Özel yetkili Ankara Cumhuriyet Başsavcı Vekilliği'nin yürüttüğü 28 Şubat Soruşturması kapsamında İstanbul'da ikamet eden ve haklarında gözaltı kararı olan 11 kişiden, aralarında dönemin Genelkurmay 2. Başkanı emekli Orgeneral Çevik Bir'in de bulunduğu 9'u gözaltına alındı.
Çevik Bir, emekli tuğgeneraller İdris Koralp ve Ünal Akbulut'un da aralarında bulunduğu bu kişiler, aramaların sürdüğü ikametleri ve bürolarında tutuluyor.
Gözaltına alınanların, aramalar tamamlandıktan sonra sağlık kontrolünden geçirilecekleri, ardından da uçakla Ankara'ya gönderilecekleri belirtildi.
Bu arada, haklarında gözaltı kararı bulunan ve emekli albay oldukları bildirilen 2 kişiye evlerinde olmadıkları için ulaşılamadığı öğrenildi.
Öte yandan, bu soruşturma kapsamında gözaltına alınan emekli Tuğgeneral Ünal Akbulut'un, ''Balyoz Planı'' soruşturması kapsamında 7 Nisan 2010 tarihinde Beşiktaş'taki İstanbul Adliyesi'ne getirildiği ve savcılıkta ifade verdikten sonra serbest kaldığı belirtildi.
Ankara, İstanbul, Niğde, Çanakkale ve Eskişehir'de savcılığın talep ettiği adreslerde arama yapılıyor. Aramalar, sabah saat 08.00 itibarıyla başladı.

HSYK Başkanvekili Hamsici'den açıklama
HSYK Başkanvekili Ahmet Hamsici, basınla tanışma toplantısında gazetecilerin soruşturmaya ilişkin sorularını yanıtladı.
Hamsici, soruşturma kapsamında 31 kişi hakkında arama vegözaltı kararı olduğunu belirterek, ''Gözaltına alınması kararı çıkanlar arasında emekli Orgeneral Çevik Bir, Tuğgeneraller İdris Koralp ve Abdullah Kılıçarslan gibi isimler bulunuyor. Arama yapılan yerler de var dendi. İlk sorduğumuzda Nuh Mete Yüksel'in evinde de arama yapılıyor gibi bir bilgi geldi ama doğrulanmadı'' diye konuştu.

Kimlikler açıklandı
Özel yetkili Ankara Cumhuriyet Başsavcı Vekilliği'nin yürüttüğü 28 Şubat Soruşturması kapsamında gözaltı kararı çıkarılan kişilerin kimlikleri açıklandı.
Soruşturma kapsamında gözaltı kararı çıkarılan 31 kişinin kimlikleri şöyle:
''Ankara'da emekli Tuğgeneral Abdullah Kılıçarslan, emekli Kurmay Albaylar Hüsnü Dağ, Arslan Daştan, Oğuz Kalelioğlu, Sezai Kürşatökte, Ahmet Nazmi Solmaz; emekli Kıdemli Albaylar Serdar Çelebi, İbrahim Selman Yazıcı, emekli Albaylar Mustafa Kemal Savcı, Ziya Batur, Ruşen Bozkurt, Mehmet Şinasi Çalış, Aburrahman Yavuz Gürcüoğlu, İsrafil Aydın, Yahya Cem Özarslan; emekli binbaşı Ahmet Aka; emekli Başçavuş Hamza Özaltun  
İstanbul'da emekli Orgeneral Çevik Bir, emekli Tuğgeneraller İdris Koralp, Ünal Akbulut; emekli albaylar Yüksel Sönmez, Eser Şahan, Cengiz Çetinkaya; emekli Binbaşı Salih Eryiğit; emekli yüzbaşılar Orhan Nalcıoğlu, Mustafa Babacan; emekli Başçavuş Necdet Batıran, Aydın Karaşahin.  
Çanakkale'de emekli Astsubay Ahmet Tarık Yelkenci; Niğde'de emekli Kıdemli Albay Ümit Şahintürk; Eskişehir'de emekli Albay Alican Türk.''

Nuh Mete Yüksel: Evimde arama yok
Eski Devlet Güvenlik Mahkemesi (DGM) Savcısı Nuh Mete Yüksel,  soruşturma kapsamında evinde arama yapıldığı iddialarına ilişkin, ''Bana intikal eden bir şey yok. Evimde arama da yok'' dedi.

Basın da baskılardan nasibini aldı
28 Şubat sürecinde Sabah gazetesinin sahibi olan iş adamı Dinç Bilgin, gözaltılarla ilgili, ''Gelişmeleri çok hayırlı bir süreç olarak görüyorum. Askerler o dönemde kendilerini ülkenin hakimi olarak görüyorlardı. Üniversitelerden, yargıçlara kadar her kesim baskı altındaydı. Basın da bu baskılardan nasibini almıştı'' dedi.

28 Şubat'ta görevden ihreç edilen Kayasu
Adana Cumhuriyet Savcısı görevindeyken 12 Eylül darbesini yapanlar hakkında iddianame hazırladıktan sonra Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) kararıyla 27 Şubat 2003'te meslekten ihraç edilen emekli Cumhuriyet Savcısı Sacit Kayasu, arama ve gözaltı kararlarını ''gayet olumlu bir gelişme'' olarak nitelendirdi.
Artık bundan sonra hiç kimsenin darbe yapmaya heveslenemeyeceğini vurgulayan Kayasu, şunları kaydetti:
''Biliyorsunuz 28 Şubat başarılmış bir darbedir, 12 Eylül de öyle... Darbe başarılmış bile olsa hiçbir şekilde bu kişiler yargı önünden kurtulamayacak. Bundan sonrası için ümit verici, bundan öncekiler için ise yapılanların hesabının verilmesi açısından yine de sevindirici bir durum. Çünkü bugüne kadar bunlar yargılanamadı. Bundan sonra benim beklentim, herkesin hukuk çizgisi içinde kaldığı, ne yargının, ne siyasetin, ne de askerin birbirlerinin alanına müdahale ettiği bir Türkiye'dir. Böyle bir Türkiye insanlara güven vereceği gibi ayrıca kalkınmayı da hızlandıracaktır. O bakımdan Türkiye zaten buna layık olan bir ülke. İnşallah bundan sonra Türkiye çok iyi yerlere gelecektir. Bugünden sonra darbe yapmaya heves edenlerin bir kez değil bin kez düşünmeleri gerekir.''

Prof. Dr. Ahmet Sınav
Ünlü yönetmen Osman Sınav'ın kardeşi, Trakya Üniversitesi (TÜ) Güzel Sanatlar Dekanı Prof. Dr. Ahmet Sınav, Gülhane Askeri Tıp Akademisi'nde anatomi bölümünde binbaşı rütbesinde akademik çalışmalarda bulunduğu sırada, 28 Şubat süreciyle ordudan res'en emekliye ayrıldığını söyledi.
''Malum ordudan ihraç edildikten sonra bizim kariyerimizin önü kesildi'' diyen Sınav, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Devlet üniversitelerinde kadro alamıyorduk, vakıf üniversiteleri de kadrolarına almakta zorlanıyorlardı. Biz de kariyerimize devam etmek için yurt dışına gitmek zorunda kalanlardandık. Amerika'da şansımı denedim, ilk başlarda, İngilizce bilmediğim için zorlandım ama dünyanın önemli üniversitelerinden Columbiya Üniversitesi'nde dersler verdim, Medical College Of Georgia'da profesör unvanı aldım. Bunlar hakikaten küçümsenecek şeyler değil, Türkiye'den İngilizce bilmeden gittiğim Amerika'da dünyanın sayılı medical illustratörleri (tıp ressamı) arasına girdim. Bu yüzden arkadaşlar bazen ordudan iyi ki atılmışsın falan derler. Ama kolay olmadı elbette.''