Parti kulislerinde, Ala’nın bakanlık bürokrasisi başta olmak üzere cemaatle mücadele için yapılan operasyonlarda yavaş kaldığı, bu nedenle görevden alındığı değerlendirmesi yapılıyor. Ala’nın İçişleri bürokrasine yabancı olan Süleyman Soylu’nun atanmasıyla MİT başta olmak üzere üst düzey bürokraside hızla görevden almaların yapılacağına dikkat çekiliyor. 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında AKP’nin parti teşkilatları ve yerel yönetimlerde başlattığı cemaat temizliğinin kabine ve parti yönetimine de sıçrayabileceği beklentisi bir süredir dile getiriliyordu. İAla’nın dün bakanlıktan istifa etmesi, parti kulislerinde ’sürpriz’ olarak nitelendirildi. Ala’nın Erdoğan’ın isteği üzerine istifa ettiği konuşulurken, istifanın nedenleri konusunda şu değerlendirmeler yapılıyor: Ala yavaş kaldı: Ala, İçişleri Bakanı olarak 15 Temmuz gecesi ve sonrasında aktif değildi. Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, darbe gecesi İçişleri Bakanı’na bağlı olan valileri arayıp talimat verirken, Ala ortada çok görünmedi. Süleyman Soylu da o gece çok aktifti. Darbe girişimi sonrası Emniyet’te operasyon yapıldı, ancak bakanlık bürokrasisi ile vali ve kaymakamlara yönelik operasyonlarda zayıf kalındı. Kendi belirlediği bürokrasi: Ala, bakanlık bürokrasisi, valiler ve kaymakamları belirleyen isim. Kendi atadığı bürokrasiye angaje olmuş olabilir. Operasyonların hızlandırılması için İçişleri bürokrasisine yabancı dışardan bir isme gerek duyulmuş olabilir. Bu açıdan da Süleyman Soylu, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan Yıldırım’a da yakınlığı açısından düşünüldüğü zaman en uygun isimlerden biri. Saray ile ters düşmüş olabilir: Ala, Erdoğan’ın isteği üzerine kabine dışında kaldı. Bu sürece gelinmesinde bazı atamalar ve görevden almalar konusunda Saray ile ters düşmesi etkili olmuş olabilir. MİT ve üst düzey bürokraside operasyon: Ala’nın yerine Süleyman Soylu’nun getirilmesiyle İçişleri bürokrasisi başta olmak üzere MİT ve kamu üst düzey bürokrasisinde sert bir operasyon dalgası yaşanabilirKaynak: Cumhuriyet.com.tr