Aydın Doğan hakkındaki halka açık ortaklığın kâr veya mal varlığı azaltma suçlamasıyla açılan davada ilk derece mahkemesi beraat kararı vermiş, Yargıtay 7. Ceza Dairesi suçun oluştuğu gerekçesiyle beraat kararını bozmuş, ilk derece mahkemesi de beraat kararında direnerek dosyayı Yargıtay Ceza Genel Kuruluna taşımıştı.
Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun karar henüz yayınlanmamakla birlikte davanın usule uygun açılmadığı yönünde karar verildiği haberleri yapılmıştı.
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun "Davanın usule uygun açılmadığı" kararının etkisi üzerinde durmak gerekir. Bildiğiniz gibi dava zamanaşımı süresi Aydın Doğan'a isnat edilen suç açısından 8 yıldır. İddianame düzenlenmesi ve sanığın sorgusunun yapılması zamanaşımını keserek 8 yıllık süreyi yeni baştan başlatır. Aydın Doğan hakkındaki iddianame 2009 yılı sonlarında düzenlenmiş ve Aydın Doğan'ın 2010 veya sonrasında sorgusunun yapılmış olduğu dikkate alındığında hakkındaki davanın düşebilmesi için en az 2018 yılına kadar vakit vardı.
İşte Yargıtay Ceza Genel Kurulu, Aydın Doğan hakkındaki davanın usulüne uygun açılmadığına karar vermesi, zamanaşımını kesen iddianame düzenlenmesi ve sanığın sorgusunun yapılmış olmasını geçersiz sayması anlamına geliyor. Bunun da anlamı davanın ortadan kaldırılıp, soruşturma aşamasına dönülmesi ve Aydın Doğan hakkındaki zamanaşımını ortadan kaldıran en son işlemin soruşturma (savcılık) aşamasında savcı tarafından Aydın Doğan'ın ifadesinin alınmış olması oluyor.
Soruşturmanın 2009 yılında başlatıldığı, iddianamenin de 2009 yılı sonlarında düzenlendiği dikkate alındığında Aydın Doğan'ın bu tarihten önce savcılıkça ifadesinin alınması gerekiyor ki azami ihtimalde Aydın Doğan hakkındaki soruşturmanın zamanaşımına uğrayacağı tarih 2017 yılı sonları olacaktır. Eğer soruşturma aşamasında Aydın Doğan'ın ifadesi savcılıkça alınmamış ise suç tarihinin 31/12/2007 olduğundan hakkındaki soruşturma 31.12.2015 tarihinde zaten zamaaşımına uğramıştır.
