konulan deliller ve gerçeklerle yargılamanın yapılması için adalet nöbeti tutuyoruz.”

AVCILAR BELEDİYE BAŞKANI DA DESTEK VERDİ

Acılı ailelere Avcılar Belediye Başkanı Turan Hançerli de nöbetlerine katılarak destek verdi.

SANATÇI MELİKE DEMİRAĞ: KAZA DEĞİL FACİA

Vergide adalet için ‘süresiz çarşamba’ Vergide adalet için ‘süresiz çarşamba’

Adalet nöbetine destek veren sanatçı Melike Demirağ “Burada çok ciddi bir vicdan konusu var. Kaza denilen ama kaza olmayan, ihmaller sonucu meydana gelen, buna facia diyoruz, bunun sorumlularının tepeden tırnağa bulunması ve sorumluların hesap vermesini istiyoruz. Ne yazık ki Türkiye’de hesabı verilmemiş yılların acısını çekiyoruz. Geçmişin hesabı verilmediği için bugünkü karanlık daha da büyüyor” dedi.

Duruşma 3 Temmuz’da

Davanın avukatlarından Gökmen Yeşil kazanın makinist ve memur hatası olamayacağını belirterek, “Bu hatta sorunlar var, denilerek raporlandığı halde önlem alınmadı. O gece arama kurtarma çalışması değil delilleri yok etme çalışması yapıldı. Hemen o gece bilirkişi gidiyor. Bir sürü hata buluyorlar ama sonucunda alt düzey 4 memura dava açtı. 3 Temmuz’da duruşma var. Ailelerin şikâyetçi olmasına rağmen bütün sorumlulara takipsizlik kararı verildi.” 

Eyleme, CHP İzmir Milletvekili Serpil Kemalbay, Avcılar Belediye Başkanı Turan Hançerli, sanatçı Melike Demirağ, İstanbul Tabip Odası Denetleme Kurulu üyesi Nazmi Algan, oyuncu Nur Sürer, Birleşik Taşımacılık Sendikası Genel Başkanı Hasan Bektaş ve gazeteci Nasuh Bektaş destek verdi.

Kaynak: http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/turkiye/1397076/Corlu_da_cocuklarini_kaybeden_ailelere_inanilmaz_sozler__Gencsiniz_bir_daha_yaparsiniz_.html