İtiraz Konusu Kural

İtiraz konusu kuralda, herhangi bir zorunluluk olmaksızın kara yollarında dönüş kuralları dışında bilerek ve isteyerek aracın el freninin çekilmesi suretiyle veya başka yöntemlerle aracın ani olarak yönünün değiştirilmesi ya da kendi etrafında döndürülmesi hâlinde trafikten altmış gün süreyle men edilmesi öngörülmektedir.

Baba Olduğunu İddia Eden Kişinin Soybağının Reddi Davasını Açma Şartlarına İlişkin Kuralın Anayasa’ya Aykırı Olduğu Baba Olduğunu İddia Eden Kişinin Soybağının Reddi Davasını Açma Şartlarına İlişkin Kuralın Anayasa’ya Aykırı Olduğu

Başvuru Gerekçesi

Başvuru kararında özetle; hukuk devleti ilkesinin kapsamında yer alan ilkelerden birinin de aynı fiilden dolayı birden fazla yargılanmama veya cezalandırılmama (ne bis in idem) ilkesi olduğu, anılan ilkeye göre aynı fiilden dolayı mükerrer yargılama yapılamayacağı ve ceza verilemeyeceği, söz konusu ilkenin idari yaptırımlar için de geçerli olduğu, sürücünün hukuka aykırı bir eylemi için üç ayrı idari cezanın öngörülmesinin hukuk devletinin bir diğer unsuru olan ölçülülük ilkesiyle de bağdaşmadığı, fiille öngörülen yaptırımların orantısız olduğu, itiraz konusu kuralla aracın kullanılmasına engel olunması nedeniyle mülkiyet hakkının da ihlal edildiği belirtilerek kuralın Anayasa’ya aykırı olduğu ileri sürülmüştür.

Mahkemenin Değerlendirmesi

Anayasa'nın 38. maddesinin birinci fıkrasında “Kimse, işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanunun suç saymadığı bir fiilden dolayı cezalandırılamaz” denilerek suçun kanuniliği; üçüncü fıkrasında da “Ceza ve ceza yerine geçen güvenlik tedbirleri ancak kanunla konulur” ifadesine yer verilerek cezanın kanuniliği ilkesi güvence altına alınmıştır. Anılan maddede yer alan suçta ve cezada kanunilik ilkesi uyarınca hangi fiillerin yasaklandığının ve bu yasak fiillere verilecek cezaların hiçbir kuşkuya yer bırakmayacak biçimde kanunda gösterilmesi, kuralın açık, anlaşılır ve sınırlarının belli olması gerekmektedir. Kişilerin yasak fiilleri önceden bilmeleri düşüncesine dayanan ve belirlilik ilkesini kapsayan bu ilkeyle temel hak ve özgürlüklerin güvence altına alınması amaçlanmaktadır.

İtiraz konusu kuralla hukuka aykırı fiil ve yaptırımın herhangi bir tereddüde yer vermeyecek şekilde açık ve net olarak belirlendiği görülmektedir. Bu itibarla kuralın belirsizliğinden ve öngörülemezliğinden söz edilemez. Dolayısıyla kuralın Anayasa’nın 38. maddesiyle çelişen bir yönü bulunmamaktadır.

Kuralın “Başta spin atma fiili olmak üzere el frenini çekerek veya buna benzer yöntemlerle kontrolsüz olarak araçları kaydırmak suretiyle yönünü değiştiren veya aracı kendi etrafında döndüren sürücüler trafik güvenliğini tehlikeye atmaktadırlar./ Sürücüler bu davranışları nedeniyle trafik kazasına neden olmakta ya da trafik kazasına karışmaktadırlar…” şeklindeki gerekçesi gözetildiğinde kuralla manevra kurallarına aykırı araç idare ve sevkinin önüne geçilmesi suretiyle daha güvenli bir trafik akışının sağlanması amaçlanmıştır. Manevra kurallarına aykırı hareket eden araç sahibi sürücülerin araçlarının altmış gün süreyle trafikten men edilmesinin yaratacağı caydırıcı etki gözönünde bulundurulduğunda kuralın ulaşılmak istenen amaç yönünden elverişli ve gerekli olmadığı söylenemez.

Diğer yandan manevra kurallarına uyulmasının trafik güvenliğinin sağlanması ve trafik kazalarının azalması suretiyle can kayıplarının ve ülke ekonomisine verilen zararın önlenmesine sağlayacağı katkı ile kuralın öngördüğü yaptırımın niteliği ve miktarı dikkate alındığında yarar ile külfet arasında gözetilmesi gereken dengenin bozulmadığı, diğer bir ifadeyle kuralın öngördüğü yaptırımın orantısız olmadığı sonucuna ulaşılmıştır.

Öte yandan kuralın aynı fiilden dolayı birden fazla yargılanmama veya cezalandırılmama (ne bis in idem) ilkesine de aykırı olduğu ileri sürülmüştür. Anılan ilkenin uygulanabilmesi için bazı şartların varlığı gerekmektedir. Bu şartlar; ceza ile ilgili bir yargılama sürecinin olması, ceza sürecinin kesin/kesinleşmiş bir mahkûmiyet veya beraat hükmüyle sonuçlanmış olması, yeniden ceza ile ilgili bir yargılama sürecinin işletilmesi ve farklı yargılama süreçlerinin aynı fiile ilişkin olmasıdır. Anılan şartlar gözetildiğinde manevra kurallarına aykırı hareket eden sürücülere öngörülen yaptırımlardan birini düzenleyen kuralın aynı fiilden dolayı birden fazla yargılanmama veya cezalandırılmama ilkesiyle ilgisinin olmadığı açıktır.

Anayasa Mahkemesi açıklanan gerekçelerle kuralın Anayasa’ya aykırı olmadığına ve itirazın reddine karar vermiştir.

https://www.anayasa.gov.tr/tr/