Kendileri de eski uyuşturucu bağımlısı olan İmam Abdurrahim Aslan ile İbrahim Kalay, Asr-ı Saadet Derneği’ni kurarak ücretsiz olarak bağımlıları tedavi ediyor. Uyuşturucu bağımlıları, evladını uyuşturucudan kaybeden acılı aileler, uzmanlar ve doktorlar çok anlattı zararlarını... Çoğumuz bu mücadeleyi sadece polisin görevi olarak görürüz ancak bu sorun toplumun tümümü ilgilendiriyor. Artan uyuşturucu kullanımı ve madde bağımlılığı bu sorunu toplumsal bir sorun haline getirdi. Uyuşturucu kullanımı ve madde bağımlılığı ölümlerin yanı sıra, yaşamların dramatik bir şekilde kararmasına, bireyin ve toplumun refah düzeyinin düşmesine, madde ile ilintili suç ve kazaların, enfeksiyon hastalıklarının artmasına da yol açıyor. Bağımlılığın sonu genellikle ya ölüm ya da cezaevi oluyor... Günümüzün en büyük toplumsal sorunları arasında yer alan madde bağımlılığıyla mücadele için birçok sivil toplum kuruluşu önemli çalışmalar yürütüyor. Akıl ve iradeyi esir eden madde bağımlığıyla mücadelede görev alan her kurum ve kişi çok büyük önem arzediyor. Ancak buların içinde öyle bir kurum var ki hem yöneticileri hem de yaptığı çalışmalar ile ödül hak ediyor. Asr-ı Saadete Dönüş Derneği Türkçe adıyla Mutluluk Çağına Dönüş Derneği... Derneğin kurucuları ise eski uyuşturucu bağımlısıyken tövbe edip imam olan Abdurrahim Aslan, üniversiteyi terk eden İbrahim Kalay ile PTT’de posta dağıtan İhsan Yaşar Sever... Kurdukları dernek vasıtasıyla bir yılda yaklaşık 100 hayata umut olan üç arkadaş şimdi arkalarına aldıkları onlarca gönüllüyle sokaklardan, köprü altlarından madde bağımlılarını topluyor. Star’a konuşan zehir avcıları ile madde bağımlılığından yeni kurtulan gençler yaşadıklarını ve mücadelelerini anlattılar. KERİM CENGİTAŞ: BANKTAN ALIP GETİRDİLER Kerim Neşehir’li 23 yaşında, dört yıl bağımlı kaldı. İbrahim Kalay’ın onu bir bankta baygın halde bulup el atmasıyla kurtuldu. Acı dolu günleri geride bırakan Kerim o maziyi şöyle anlatıyor: “Hayatım altüst olmuştu. Ailem tamamen bitti. Ellerinde ne varsa aldım. Duygusuz oluyorsun acı çekmiyorsun kafanda sadece uyuşturucu var. Bir parkta baygın yatarken İbrahim Ağabey beni uyandırdı. Beni iki ay boyunca dernekten dışarı çıkartmadılar. Beşinci aydan sonra bağımlılığın etkileri tamamen bitti.” ABDURRAHİM ASLAN:BİR RÜYAYLA HAYATIM DEĞİŞTİ Abdurrahim Aslan 30 yaşında dört çocuk babası imam... Beş yıl boyunca uyuşturucu kullandıktan sonra gördüğü ilginç bir rüyayla yeni bir sayfa açtı hayatında... İlim öğrenmek için çeşitli medreselerde eğitim gördü ve imam olmaya karar verdi. Bir yandan imamlık yapıyor bir yandan da uyuşturucu bağımlılarının kurtulması için çalışıyorsunuz. Nasıl başladınız bu işe? Beş yıl boyunca bazı maddeler kullandım. Arkadaş ortamında keyif diye başladım. Ancak bir gün bu haldeyken bir rüya gördüm. Ölüme doğru gittiğimi ve son anda kurtularak birçok insanı da kurtardığımı gördüm. Oturup düşündüm ve bırakmaya karar verdim. O gün o iğrençlikleri yaptık ama yaşamış olduğumuz tecrübelerle bu duruma düşmüş kardeşlerimize bugün yardım ediyoruz. Allah bana tövbe kapısı açtı ve bu illetten kurtuldum. Sohbetlere katıldım kendimi ilim öğrenmeye adadım. Her şey o ilginç rüyayla başladı yani... Evet, ertesi gün içimde çok farklı bir heyecan ve sevinç vardı. Aelerin arayıp oğlumu kurtarın yardım edin taleplerine kayıtsız kalamadım. Bu süreçte İbrahim Kalay’la tanıştık ve şu anda kullandığımız dernek binasını kiraladık. Uyuşturucu kullandığını tespit ettiğimiz gençleri teker teker bularak onlara yardımcı olmaya hazır olduğumuzu duyurduk. Gelenler de oldu bizim getirdiklerimiz de... Gönüllerine hitap ettikten sonra bazı kapıların kendiliğinden açıldığını gördük. Çok tecrübeler edindik, daha çok faydalı olmanın yollarını aradık. Yurt içi ve yurt dışından geri dönüşler oldu. 100’e yakın kardeşimizin kurtuluşuna vesile olduk. ONLARA GÜNAHKAR OLARAK DEĞİL HASTA OLARAK BAKIYORUZ Onlara nasıl yaklaşıyor, nasıl kazanıyorsunuz? Onlara günahkar değil, hasta gözüyle bakıyoruz. Bunun bir hastalık olduğunu ve tedavisinin mümkün olduğunu söylüyoruz. Öncelikle onun uyuşturucuya ulaşmasını zorlaştırıyoruz. Manevi bir ortamda kalmasını sağlıyoruz. Dayanamayıp kaçmak isteyenler, krizlere girenler oluyor ama biz bunu sosyal aktivitelerle destekleyerek elde tutmaya çalışıyoruz. Onları eski ortamlarından ne kadar uzun süreli uzak tutabilirsek bu bizim için büyük başarıdır. Bir süre sonra madde bağımlığı yerini mantıklı düşünmeye bırakıyor. Sadece uyuşturucudan kurtarmıyoruz, aynı zamanda topluma kazandırıyoruz. İstihdam imkanı veya bir yerde meslek edinmesini sağlıyoruz. Tedavi sürecinde kaçanlar oluyor mu? Elbette oluyor ama nerelere gittiğini nerede uyuşturucu temin edip kullandığını biliyoruz. O yüzden onları bulmamız da kolay oluyor. Onları sızmış baygın bir vaziyette yatmış buluyoruz genellikle. Buranın tedavi için gerekli tüm donanımlara sahip olmadığının da farkındayız ancak şartlarımızı zorluyoruz. Kurtulan her genç bir zehir avcısı oluyor. Artık nerede kafası kıyak bir çocuk varsa onu bize getirmeye çalışıyorlar. Tecrübeleriyle onların motivasyonunu artırıyorlar. Kendiliğinden gelip kurtulmak isteyenler de var mı? Kendiliğinden bırakmak istiyorum bana yardım edin diyenler oluyor. Gelenlerin kafası kıyak ve onları ikna etmek onları burada tutmak gerçekten çok zor. Saldırgan ve agresifler genelde. Sövenler, üstümüze gelmeye çalışanlar da oldu ama uyuşturucunun etkisi geçince yaptıklarından pişman oluyorlar. Sabırla ve anlayışla yaklaşıyoruz. İHSAN YAŞAR SEVER: HAYATLARIN HEBA OLMASINA KAYITSIZ KALMADIM İhsan Yaşar Sever 37 yaşında dört çocuk babası. PTT’de posta dağıtıcısı olarak görev yapıyor. Uyuşturucuya hiç bulaşmadı ama Abdurrahim Aslan ile İbrahim Kalay’ın mücadelesini gördükten sonra dernek başkan yardımcısı olarak onlara katıldı. İhsan Bey siz bu kervana nasıl katıldınız? Genel başkan yardımcısıyım... Dört çocuk babasıyım posta dağıtıcısıyım ve uyuşturucuya bulaşmış evlatlarımızın bu şekilde gözlerimiz önünde heba olmasına kayıtsız kalamazdım. Ben de bir köşesinden tuttum. Gençlerin bilinçlenmesi için piknik, spor müsabakaları ve geziler düzenliyoruz. Sosyal aktivitelerle gençleri hem eğlendiriyor hem de doğru arkadaşlıklar kurmalarına imkan sağlıyoruz. YUNUS KAYA: BİR SEFERDEN BİR ŞEY OLMAZ DEDİM AMA... Yunus Bitlisli 23 yaşında... altı sene bağımlı yaşadı... Yunus yaşadıklarını şöyle anlattı: “Bir seferden bir şey olmaz diye başladım her geçen gün dozu artırıyordum. Ailem dışında herkes beni dışladı. Yeri geldi gece eve gitmedim aem, babam ve kardeşlerim çıktı sokaklarda beni aradılar. Aem bir gün ‘vazgeçmezsen artık benim oğlum değilsin’ dedi. Allah’a dua ettim, şükür duamı geri çevirmedi. Bunu iliklerime kadar hissettim. Dernekle tanıştım. Bir yıldan beri zehri ağzıma bile sürmedim.” CİHAT ZURNACI: ÇEVRE ÖĞRENİNCE ARSIZ OLUYORSUN Cihat Zurnacı Giresunlu 26 yaşında ve bir çocuk babası... Üç yıl boyunca uyuşturucuya bağımlı bir şekilde yaşayan Zurnacı kurtuluş sürecini şöyle anlattı: AMATEM’e gittim, özel kuruluşlara yüksek paralar ödedim olmadı. İlaçlar ağırdı, baygınlık yapıyordu. Çevrem bağımlı olduğumu öğrenince endişe ve korku yerini arsızlığa bıraktı. Eşim beni yalnız bırakmadı. Dayım bu derneği anlattı. Buradaki herkes bir şekilde uyuşturucu bağımlısı olup kurtulmuş insanlardı. Bu beni cezbetti. Onların kurtulduğunu görünce “Yapabilirim” dedim. İBRAHİM KALAY: ANNELERİN GÖZYAŞI DİNSİN DİYE YOLA ÇIKTIK İbrahim Kalay 31 yaşında dört çocuk babası... Altı yıl uyuşturucu kullandı. Uyuşturucu bağımlığı yüzünden üniversiteyi yarıda bıraktı, büyük işlere girişti ancak hepsini kaybetti. Uyuşturucuyu bıraktıktan sonra Asr-ı Saadete Dönüş Derneği’ni kurarak başkanlık görevini üstlendi. Eşi ve ailesinin dahi bilmediği uyuşturucu macerasını ilk kez anlattı. Gençleri uyuşturucu bataklığından kurtarmaya nasıl karar verdiniz? Oğlu uyuşturucu bağımlısı olan bir aenin yardım istemesiyle başladık. Abdurrahim Hoca’yla konuştuk ve bu arkadaşımızı kurtardık. Madde bağımlılığıyla mücadele için dernek kurmaya karar verdik. Daha çok insana ulaşmak için kaymakamlık, belediye ile emniyetten yardım istedik. Birçok aemizin hem acı hem de sevinç gözyaşlarına şahit olduk. Bugün onlarcası bize dua ediyor. Uyuşturucu ile mücadele uzmanlık gerektiren bir konu ve zorlu bir süreç değil mi? Çok zor şeyler yaşadık elbette ama kurtulduklarını görünce tüm zorlukları unutuyorsunuz. Çalışmalarımız duyuldukça yardım talepleri de artmaya başladı. Uyuşturucuyu bırakmak isteyenler bir süre sonra kendileri gelip başvuruyor. Geçmişte siz de uyuşturucu kullandınız mı? Kimseye anlatmadığım bir sırrımdır. Eşim ve ailem halen geçmişimde böyle bir şey olduğunu bilmiyor. Çünkü bu illete bulaştığımda onlardan uzaktaydım. Denizli’de başladı İstanbul’da devam etti. Üniversite yıllarım da dahil altı yıl sürdü. Ancak 2008 yılında bıraktım ve yeni bir sayfa açtım. Çok fazla detaya inmek istemiyorum ama bu acı tecrübeler uyuşturucu bağımlığıyla mücadele etmemde çok yardımcı oldu. Tıbbi ve psikolojik desteği nasıl sağlıyorsunuz? AMATEM, Balıklı Rum Hastanesi gibi çeşitli hastaneler var. Buraya gelenlerin büyük bölümü buralara gidip tedavi görmüş ama aldıkları ilaçlarla kurtulamamışlar. Farklı bir şeye ihtiyaçları olduğu ortada. Susuz bir insana siz yemek verirseniz onun kimyasını bozarsınız. Bir insanın neye ihtiyacı varsa onu vermek lazım. Uzanacak doğru bir el bekliyorlar. Sadece tıbbi ve psikolojik destekle olmuyor. Sevgiye dostluğa ihtiyaçları var. Gençleri tedavi etmek için yeterli donanım ve imkânınız var mı? En büyük sıkıntımız bu. Buraya gelen veya bizim bulup getirdiklerimiz bir süre uyuşturucu kullanmayınca doğal bir kriz süreci yaşıyor. Bu süreci atlatmak için sürekli o kişi takip ediliyor. Bazen günlerce burada kaldıktan sonra dışarı gidip tekrar uyuşturucu alanlar oluyor ama onları hiçbir zaman bırakmıyoruz. “Burası bizim mekanımız” diyorlar. STAR Kaynak: HABER7.COM