Olay, merkez Osmangazi İlçesi Karabalçık Mahallesi'nde geçen ağustos ayında meydana geldi. Muhtar Kasım çiçek'in oğlu Vehbi Eren Çiçek'in düğünü öncesi kına gecesi yapıldı. Kına gecesi sonunda davetliler geleneklere göre topluca eğlenerek tavuk almak için damat evine gitti. Bu sırada ateşlenen tabancadan çıkan kurşunlardan biri Beyza Özer'in boynuna saplandı. Bir kurşun ise, yakınında bulunan babaannesi Hasene Sevinç'in boynunun kenarından girip, protez dişine çarptıktan sonra ağzına saplandı. Yaralanan babaanne ve torunu Şevket Yılmaz eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldı. Ameliyat edilen ve yoğun bakımda bir süre tedavi gören Beyza Özer öldü, iyileşen babaanne taburcu edildi.Olay sonrası düğün yerinde 2'si ruhsatlı 3 tabanca bulundu. Düğün sahibi Kasım Çiçek'in bacanağı Ahmet Ülger olayla ilgili gözaltına alındı ve sevk edildiği mahkeme tarafından tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Ülger, Beyza'nın ölümünden sonra jandarmaya teslim oldu. 'Adam öldürmek' ve 'yaralamak' suçlarından mahkemeye çıkartılan Ülger tutuklandı. Cumhuriyet Savcısı, Ülger'in yanı sıra silahını aldığı damadı Salih Eyli ile o gece ateş ettiği öne sürülen düğün sahibi muhtar, 46 yaşındaki Kasım Çiçek hakkında Bursa 6' Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açtı. Mahkeme heyeti, Ahmet Ülger'e, 'Olası kast ile Beyza Özer'in ölümüne neden olmak' suçundan ömür boyu hapis cezası verdi. Mahkeme sanığın duruşmadaki iyi halini dikkate alarak cezasını 16 yıl 8 aya düşürdü. Mahkeme ayrıca Ülger'e Hasane Sevin'i 'Olası kast ile yaraladığı' gerekçesiyle 2 yıl 2 ay 20 gün hapis cezası verdi. Mahkeme heyeti, toplam 18 yıl 10 ay 20 gün hapis cezası verdiği Ülger'in tutukluluğuna karar verdi. Tutuksuz yargılanan sanıklardan Kasım ve Asım Çiçek de 1'er yıl 8'er ay hapis cezasına çarptırılırken, Salih Eyli beraat etti.Ölümünden sonra her gün eşi Zübeyde Özer ile her gün üzerinde duvağı bulunan kızlarının mezarını ziyaret eden Ahmet Özer bu kez mahkeme kararını kızının kabri başında yüksek sesle okudu. Kızının ölümüne neden olan kişiye Beyza'nın her yaşı için neredeyse bir yıl hapis cezası verildiğini söyleyen Ahmet Özer, "Kızım okulda çok başarılıydı. Çınar Lisesi'nin özel öğrencileri arasındaydı. Doktor olacaktı ama öldü. Bir genç kızın yaşamı bu kadar basit olmamalı. İnsanların zevki için yavrum 17 yaşında toprağa girdi. Canımız çok yanıyor" dedi.Mezarı başında, "Güzel kızım bak ben geldim. Annen geldi, kaldır kafanı annen geldi. Annen güzel evine, ziyaretine geldi" diyen Zübeyde Özer, "Her gün yavrumun mezarına sarılıp ağlıyorum. Bu kez kararı okuduk. Ateş düştüğü yeri yakıyor" dedi.Avukatları Nalan Soysal ise yakından tanıdığı ailenin kızlarının ölümünden psikolojisinin bozulduğunu belirterek, "Çok acı çektiler. Her gün kızlarının kabrine gidip onunla konuştular: Son olarak mahkeme kararını mezarı başında babası okudu" dedi.Kaynak: Cumhuriyet.com.tr