YALOVA - Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Prof. Dr. Metin Feyzioğlu, Yalova’da yaptığı konuşmada Anayasa değişikliği konusunu değerlendirerek, "Bir gece yarısı çıkarsınlar. Nasıl her şey gece yarısı apansız çıkarmayı biliyorlar. Bunu da yapsınlar ve bir sürprize uyanalım. Sabah olduğunda bir bakalım ki Türkiye’de insanımız gerçekten siyasi düşüncesini, iradesini meclise yansıtabileceği, demokratik bir tabloyla karşılaşalım. Lütfen şaşırtsınlar bizi" dedi. Atatürkçü Düşünce Derneği’nin (ADD) davetlisi olarak Yalova’ya gelen TBB Başkanı Prof. Dr. Metin Feyzioğlu ilk olarak Baro Başkanlığı’nı ziyaret etti. Burada Baro Başkanı Avukat Cevdet Bekler tarafından karşılanan Feyzioğlu, gazetecilerin sorularını da yanıtladı. Yeni anayasa çalışmalarını değerlendirerek eleştiride bulunan Feyzioğlu, "Anayasanın değişmez maddelerinin üzerinde 'ifade düzeltiyoruz’ veya şunu, bunu yapıyoruz, özüne, içeriğine dokunmuyoruz’ diye yapılan her türlü kalem oynatması bir takiye, bir aslında esasa özel dokunma girişimi olarak görüyoruz ve buna şiddetle karşı çıkarız. Anayasanın değişmez maddelerini, değiştirilebileceğini gündeme getirenlerin, bu maddelerde hangi ifadeden ve ilkeden rahatsız olduğunu açıklamasını istiyorum. Demokratik devletten mi rahatsız oluyorlar, hukuk devletinden mi rahatsız oluyorlar, laik devletten mi rahatsız oluyorlar, sosyal devletten mi rahatsız oluyorlar? Yoksa üniter devletten mi sıkıntı duyuyorlar. Bunları bir kere açıklasınlar. Biz şunun değişmesini istiyoruz demeden, efendim, değiştirebiliriz, ne var yani. Sivilleşiyoruz, ne var yani’ diye yapılan el uzatmaları tamamı cumhuriyetin temeline, ilkelerine, felsefesine yönelik müdahalelerdir. Bu yüzden bunu kabul etmemiz mümkün değildir" dedi. "SABAH BİR SÜRPRİZLE UYANALIM" Üzerinde uzlaşma sağlanan 60 maddeyle ilgili de konuşan Feyzioğlu, "İlk günden beri bizim tavrımız şu oldu: Anayasa, daha demokratik, özgür bir Türkiye için herhalde değiştirilmedir ya da yazılmalıdır. Size çok basit bir şey sorayım. Daha özgür, daha demokratik, halkının iradesini meclise eksiksiz yansıdığı bir Türkiye için çok basit, kolay ve alışık oldukları tarzda. Bir gece yarısı geçirecekleri öneri var. Ellerine bir silgi alıyorlar, sağ elle tutuyorlar, seçim kanununda baraj kısmında 10 rakamının üzerini siliyorlar ve 3 yazıyorlar. Bir gecede yapılabilecek değişiklik. Bir gece yarısı çıkarsınlar. Nasıl her şey gece yarısı apansız çıkarmayı biliyorlar. Bunu da yapsınlar ve bir sürprize uyanalım. Sabah olduğunda bir bakalım ki Türkiye’de insanımız gerçekten siyasi düşüncesini, iradesini meclise yansıtabileceği, demokratik bir tabloyla karşılaşalım. Lütfen şaşırtsınlar bizi" dedi. KİMSENİN AKLIYLA ALAY ETMESİNLER Yeni anayasa ile Yüksek Öğrenim Kurumu’nun (YÖK) özerk hale getirilmesi gerektiğini savunan Feyzioğlu, "YÖK’ü siyasi iktidarın üniversiteleri yönetmekteki aracı konumundan çıkarsınlar. 3-4 gün sürer bu hazırlık herhalde, üniversitelerin çatı örgütü, koordinasyon örgütü haline getirsinler. Bu çok zor değil bakın. Üniversitelere bilimsel özgürlük, idari ve mali özerklik tanısınlar. İyi de polisin bile izinsiz giremediği üniversiteye ‘yol yapıyorum’ bahanesiyle dozerleri sokup Türkiye’nin en köklü üniversitelerinden birinin tam ortasından ve hukuki süreç tamamlanmadan, maço bir tavırla ikiye bölmek, ortadaki somut, gerçek uygulamayken Türkiye’yi özgürleştirecek, üniversite özgürlüğünü ve özerkliğini getirmekten söz etmem gerçekçi değil. 60 maddeden söz ediyorsunuz. Bunun tamamı ‘cambaza bak.’ Gerçek işte orada duruyor. Biz cambaza bakarken, biz aman anlaştılar ne güzel, harikulade derken o Anayasa değişikliğiyle sağlanmasını beklendiğimiz üniversite özgürlüğü, idari ve mali özerkliği kampüsün ortasına sokulan dozerlerle katlediliyor. Dolayısıyla gerçekçi olalım. Kimse kimsenin zekası, aklıyla alay etmesin. Aklıyla da savaş yapmasın. Ortada Türkiye’yi özgürleştirmek, demokratikleştirmek falan gibi bir program yok. Türkiye’yi maalesef nasıl tek adamlaştırabiliriz, nasıl cambaza baktırıp asıl ajandamızı, programımızı yürütebiliriz diye bir proje var. Bırakın daha demokratik bir hukuk düzenini, eldeki hukuka kör topal da olsa idare eden hukuk kurallarına bile saygı gösterilmeyen bir tablonun tam ortasında duruyoruz." Ziyaretin sonunda Bekler, Feyzioğlu’na porselen tabak hediye etti. 'BİR AĞAÇ İÇİN KOCA EVİ KAYDIRTAN ATATÜRK’Ü HALA ANLAMADIK' Feyzioğlu daha sonra, Yürüyen Köşkü ziyaret etti. Burada bir açıklama yapan Feyzioğlu, “Bir ağacın bir dalını kesmemek için koca evi kaydırtan Mustafa Kemal Atatürk’ü hala anlamadık. ODTÜ’nün ortasında kıyım yapıyoruz. Bu kıyımı yapanlar da durdurtmayanlar da teşvik edenler de destekleyenler de tahrik edenler de herkes tarih önünde sorumludur” dedi. Prof. Dr. Feyzioğlu, köşkten etkilendiğini belirterek duygularını Twitter hesabında da paylaştı. Prof. Dr. Feyzioğlu, Baro Başkanı Cevdet Bekler ile baronun yeni binasını da gezdi. Şehir merkezinde gezen Feyzioğlu, okey oynayan kadınlarla sohbet etti, parkta oynayan çocukları da sevdi. (Süheyla GOZDERELILER/DHA)