Direnmek boşuna ya da canına kıymak... Tutkular boşuna, sevmek, sevilmek. Ege Denizi’nin ufuk çizgisinde, gecenin ayazında teknenin batmasıyla sulara gömülmek... Adlarını bile bilmediğimiz kaçak göçmenlerin öyküsü... Ölümcül bir günün başlangıcı. Yaşamın derinliğindeki o bildik fırtına, bombalanan canlar, Uludere, Afyon-Kara-Hisar. Doğal afetmiş, bir küçük ihmal, Mehmetçik Vakfı’ndan 33 bin lira. Sanki sel basmış, deprem olmuş, Mehmet’ler ölmüş taburda. Şu 90’lı yıllar... Faili meçhul cinayetler... Kaçırılan, infaz edilen Kürt işadamları, aydınlar, demokratlar... İtirafçılar! Çeteler! Siyasetçiler! *** Çetin Emeç’i, Aksoy’u, Üçok’u, Uğur’u, Onat’ı, Anter’i, M. Sincar’ı öldüren caniler... Hizbullah’ı eğiten devlet, TBMM’nin hazırladığı Faili Meçhul Cinayetleri Araştırma Komisyonu Raporu, Susurluk... Devlet - mafya - siyaset! Boşalan köyler, yakılan ormanlar. Türk ve Kürt ayrımı yapılmadan öldürülen aydınlar... Tersane işçileri, kaçak göçmenler, çocuklar, gençler. Yağmur sularına kapılıp ölen bir minibüs dolusu kadın emekçi... O pusular, bombalar... Ölsün yoksulun çocukları, üç gün sonra adlarını bile unuturlar. *** Hoş geldin Arap Baharı! Kahire’de Tahrir Alanı... Gösteriler... Hüsnü Mübarek’in gidişi, demir kafes içinde çocuklarıyla birlikte yargılanması. Müslüman Kardeşler’in gücü. Tunus, Mısır ve Libya... Arap Baharı döndü mü Arap kışına! Aşiret savaşları başladı mı Libya’da? Önemli bir not düşeyim bu arada... Bahreyn’de halk “özgürlük ve demokrasi” deyince, Suudi Arabistan ordusu giriverdi ülkeye. Tüm dünya yumdu mu gözlerini! Bir fotoğraf dolaşıyordu önceki gün internette. Suriye’de Esad muhalifi El Kaide yanlısı, El Nusra’nın savaşçılarından birisi, duvar dibine dizilen, kolları arkadan bağlı Suriyeli askerleri elinde silahla başlarından vurarak öldürüyordu. Bu arada Rus yapımı bir misket bombası vardı bir başka fotoğrafta. Suriye’de iç savaş, El Kaide ve kolları, Taliban, savaştan kaçan siviller, çoluk çocuk. Bilmem bu topraklarda yaşayan insanlarımız Mustafa Kemal’e hâlâ hakaret edecek mi, laiklik kavramını “laikçiler” diye küçümseyecek mi? *** Ben yaşadığım coğrafyanın insanıyım... ABD, İngiltere, İsrail’in Ortadoğu’da tezgâhladığı oyuna gelecek kadar saftorik değilim. Savaştan yana değil barıştan yanayım! O ılımlı İslam modelini Türkiye’de deneme tahtasına çevirmek isteyen iç ve dış güçleri bilirim. 30 yıldır bitmeyen bir terör var benim ülkemde... Teröre karşıyım, etnik milliyetçiliğe, mezhepçiliğe karşıyım. Din, dil, ırk, mezhep, renk ayrımcılığı yapmam... İran, İsrail’i vuracakmış, Malatya’ya, Katar’a füze kalkanı kurulacakmış. İncirlik Adana’da her şey yerli yerinde... Irak’ta Şiiler, Sünniler birbirini öldürüyor. İçiniz acımıyor mu hiç? Bir savaş uçağımız düşürülüyor, iki genç subayımız şehit düşüyor. Bana ne İsrail’den, Suriye’den, Mısır’dan, Libya’dan... Bu topraklarda yaşayan halkım ilgilendirir beni! Bir de dünya halklarının kardeşliği!