TÜRKYAYBİR’in bir önceki dönem başkanı ve gazetemiz yazarı Metin Celâl’in OHAL döneminde yaşananları rakamlarla birlikte açıkladığı konuşmasıyla başlayan etkinlikte Günay’ın yazar ve yayıncı dostları konuşma yaptı. Etkinlikte Eray Ak, Ali Bulunmaz ve Dilek Akıskalı’dan oluşan Cumhuriyet Kitap ekibini temsilen Eray Ak da “Biz ekip olarak Turhan Abi’nin bıraktığı yerden devam etmeye çalışıyoruz. Motivasyonumuz da onun bize emanet bıraktığı işi yere düşürmemek” şeklinde konuştu. Konuşmalardan satırbaşları şu şekildeydi: -Halil İbrahim Özcan: Turhan Abi’yi düşünüyorum, o çelebi, nazik insanı. İçerideki diğer gazeteci ve yazar dostlarımızı. Bu defa zaman ağır geçiyor. Tutukluluk da bir hüküm maddesi olarak içeridekilerin üzerinde bir ağır yük olarak kalıyor. -Aytül Akal: Turhan Günay her zaman yanımızda oldu. Ağlayarak yanına gittiğimiz zamanlar oldu, Turhan Günay bize dedi ki siz yaptığınıza güveniyorsanız devam edin. Her zaman ipiyle kuyuya ineceğimiz, sırtını kitaplara dayayan bir adam oldu. -Atilla Birkiye: Pestenkenari sözcüğü aklıma geliyor. Birebir anlamı saçma sapan demek. Bu siyasi dönemi karşılamak için pestenkenari sözcüğünü öneriyorum. -Semih Poroy: Buradan ülkenin bütün mahkeme heyetlerine sesleniyorum. Gereksiz tutuklama kararlarıyla hukukun ve adaletin başını öne eğdirmeyin. Sevgili Turhan Günay’ın ve diğer bütün tutuklu arkadaşlarımızın kendilerinden haksızca alınmış özgürlüklerinin iade edilmesini talep ediyoruz. -İlbay Kahraman: Bir insanı ancak bu kadar aşağılamaya çalışabilirsiniz, sağ bir örgütle ilişkilendirmeye çalışarak. Haklı bir nedenle mi tutuklayacaklardı onu? Hayır. Ama bu kadar da haksız olması ona hakaret gibi geliyor bana. -Vahit Uysal: Turhan Abi, hayatımın en dolu dolu anlarını geçirdiğim abimiz. Yayıncılık dünyası denince ilk akla gelen insanlardır. -Emin Nedret İşli: Sahaflar eğer bugün bir parça zarardalarsa ve işler kötü gidiyor diyorlarsa bunun bir nedeni de Turhan Abi’nin Silivri’de tutuluyor olması. Onun için bizim isteğimiz Turhan Abi’nin bir an önce aramıza dönmesi. -Işıtan Gündüz: Diktatörler Türkiye’de adet haline geldi, bir zaman sonra kitapları basılıyor. Turhan yine bu kitapları tanıtacak. -Kenan Kocatürk: Onun sayesinde çok güzel dostluklarım, çok büyük bir ailem, çok uzun yolculuklarım oldu. Dün gece rüyamda çok yorulduğunu, dergiyi bağlamak için çok uğraştığını söyledi. -Arif Keskiner: Bu kararları verilen hukukçu insanların çocukları akılları erdiğinde sormazlar mı babalarına, bu kararları sen mi verdin diye. Ne cevap verecekler diye çok merak ediyorum. Yalnız bırakmayın Turhan Günay’ın kızı Elif Günay da şunları söyledi: “24 Temmuz’da duruşmamız var takip etmenizi diliyorum, bayağı eğlenceli olacak yalan, dolan entrika. Bir de iddianamemiz var, yaratıcı yazarlık için çok yararlı olacağını düşünüyorum. Yapılabileceğiniz şey bu, takip etmek, yalnız bırakmamak.Kaynak: Cumhuriyet.com.tr