Selin Sayek Böke, açıklamasında "İşsizliği düşürmek ve özellikle de eğitimli gençlerimizin iş bulmasını sağlamak için, Türkiye'nin beşeri ve fiziksel sermayeye dayalı, yüksek teknolojili, istihdam ve yüksek katma değerli üretim yaratıcı reel iktisadi politikalara acilen ihtiyacı vardır. Ayrıca, eğitim-ekonomi ilişkisinin birbirini besleyen süreçler olduğu unutulmadan, mevcut eğitim ve öğretim sistemin kalitesinin arttırılmasının da ülkemizin öncelikleri arasına alınması gerekiyor. Özetle, ülkemizin insanı merkeze alan, adil ve yüksek katma değerli üretim odaklı yeni bir kalkınma hikâyesine ihtiyacı vardır" ifadelerine yer verdi. "GERÇEK İŞSİZLİK ORANI 18,4"Selin Sayek Böke, "AKP iktidarının vizyonsuz ekonomi politikaları nedeniyle işsizlik oranı, 2016 yılının ilk ayında geçtiğimiz yılın Şubat ayından sonra en yüksek seviyesine ulaşarak yüzde 11,1 oldu. Bu oranı mevsim etkisinden arındırdığımızda dahi çift hanelerden kurtulamadığını görmekteyiz. 3 milyon 290 bin insanımız işsiz. Bununla da bitmiyor! Umudunu kaybetmiş ve iş aramaktan vazgeçmiş fakat iş verildiğinde çalışmaya hazır olan vatandaşlarımızın sayısı ise 2 milyon 654 bin. Bu yurttaşlarımız işsizlik oranı ölçümünde hesaba katılmıyor. İşsizler ordusunun görünmeyen kısmı olan bu grubu da işsizlik hesaplamasına dahil edersek Türkiye'nin gerçek işsizlik oranı yüzde 18,4'tür. İŞKUR verilerine göre ise sadece İŞKUR'a kayıtlı yaklaşık 1 milyon 770 bin işsiz içerisinde yarım milyondan fazla vatandaşımız 1 yıldan uzun bir süredir iş aramakta. Doğru istihdam politikaları uygulanmadığı takdirde bu vatandaşlarımızın umudunu kaybetmesi ve işgücünden ayrılması da an meselesi" dedi. "GENÇLERİMİZ VE EĞİTİMLİ İŞGÜCÜMÜZ EKONOMİK POLİTİKALARIN KURBANI"Selin Sayek Böke, "Her 5 gencimizden 1'i iş bulamıyor. Türkiye gibi nüfusunun büyük çoğunluğu gençlerden oluşan bir ülkede genç işsizliğin bu kadar yüksek olmasının ekonomik ve sosyal maliyetleri de benzer ülkelere kıyasla çok daha fazla. AKP iktidarı, gençlerimizin üzerinde yaşadığımız topraklara üretimle katkı sunacakları iş imkanlarını yaratmak yerine onları her alanda baskı altına alıp işsiz ve aç bırakıyor. Ayrıca, en az lise seviyesinde eğitim almış insanların yüzde 11,2'si iş bulamıyor. İŞKUR'a kayıtlı 800 binden fazla lise ve üzeri diplomaya sahip vatandaşımız arasından yaklaşık 290 bini ise 1 yıldan fazla bir süredir iş aramakta. Ülkemiz için daha yüksek katma değer yaratabilme amacıyla yıllarını eğitime ayıran pırıl pırıl gençlerimiz, maalesef niteliklerini yansıtabilecekleri bir iş bulamıyor ve bu nedenle hayata ve ülkeye olan inançlarını zamanla kaybediyor. Diğer taraftan, eğitim için kamunun ve bireylerin yıllar boyunca gerçekleştirdikleri harcamalar da bu gençlerimiz iş bulamadığı sürece heba oluyor" dedi. "YENİ KALKINMA HİKAYESİNE İHTİYAÇ VAR"Selin Sayek Böke, "İşsizliği düşürmek ve özellikle de eğitimli gençlerimizin iş bulmasını sağlamak için, Türkiye'nin beşeri ve fiziksel sermayeye dayalı, yüksek teknolojili, istihdam ve yüksek katma değerli üretim yaratıcı reel iktisadi politikalara acilen ihtiyacı vardır. Ayrıca, eğitim-ekonomi ilişkisinin birbirini besleyen süreçler olduğu unutulmadan, mevcut eğitim ve öğretim sistemin kalitesinin arttırılmasının da ülkemizin öncelikleri arasına alınması gerekiyor. Özetle, ülkemizin insanı merkeze alan, adil ve yüksek katma değerli üretim odaklı yeni bir kalkınma hikâyesine ihtiyacı vardır" dedi. Kaynak: Cumhuriyet.com.tr