4 yaşındaki Cem Aygün, Ankara’nın Keçiören ilçesinde 30 Ağustos 2012 günü polisin “dur” uyarısına uymadığı gerekçesiyle açılan ateş sonucu hayatını kaybetmişti. 


'AYAĞIM KAYMIŞTI' SAVUNMASI 

Şüpheli polis memuru Fatih Yılmaz ifadesinde, kaçan Cem Aygün’ü etkisiz hale getirmek için bacaklarına nişan alarak bir el ateş ettiğini, ancak maktulün kaçmayı sürdürdüğünü, kendisinin  takibi yaparken, ayağının kaymasıyla yere sırt üstü düştüğü sırada silahının bir kez daha patladığını belirtmişti.  Davaya bakan mahkeme Cem Aygün’ün sırtına isabet eden kurşunun polis tarafından “hedef gösterilerek” ateş edilip edilmediğinin belirlenmesi için bilirkişiden rapor istemişti. 

HEDEF GÖZETEREK ATEŞ AÇMIIŞ OLABİLİR 

Bilirkişi hazırladığı raporu Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesine sundu. Şüpheli polisin, “ayağım kaydığı sırada silahım ateş aldı” savunmasına rağmen bilirkişi, hazırladığı raporda, Cem Aygün’ün ölümüne neden olan kurşunun “hedef gözetmek suretiyle” yapılan ateş sonucu olabileceğine vurgu yaptı. 

MOBİL VARLIK TANIMLAMASI 

Şüpheli polis ve maktul Cem Aygün için  “mobil varlıklar” tanımlaması yapılan raporda şöyle denildi: “Sanığın merdivenlerin son basamaklarına geldiğinde eğilerek, yada oturarak hedef gözetmek suretiyle yapacağı atış sonucunda da maktulün ölümüne neden olan söz konusu yaralamanın meydana gelmesi mümkündür. Aralarında tefrik yapmak ve kesin bir sonuç bildirmek tıbben mümkün değildir. Çünkü kişiler hareketli, mobil varlıklar olup her an yön ve pozisyon değiştirebildikleri bilindiğinden, ateşli silah mermi giriş lokalizasyonu, trajesi, vücutta izlediği yol itibari ile atışın yapıldığı yön ve seviyenin belirlenmesi tıbben mümkün değildir”