Genel Kurula Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek de katıldı. Mehmet Şimşek konuşmasının başında geçen ay hayatını kaybeden TÜSİAD Onursal Başkanı Mustafa Koç için “Bütün ülkemizin ve Koç ailesinin başı sağolsun. Gerçekten Türkiye büyük bir şahsiyeti kaybetti' dedi. “DEFLASYONİST SÜREÇ ENFLASYONA GÖRE ÇOK DAHA YIKICI VE ETKİLİDİR'Mehmet Şimşek, TÜSİAD'ın Yönetim Kurulu Başkanı Cansen Başaran Symes'ın kendisine 'Enflasyona ilişkin kaygılarımı ifade ettim' dediğini anlatan Şimşek, 'Dünyada da belli yerlerde ciddi deflasyon riski var. Aslında deflasyon bizim çok da aşina olmadığımız, ama enflasyona göre o kadar daha tehlikeli olan bir durum ki hayal edemezsiniz. Deflasyonist süreç enflasyona göre çok daha yıkıcı ve etkilidir. Türkiye'deki enflasyonist süreci küçümsemek için söylemiyorum, o ayrı bir konu' diye konuştu. “TÜRKİYE'DE EĞER İŞ GÜCÜ PİYASASI ESNEK OLSAYDI BUGÜN İŞSİZLİK ORANI YÜZDE 5'İN ALTINDA OLABİLİRDİ'Başbakan Yardımcısı Şimşek, makro reformlar sıralayarak, “Yolsuzlukla mücadele. Burada siyasi etik kanunu, siyasetin finansmanında şeffaflık, kamu ihale kanunu, imar planı değişikliklerini kural bağlanması… Bunlar çok önemli hususlar ve çok somut iyi çalışılmış, umut ediyorum ki yakın dönemde Meclisimize bu çalışmalar gelir ve geçer. İkinci kısmı iş gücü piyasası reformu. Başladık, kısmen Meclise de gitti. Kıdem tazminatında, kısmı çalışma, esnek çalışma, özel istihdam büroları, iş başı eğitim programları…Kıdem tazminatı konusu biliyorsunuz. Bir sürü ülke için işsizlik verileri var. Bir bakalım dedik. Kıdem tazminatı olan ülkelerde ne kadar, kıdem tazminatı olmayan ülkelerde ne kadar? Türkiye'de ne kadar? Kıdem tazminatının olmadığı ülkelerde işsizlik oranı, kıdem tazminatının olduğu Türkiye gibi bir ülke ile karşılaştırıldığında yarı yarıya daha düşük. Biz bu anlamda hem tasarrufları artıracak, hem herkesi kıdem tazminatı güvencesine kavuşturacak, kayıt dışılığı azaltacak ve iş gücü piyasasına esnekliği sağlayacak bir çalışma yapmamız lazım. OECD ülkelerinde millet ortalama 37-38 saat çalışıyor. Türkiye'de ise 49 saat çalışıyor. Demek ki Türkiye'de eğer iş gücü piyasası esnek olsaydı bugün işsizlik oranı yüzde 5'in altında olabilirdi. Çünkü aynı çalışanı daha fazla çalıştıracağımıza daha fazla insan istihdam ederdik. Peki niye bunu başaramıyoruz? O nedenle reform gerekiyor ve reformları başlattık' diye konuştu. “POZİTİF AYRIMCILIK YAPILMASI TÜRKİYE İÇİN OLMAZSA OLMAZDIR'Mehmet Şimşek, “Yine kısmi zamanlı istihdam oranı. Düşünün Türkiye'de o a kadar iş gücüne katılmayan kadın var, o kadar genç nüfusumuz var. Türkiye bunun için mükemmel bir yer. Yani yarı zamanlı çalışmak için mükemmel bir yer. Bugün Avrupa yüzde 20-25'lerden bahsediyor. Halbuki Türkiye'de yüzde 10-11 civarında. Mutlaka bunu artıracak yapısal düzenlemelere ihtiyacımız var. Kadınların iş gücüne katılım oranı AK Parti döneminde ciddi bir artış göstermiş. Ama son derece düşük düzeyde. Nüfusumuzun yarısının önemli bir kısmı aktif değilse siz ilk 10'a girebilir misiniz? Bu mümkün mü? O nedenle eğitim çok önemlidir, kadınların iş gücü piyasasına cezp edilmesi, onlara destek olunması, pozitif ayrımcılık yapılması Türkiye için olmazsa olmazdır' dedi. “İSTEDİĞİNİZ MESLEK OKULUNU SİZE DEVRETMEYE HAZIRIZ'Şimşek, yargı ve eğitim reformu hakkında da bilgi vererek, “Yargı reformunu da çalıştık. Yakında inşallah kabineye, oradan da meclise gidecek. Yargıda ihtisaslaşma çok önemli, iş mahkemelerinin etkinliğinin artırılması, tahkim merkezlerinin faaliyete geçirilmesi, noterlik sisteminin gözden geçirilmesi… Bunlar çok somut şeyler. Siyasi olarak vergi reformundan bahsetmiyorum, çok basit iş hayatıyla ilgili unsurlardan bahsediyorum, bunlar çok çok önemli adımlardır. Eğitim reformu, özellikle öğretmenlerin performansını kalitesini artıracak çabalar içerisine gireceğiz. 30 bin öğretmeni hemen atamayacağız, onları stajyer olarak bir süre eğitime tabi tutacağız. O anlamda öğretmen akademisi stajyerlik çok önemli. Eğitimde kalite endeksi oluşturarak bir bakacağız. Mesleki teknik eğitim de sizlinle birlikte çalışacağız. İstediğiniz meslek okulunu size devretmeye hazırız, bütçesiyle, her şeyi ile. Buyurun eğer istiyorsanız beraber… Zaten önünüz açık, istediğiniz OSB'de kendiniz meslek okullarını açabiliyorsunuz. Biz öğrenci başına size destek veriyoruz. Ama mevcutları da eğer istiyorsanız bütçesi ile birlikte sizlerle çalışalım. Okul bazlı bütçeye bu nedenle geçeceğiz. Yabancı dili öğretemiyoruz, o konuda hakikaten ciddi bir çaba gerekecek' şeklinde konuştu. “TÜRKİYE'NİN GELECEĞİ PARLAK. KÖTÜMSERLİĞE GEREK YOK'Şimşek, “Zor bir küresel konjonktürden geçiyoruz. Türkiye'nin her ne kadar yakın coğrafyasına ilişki her ne kadar bir takım tehditler, bir takım belirsizlikler varsa da pragmatik rasyonel zemini kaybetmeyeceğiz. Çok iyi bir yol haritamız var reform yapacağız. Bugüne kadar yakın dönemde bir çıpa ile gittik; kamu maliyesindeki disiplin. Şimdi üç çıpamız var. Avrupa Birliği, yapısal reformlar ve kamu maliyesindeki disiplin. Türkiye'nin geleceği parlak. Kötümserliğe gerek yok. Tabi ki dünyadaki gelişmelere biz bağışıklık kazanmadık, öyle bir şey yok. Biz bir aday adayıyız. Gelişmeler bizi de etkileyecek. Ama Türkiye'nin ciddi avantajları var, Türkiye'de güçlü bir hükümet var, siyasi istikrar var. Çok net olarak söylüyorum bu reformların yüzde 65-70'ini uygularsak, Türkiye çok hızlı bir şekilde yüzde 5 üzerindeki bir büyümeyi önümüzdeki 20 yılda sağlayabilir ortalama olarak' dedi. Kaynak: DHA