Geçen mayıs ayında Aksu ilçesinde 14 yaşındaki İ.K., 12 yaşındaki H.İ., 10 yaşındaki A.İ. ile aynı yaştaki Y.O.'nun yanına gelen Ramazan Ç., para karşılığı cinsel ilişki teklif ettiği, çocuklardan birini ormanlık alana götürüp cinsel istismarda bulunduğu iddiasıyla şikayet üzerine gözaltına alındı. Sonrasında tutuklanan Ramazan Ç. hakkında çocuğun cinsel istismarına teşebbüs, cebir tehdit veya hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılmak ve silahla tehdit suçlarından ayrı ayrı cezalandırılması istemiyle dava açıldı. Antalya 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın 6'ncı duruşmasına, Ramazan Ç. ve avukatı Hüsnü Yılmaz Okutucu ile mağdur çocukların avukatları Hümeyra Duygu Çetin, Denizhan Berkmen, Hilal Cingöz, Hülya Balban ile Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'ndan avukat Şule Uçar hazır bulundu. Mağdur çocuklar ve ailelerinden duruşmaya katılan olmadı. ŞİKAYETE BAĞLI TACİZ SUÇLAMASI DÜŞTÜ Mahkeme, çocuğun cinsel istismarı suçundan 4 kez cezalandırılması istenen sanığın mağdurlara cinsel amaçla dokunmadığı, eylemin cinsel ilişki teklifi ve cinsel organını gösterme boyutunda kaldığı, mağdurları zorlamadığı anlaşıldığından eylemin bu haliyle cinsel taciz kapsamında kaldığına karar verdi. Taciz suçunun kovuşturmasının ise şikayete bağlı olduğu, mağdurların kanuni temsilcilerinin sanık hakkındaki şikayetlerinden vazgeçtikleri gerekçesiyle davanın düşürülmesine karar veren mahkeme, mağdur Y.O.'yu ormanlık alana götürerek cinsel amaçlı hürriyetinden yoksun kıldığı için Ramazan Ç.'yi 2 yıl 6 ay hapse mahkum etti. Ramazan Ç.'yi 3 çocuğu bıçakla tehdit etmekten de 2 yıl 1 ay hapse mahkum eden mahkeme, hükümle birlikte adli kontrolle tahliye etti. ÇEVRE BASKISI İDDİASI Mağdur çocukların avukatlarından Hilal Cingöz, ailelerin çevre baskısından dolayı şikayetten vazgeçtiğini iddia etti. Mağdur çocukların avukatları olarak davayı sonuna kadar takip ettiklerini aktaran Hilal Cingöz, Her ne kadar aileleri şikayetten vazgeçse de biz mağdur çocukların haklarını korumaya devam edeceğiz. Verilen karara da itiraz edeceğiz. Bu tür olaylara karşı bütün halkın bilinçlenmesi gerekiyor. Kararın bozulmasını, sanığın cinsel istismar suçundan da ceza alması gerektiğini düşünüyoruz. Çünkü olay ortada" diye konuştu. Mağdur çocukların avukatlarından Hülya Balban da karara üzüldüklerini söyledi. Balban, Biz sanığın cinsel istismara teşebbüsten ceza verilmesini düşünürken maalesef mahkeme heyeti cinsel taciz ve tehditten cezalandırma yoluna gidip tahliye kararı verdi. Yani suç sabit olmasına rağmen, kanaatimize göre sanığın ailesi çocukların aileleriyle görüşerek, şikayetten vazgeçmelerini sağladı. Belki karşılığında para verdiler. Bu bir emsal dava teşkil edecek diye düşünüyoruz. Çünkü bu tarz davalarda aydırıcı kararların çıkmaması, diğer cezalara da yansıyacak ve toplumu olumsuz etkileyecektir. Bu nedenle kararı temyiz ediyoruz. Bakanlık avukatı da kararı temyiz edecektir" diye konuştu. 'KATILMA TALEBİMİZ KABUL EDİLMELİYDİ' Avukat Hülya Balban, katılma taleplerinin reddilmesinin hatalı olduğunu belirterek, "Kabul edilmesi gerekirdi. Yine de biz kararı Bölge Adliye Mahkemesi'ne temyiz edeceğiz. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı avukatı da doğrudan mağdurlar avukatı olarak dosyaya katılmıştır. Kararı 7 gün içinde temyiz edecektir. Bizler de 7 gün içersinde Bölge Adliye Mahkemesine istinaf dilekçemizi sunacağız. Katılma talebimizin reddi hususunun açık bir şekilde hatalı olduğunu belirtip, esastan temyiz gerekçelerimizi belirteceğiz" diye konuştu. HAK YERİNİ BULACAKTIR Avukat Hümeyra Duygu Çetin de mağdur çocukların ailelerinin çevrelerinden etkilendiği içine şikayetlerinden vazgeçtiğini söyledi. Çetin, "Bu durumda bizim de katılım talebimiz reddedildi. Her ne kadar katılma taleplerimiz reddedilmiş olsa da biz yine çocukların hakkını savunmaya devam edeceğiz. Kararı temyiz edeceğiz. Müvekkilim 12 yaşında bir erkek çocuğu. Baskılardan dolayı ifadesini değiştirdi. Ama inanıyorumki hak yerini bulacaktır" dedi. Kaynak: Cumhuriyet.com.tr