CHP Grup toplantısında konuşan Kılıçdaroğlu, bugünün 'Dünya Sigarayı Bırakma Günü' olduğunu hatırlatırken, Türkiye'nin en çok sigara içen ülkeler arasında 11'inci sırada bulunduğunu her 4 kişiden birisinin sigara içtiğini belirtirken, "Sigaraya 1 yılda ödediğimiz para; 20 milyar dolar. Bu hastalıktan insanlar hayatını kaybediyor. Ülkemizde 1 yılda sigaradan 110 bin vatandaşımız hayatını kaybediyor. Gelin hep birlikte sigarayı bırakalım. Temiz bir havayı teneffüs edelim. Diyeceksiniz ülkemizde temiz bir hava mı var? Onu da biliyorum. Mücadeleyi yaparsak emin olun bütün engelleri aşmış oluruz" diye konuştu. Kısa süre önce ameliyat olan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'ye 'Geçmiş olsun' dileklerini ileten Kılıçdaroğlu, "Bugün uzun süredir siyasette sessizliğini sağlık nedeniyle koruyan sayın Devlet Bahçeli, bugün ilk toplantısını yaptı kendisine şifalar diliyoruz. Kendisine sağlıklı bir yaşamı bütün gönlümle diliyorum" dedi. 'YÜRÜRLÜKTEKİ BİR DARBE ANAYASASI DEĞİL' Yeni Anayasa çalışmalarına değinen Kılıçdaroğlu, darbe hukukunun demokrasiye zarar verdiğini ifade ederken, parlamentoda bir komisyon oluştuğunu belirtirken şunları ekledi: "Ben bu ülkede birinci sınıf demokrasi istiyorum' diyorsanız bunu lütfen daha yüksek sesle dile getirin. Kendi ülkemizde birinci sınıf demokrasi istiyoruz. Bu ülkenin insanı, 3. sınıf demokrasiye mahkum edilemez. Bu konuda bir anlaşalım. Diyorlar ki anayasa değişsin. 34 yıl geçti aradan 84 maddesi değişti anayasanın. Kimisini gönüllü kimisini AB'ye giriyoruz diye değiştirdik. Yürürlükte olan anayasa artık bir darbe anayasası değil. Temel maddelerinin büyük bir kısmı, değişti. Sorunumuz ne? 84 maddesi değişti de anayasanın özgürlükçü bir demokrasi mi geldi. Hayır yok. Anayasa ile her şey çözülmüyor. Sorun anayasa sorunu değil. Sorun darbe hukukundan kaynaklanan temel bir sorundur. Baskı yönetimi var. olaya doğru teşhis konulmalı. Darbe hukukundan kaynaklanan sorunları çözdüğümüzde birinci sınıf demokrasi yakalanmış olur. Toplanacak komisyona, 'Anayasa Uzlaşma Komisyonu' denilmesini kabul etmiyor ve desteklemiyoruz. Komisyonun adı Türkiye'yi darbe hukukundan arındırma komisyonu olmalı. Eğer siz Türkiye'yi darbe hukukundan arındıracaksınız başımızın üstüne. Her türlü katkıyı vereceğiz. Sürekli CHP darbecidir, darbecileri destekler. Sabah, öğlen, akşam bunu söylerlerdi. Şimdi sadece ve sadece biz, darbeye karşı en büyük bedeller ödemiş genel başkanları hapise atılmış, mal varlıklarına el konulmuş darbe dönemlerinde, el konulmuş bir partini genel başkanı olarak söylüyorum; eğer siz samimi olarak darbeye karşıysanız bizim söylediklerimizi yaparsınız, Türkiye'yi darbe hukukundan arındırırsınız. O zaman kimin darbeci, darbeci olmadığı açık bir şekilde ortaya çıkmış olur." CHP lideri Kemal Kıllıçdaroğlu konuşmasında Türkiye'yi darbe hukukundan arındırmak ve ülkele 'Birinci sınıf demokrasi' getirmek gerektiğini anlatırken şöyle konuştu: "Varsanız hep birlikte çalışalım. Sayın Davutoğlu'na açık ve net çağrıda bulunuyorum. Biz biz elinde sopa olan devlet istemiyoruz. Elinde sopa olan devlet, ortaçağ anlayışıdır. Vatandaşına güler yüzlü hizmet eden devlet istiyoruz. Bugünkü iktidar elinde sopa var. Yargı sopasını istediği şekilde kullanabiliyor. İstediği işadamının varlığına el koyabiliyor. İstediği adamı hapise atabiliyor. İstediğinin tutuklayabiliyor, sorgusuz sualsiz mahkemeye bile çıkarmıyor. Böyle bir devlet istemiyoruz. Açık çağrı yapıyorum gel diyorum, elinde sopa olan devlet değil özgürlükçü bir devlet olsun. Hükümet de onun yanında olsun. Vatandaş güvensin. Siyasi ahlak yasasını çıkaralım. Cebini düşünmeyecek siyasetçi vatandaşın cebini düşünecek." Kılıçdaroğlu'dan "Kimse Türkiye'nin gücünü test etmesin" çıkışı - VİDEO 'SAYDAM DEVLET KAÇAK SARAYIN MALİYETİNİ VATANDAŞINA AÇIKLAYAN DEVLETTİR' Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yurt dışı seyahatlerine ilişkin CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Saydam devlet kaçak sarayın maliyetini vatandaşına açıklayan devlettir. Saraya yapıyorsunuz kaça yapıldığını kimse bilmiyorum benim paramla yapıyorsun maliyetini benden gizliyorsun. Çünkü benim kabul etmeyeceğim bir maliyet. Sen gideceksin Latin Amerika'ya, özel uçak ile gidebilirsin tabi. Hiç kimsenin eleştiri hakkı yoktur. Devletin tahsis ettiği uçak ile gider. Ama sen giderken bir de askeri kargo uçağı senin arabanı taşıyor. O da başka bir uçak. Neden oluyor? Saydan devlet bunun hesabı verilir. O ülkede sana tahsis edilecek araba yoksa sen o ülkeden bir araba satın al. Gelirken de o devlete bağışla. Türkiye'nin onuru de. Bağışla. Devletin saydamlığı hükümete itibar kazandırır. Devlete, siyasete itibar kazandırır" diye konuştu. 'GİDİP KADDAFİ'DEN 250 BİN DOLAR PARA ALDIN. NEREYE HARCADIN BU PARAYI?' CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu grup toplantısındaki konuşmasını şöyle sürdürdü: "Gidip Kaddafi'den 250 bin dolar para aldın. Kaynağını açıkladın mı? Nereye harcadın bu parayı? Açıklamadı. Söz verdiği halde açıklamadı. Bu siyasete gölge düşürüyor. Ekvator'a gitti. Orada da korumalar, oradaki milletvekillerini dövdüler. Türkiye'nin imajına bu kadar zarar veren bir Cumhurbaşkanı olmamıştır. Kendileri şimdi sosyal medyada paylaşıyor. Diyorlar ki, 'Türkler ne kadar sabırlıymış. Biz bir gün dayanamadık. Türkler 14 yıldır bu çileyi çekiyor.' 'TÜRKİYE'Yİ DARBE HUKUKUNDAN ARINDIRMADIĞINIZ SÜRECE BU ÜLKEYE DEMOKRASİ GELMEZ' Sayın Davutoğlu'na açık çağrım; saydam devlet istiyorsan, eli sopalı değil, vatandaşına hizmet eden ve hesap veren devlet istiyorsan bizim gönlümüz açık. Birinci kuralımız bu. Siyasi partiler yasası ve seçim yasası değişmeli. Türkiye'yi darbe hukukundan arındırmadığınız sürece bu ülkeye demokrasi gelmez. 'AKP'NİN BELEDİYE BAŞKANI HANGİ HAKİME, SAVCIYA GÜVENECEĞİM BİLMİYORUM DİYOR' Türkiye'de yargı bağımsız mı? Bir Allah'ın kulu çıkıp, Türkiye'de yargı bağımsız demiyor. AKP'nin kendi belediye başkanı bile hangi hakime, savcıya güveneceğim bilmiyorum diyor. O belediye başkanı arkadaşıma sesleniyorum, kendi vicdanına sor yargıyı 13 yılda bu hale kim getirdi? '21. YÜZYILDA 4 YILLIK HUKUK FAKÜLTESİ OLMAZ' Yargının bağımsızlığı, tarafsızlığı konusunda açık çek veriyoruz. İsterse Davutoğlu hukuk fakültelerinden başlayarak yargı sistemindeki bütün aksaklıkları kaldırabiliriz. 4 yıllık hukuk fakültesi olmaz 21. yüzyılda. 4 yıllık fakülte olmaz. Değiştirelim, kuralları değiştirelim. Hakim, avukat olmak o kadar kolay mı? Avukat olmak o kadar kolay mı? Eskiden belki böyleydi ama şimdi dünya değişti. Değişime ayak uydurmak zorundayız. Eğer sayın Davutoğlu, biz de düşünceyi açıklama özgürlüğünden yanayız. O zaman açık çağrım gel kardeşim, şu darbe hukukunun tamamını değiştirelim. 'CAN DÜNDAR VE ERDEM GÜL NEDEN CEZAEVİNDE?' Dört, düşünceyi açıklama özgürlüğü. Beş, medya özgürlüğü. Türkiye'de basın hür mü? Doğru haber yaptı diye gazeteciler içeri atılıyor. Can Dündar ve Erdem Gül neden cezaevinde? Hangi gerekçeyle? 'TRT, TÜRKİYE CUMHURİYETİ'NİN ALEYHİNE YAYIN YAPIYOR' TRT benim, vatandaşın ödediği vergi ile iktidar partisinin şakşakçılığı yapılamaz. TRT, Türkiye Cumhuriyeti'nin aleyhine yayın yapıyor. Davutoğlu'na çağrım, TRT'yi bu rezil durumdan kurtaralım. 'ÜNİVERSİTELERE İDARİ, MALİ, BİLİMSEL ÖZERKLİK VERELİM' Altıncı konu sosyal devlet. Açık çağrı, aile sigortasını getirelim. Yedi, bir ülkeyi dünyada saygın kılan temel unsurlardan birisi de o ülkenin üniversiteleridir. Üniversiteler üzerindeki baskıyı kaldıralım. Bilimsel özerklik verelim. İdari, mali özerklik verelim." 'KAŞIKLA VERDİLER KEPÇE İLE ALDILAR' Asgari ücret ve emekli maaşlarına ilişkin Kılıçdaroğlu, "Kaşıkla verdiler kepçe ile aldılar. vergilere zam, zorunlu trafik sigortası, ekmek, et… fiyatları artıyor. Bu sosyal devlet değil" dedi. 'TÜRKİYE'NİN ASLINDA BİR HÜKÜMET REJİMİ SORUNU YOK' Kılıçdaroğlu, "Sekiz, yasama organı yürütmenin arka bahçesi halinde şu anda. Bu tabloyu sağlayan da 12 Eylül darbe hukuku. Yasama organını güçlü hale getirmek zorundayız. Darbe hukukunu değiştirelim. Dokuzuncu ilke, din ve vicdan özgürlüğü. Onuncu kuralımız İç Tüzük değişikliği. İşin özeti şu, Türkiye'nin aslında bir hükümet rejimi sorunu yok. Türkiye'nin darbe hukukundan kaynaklanan kötü yönetim sorunu var. Bu sorunu çözmek zorundayız. 200 yıllık parlamenter sistem tecrübemiz var. Osmanlı'da da parlamenter sistem vardı. Şimdi bunu atalım başka sistem getirelim. Kime göre? Bir kişinin isteği üzerine rejim değişmez" diye konuştu. 'PATRONLU BAŞKANLIK SİSTEMİ PATRONAJ' Kılıçdaroğlu, "Hitler rejim değiştirdi baktılar ülkeyi felakete sürükledi. Almanlar da vazgeçtiler parlamenter sisteme geçtiler. İnsani gelişmişlikte, dünyanın en iyi 20 ülkenin 18'nde parlamenter sistem var. En dipte, 20 ülkenin 19'unda başkanlık sistemi var. Patronlu başkanlık sistemi patronaj var" dedi. 'BUNLARA DOKUNMAYIN DİYEN VALİLERE TALİMAT VEREN ERDOĞAN VE DAVUTOĞLU' Terör sorunu üzerinden hükümeti eleştiren Kılıçdaroğlu şu ifadeleri kullandı: "Türkiye'nin terör sorununu da aşması da önemli. Her gün şehitlerimiz geliyor. Birinci sorum şu 2002'de AKP iktidar olduğunda Türkiye'de terör sorunu var mıydı? Hangi iktidarlar döneminde terör örgütü palazlandı ve güçlendi? Terör örgütüyle terör sorununu çözeceğim diye masaya oturan kimdi? Terör örgütü şehirlerde ilçelerde silahları depolarken valilere talimat veren bunlara dokunmayın diyen kimdi? Erdoğan ve Davutoğlu. 'DEVLETİN VALİSİ OLDUĞUNUZ SÜRECE BİZİM SİZİNLE SORUNUMUZ YOK' Bazı vali arkadaşlarımız alınmışlar. Valilere sesleniyorum sizin günahınız, kabahatiniz yok size verilen talimatları yapıyorsunuz. İktidarın değil devletin valisi olduğunuz sürece bizim sizinle sorunumuz yok. 'PKK BİZİ KANDIRDI DİYEN KİMDİ? SEN ÇOCUK MUSUN ALLAH AŞKINA?' PKK bizi kandırdı diyen kimdi? Sen çocuk musun Allah aşkına? Türkiye'nin temel sorunu kötü yönetimdir. Terör örgütü vergi daireleri kurdu… Bunlarda tık yoktu. Şimdi bedelini bu ülkenin garip şehitleri ödüyor. O şehitlerin kanları bu adamların yakalarındadır. '7 HAZİRAN'DAN BU YANA 180 GÜNDE 270 ŞEHİT VERDİK' 7 Haziran'dan bu yana 180 günde 270 şehit verdik. Son 6 ayda verdiğimiz şehit sayısı son 19 yılın en yüksek seviyesi. Hiçbir yılda bu kadar fazla şehit vermedik. Bunun sorumlusu kim? Siz koskoca Türkiye Cumhuriyeti'ni nasıl olur da bir terör örgütüyle muhatap edersiniz? 'ADALET VE KALKINMA PARTİSİ'NİN YÖNETİCİLERİ, TERÖR ÖRGÜTÜNE YARDIM VE YATAKLIK YAPMIŞLARDIR' Açıkça söylüyorum, Adalet ve Kalkınma Partisi'nin yöneticileri, terör örgütüne yardım ve yataklık yapmışlardır. Diyecekler ki tekrar dava açıyoruz. Açmazsanız namertsiniz." 'ARAPLARDAKİ KABİLE ŞEYHİ BİLE BİZİM GÜCÜMÜZÜ TEST ETMEYE KALKTI' Hükümetin dış politikasını eleştiren Kılıçdaroğlu sözlerini şöyle sürdürdü: "Dış politikası iflas eden belki de dünya siyaset tarihine girecek bir olay Türkiye'nin Suriye dış politikası. Ne dedilerse tam aksini yaptılar. Uçağımızı uçuramaz hale geldik. Bekliyorlar gelsin uçak indireceğiz. Esad gittikçe güçleniyor. Kırmızı çizgi, yeşil çizgi de kalmadı bunların tamamı hikaye. Kimse Türkiye'nin gücünü test etmesin diyorlardı. Araplardaki kabile şeyhi bile bizim gücümüzü test etmeye kalktı. Açıkça meydan okudu. Benim onuruma dokunuyor. Onlar yutup kalıyor. 'SURİYE KONUSUNDA TEK MÜTTEFİKİMİZ, SUUDİ ARABİSTAN VE KATAR' Suriye konusunda tek müttefikimiz, Suudi Arabistan ve Katar. Türkiye'nin düştüğü hale bakın. Bütün uygar dünyadan koptuk. 24 saat içinde Şam'a, Halep'e gideriz diyorlar. Biz gidemedik ama, 2 buçuk milyon Suriyeli geldi 600 bini de yolda. Süleymanşah Türbesi'ni bile kaçırmak zorunda kaldık. Bu ayıp bile bu hükümete yeter. '600 BİN KİŞİ GELECEK. BİZ KAYGILIYIZ DİYOR. YENİ Mİ UYANDIN DAVUTOĞLU' Şimdi 600 bin kişi gelecek. Biz kaygılıyız diyor. Yeni mi uyandın Davutoğlu. Günaydın demek için çok geç değil mi? Akşam günaydın denir mi? 'IŞİD İLE SÖZLEŞME SAĞLAYAN ŞAMLILAR CEPHESİNE, SİZ HALA SİLAH YARDIMI YAPACAK MISINIZ?' Şamlılar cehphesi diye bir örgüt daha var Suriye'de. Bu örgütün özelliği Türkiye'nin de bu örgüte destek vermiş olması. Bu örgüt, geçenlerde IŞİD İle bir anlaşma imzaladı. IŞİD ile sözleşme sağlayan Şamlılar cephesine, siz hala silah yardımı yapacak mısınız? merak ediyorum. 'TÜRKİYE'NİN SURİYE'DE SAVAŞA GİRMESİ, TÜRKİYE'Yİ ORTADOĞU'DA SAVAŞA SOKMAK BU ÜLKEYE NETTİR' Türkiye'nin Suriye'de savaşa girmesi, Türkiye'yi Ortadoğu'da savaşa sokmak bu ülkeye ihanettir. Başka ülkelerin askerlerini Türkiye üzerinden Suriye'ye göndermek o da başka bir ihanettir. CHP Olarak buna asla izin vermeyeceğiz. Barışı, kardeşliği, özgürlüğü…istiyoruz."Kaynak: Cumhuriyet.com.tr