Evrensel'de yer alan habere göre, Kadın Cinayetlerine Karşı Acil Önlem Grubu, "Şiddet, taciz, tecavüz ve saldırı tehdidi altında yaşamak istemiyoruz" şiarıyla eylem yaptı. Geçtiğimiz hafta Şişli Meşrutiyet Mahallesi Dere Sokaktaki yurduna giden kadın öğrenci bir erkeğin tecavüzüne uğramıştı. Polis tarafından yakalanan saldırgan, "Travesti zannettim. Mücadele sırasında olmadığını anladım. Kendimi tutamadım, tecavüz ettim" diyerek savunma yapmıştı. Yaşanan saldırıyı protesto etmek için Osmanbey Metro Pangaltı çıkışında toplanan kadınlar, sloganlar eşliğinde olayın gerçekleştiği sokağa yürüdü. "Sokakta tecavüz var" pankartı açan kadınlar ellerinde, "Tesadüf değil erkek şiddeti", "Yurt yollarında taciz var", "Tecavüzün bahanesi olmaz", "Kadınız, öfkeliyiz, peşinizdeyiz", "Sokaklar bizim hayatımız bizim", "Güvenli sokaklar hepimizin hakkı", "Bağır herkes duysun erkek şiddeti son bulsun", "Issız yerlere yurt yapılmasın", "Transfobik bahaneni al başına çal" dövizleri taşıdı. Kadınlar yürüyüş boyunca, "Geceleri de, sokakları da, meydanları da terk etmiyoruz", "Trans cinayetleri politiktir", "Bu sokakta tecavüz var", "Bağır herkes duysun erkek şiddeti son bulsun", "Susmuyoruz, korkmuyoruz itaat etmiyoruz" sloganlarıyla yürüyerek aydınlık sokaklar ve ıssız yerlere yurt yapılmaması taleplerini yinelediler. Saldırının gerçekleştiği sokakta açıklama yapan kadınlar, "sokakları terk etmeyeceğiz" mesajı verdi. Kadın Cinayetlerine Karşı Acil Önlem Grubu'ndan Feride Eralp yaptığı açıklamada, "Bu sokaklarda ve her yerde evlerimizin önünde, hayatlarımızın orta yerinde taciz, tecavüz, şiddet var. Bunun sorumlusu sadece bu olaydaki suçun faili değil aynı zamanda bu tür gerekçeleri kabul eden, ceza indirimi isteyen ve uygulayan savcılar ve hakimler; translara yönelik şiddeti normal kabul eden hatta kendisi uygulayan polisler; biz kadınlar gece sokakta olunca, eve kapanmayınca her şeyi hak ettiğimizi düşünenler ve bunu düşünmeyi meşrulaştıranlar; bizi minibüste, takside, metrobüste, sokakta güvensiz hissettiren, her an etrafımızda ne olup bittiğinin, çevremizde kimlerin olduğunun farkında olmak, arkamızı kollamak ama kolladığımızı da çaktırmamak zorunda kalan erkekler; daha 1 ay önce tecavüzü evlilikle aklayacak yasa tasarısı getirmeye çalışan iktidar. Ve tüm bunların böyle olduğu bir ülkede yurtları ıssız, sessiz, insansız yerlere inşa edenler ve edilmesine izin veren Milli Eğitim Bakanlığı" diyerek devletin sorumluluğunu hatırlattı. Kadınların taciz endişesiyle hayatlarının kısıtlandığına dikkat çeken Eralp, "Geceleri de, sokakları da, meydanları da terk etmiyoruz" dedi.Kaynak: Cumhuriyet.com.tr